bugün

günü özetleyen tek şiirdir.

Ağlamak için gözden yaş mı akmalı?
Dudaklar gülerken, insan ağlayamaz mı?
Sevmek için güzele mi bakmalı?
Çirkin bir tende güzel bir ruh, kalbi bağlayamaz mı?
Hasret; özlenenden uzak mı kalmaktır?
Özlenen yakındayken hicran duyulamaz mı?
Hırsızlık; para, mal mı çalmaktır?
Saadet çalmak, hırsızlık olamaz mı?
Solması için gülü dalından mı koparmalı?
Pembe bir gonca iken gül dalında solmaz mı?
Öldürmek için silah, hançer mı olmalı?
Saçlar bağ, gözler silah, gülüş kurşun olamaz mı?
şimdi sen gidiyorsun ya herkes sana benzeyecek (y. erdoğan).
En güzel sendin gördüğüm;
Baktım içine, kat kat kör düğüm..
Gözleri siyah kadın o kadar güzelsin ki
Çok sevdiğim başına yemin ediyorum ben
Koyu bir çiçek gibi gözlerin kapanırken
Bir dakika göğsünün üstünde olsa yerim
Ömrümü bir yudumda ellerinden içerim
Gözleri siyah kadın o kadar güzelsin ki.

Nazım Hikmet
Korkma giderken bir tek "B" yi alıyorum...
Gerisini sana bırakıyorum..
Ne de olsa sen bitirdin "B/iZi".
Öyleyse sende kalmalı "iZi..."
NAZIM HiKMET RAN
mor saçlı adamlar geldiler
oturdular yanıma teker teker
saçımı çektiler, tişörtüme kolamı döktüler
saçımı tararken aynanın arkasından geçtiler
ben ağlarken ışıkları yaktılar
en sevdiğim posterimi yaktılar
mor saçlı adamlar geldiler bugün
bir daha gelmesin ibneler.
"...istanbul kadar sınırsız olsaydın kadın,
nostaljini hep boğazlı kazaklarda aradım..."
gün bitiyor
memelerin
onlar biter mi hiç?
günün bittiği yerde başlıyor memelerin
Anlamadın

hiç anlamadın beni
bir geminin limandan ayrılmasına
ağladığımı görmedin
sen bilmezsin
liman olurum ben giden her vapurun ardından
bazen deniz....
ve bir geminin pervanesi değildir
betona çarpıp üstünü ıslatan o damlalar!
el sallamalar arasında
göz yaşlarımı dalga sanır herkes

Ceyhun Yılmaz
bugünün tek şiirlik özeti:

murathan mungan - gece nöbeti

Daha az seviyorum seni..
Giderek daha az..
Unutur gibi seviyorum..
Azala azala..
Aramızdaki uzaklığın karanlığında..

Geceler kısalıp..gündüzler uzuyor öyle olunca..
Daha az seviyorum seni..
Kendini iyileştiren bir yara gibi..
Daha az ..
Ve zamanla..

Sen geceyi tutuyorsun ..ben nöbetini..
Uzak dağ kışlalarında..
Görmüyoruz birbirimizi..
Usul usul sis iniyor..
Kopmuş yollara..
ışığı hafif..uykusu ağır koğuşlarda üzerini örtüyorum senin..
Bir çığ gibi uyuyorsun rüyalarımda..
Sevgilim sevgilim
Yıldızları daha büyüktür bazı gecelerin
Nöbet kadar yalnızken öğreneceksin bunu da..

Artık daha az seviyorum seni..
Unutur gibi..ölür gibi daha az..
Yeniden ödetiyorum kendime
Onca aşkın öğretemediğini..
Kolay değildi..
Yalnızca sevgilimi değil..evladımı da kaybettim ben..
Kaç acı birden imtihan etti beni..
Bir tek gece vardır insanın hayatında..
Ömür boyu sürer nöbeti..
Bu da öyleydi..
iyi ol..
Sağ ol..
Uzak ol..
Ama bir daha görme beni..
bir şişe dikmen şarap
ve bir de yalnızlığım
sen öyle uzaksın ki,
ve öyle de yakın.

rüyalarımda sen varsın
hayallerimde sen
bilmesem de ne istediğini
bağladın beni kendine
sen...

hem uzak hem de yakın
hem seven hem de
kaçan bir kadın
kimsin sen, kimsin
söyle de olsun bilinen
yokluğun değil
bilmemek beni öldüren*

müteşairiniz sfs yazdı... fırkh...
Her an seni düşünüyor,
Sanki hep seninle yaşıyorum.
Her gün adını anıyorum.
Bugün yine seni andım..
Ama başında ağza alınmayacak sıfatlar vardı.
Sen hep farklıydın benim için.
Küfürlerimle bambaşka oldun...

[E.K]
Profesyonel yalnızım.
Boş zamanlarımda seni düşünerek
intihar isteğimi arttırıyorum.
Birlikte uyuduğumuz çarşaflara asarak
öldürüyordum kendimi her sabah.
Ta ki annem, başının yarattığı
kırışıklığı ütüleyene kadar.
Şimdi annemi gömüyorum kahkahalar atarak... *
insan ilişkilerinin doruğunda
Patika erkencisi
Ve çekingen bir tılsım var,
öğrenilse de hiçbir zaman çözülemez.
kıldan ince
kılıçtan küskün
boş bir ev.
insanlar nefret ediyor gibiydiler
Birbirleriyle.
Yine de aynı gece
Birbirlerinin üzerlerini
Örtüyorlardı..
Bizi uyandıran
Tek ışık
Dünyanın ışığıydı bu!

(bkz: Pablo Neruda)
Miller seven biri olarak bugün efes içtim:

Yerli malı
yurdun malı
herkes onu kullanmalı
(anonim)
herşey sende gizli
Yerin seni çektiği kadar ağırsın
Kanatların çırpındığı kadar hafif..
Kalbinin attığı kadar canlısın
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...
Sevdiklerin kadar iyisin
Nefret ettiklerin kadar kötü..
Ne renk olursa olsun kaşın gözün
Karşındakinin gördüğüdür rengin..
Yaşadıklarını kar sayma:
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna;

Ne kadar yaşarsan yaşa,
Sevdiğin kadardır ömrün..
Gülebildiğin kadar mutlusun
Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin
Sakın bitti sanma her şeyi,

Sevdiğin kadar sevileceksin.
Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer
Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın
Bir gün yalan söyleyeceksen eğer
Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın.
Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın
Unutma yagmurun yağdığı kadar ıslaksın
Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak.
Kendini yalnız hissetiğin kadar yalnızsın
Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.
Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin..

işte budur hayat!
işte budur yaşamak bunu hatırladığın kadar yaşarsın
Bunu unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün
Ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun
Çiçek sulandığı kadar güzeldir
Kuşlar ötebildiği kadar sevimli
Bebek ağladığı kadar bebektir
Ve herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren,
Sevdiğin kadar sevilirsin...

CAN YÜCEL
istersen uzanabilirsin, gerçekten
ne fark eder ha bir anlık ha bir yaşamlık
çoktandır izlemek istediğim bir film var yanımda
yanında patlamış mısır da yeriz tuzlu tuzlu
hayattan konuşuruz, ordan burdan
belki bizim de ortak korkularımız vardır, sıradan
belki ortak bir hayal bile kurarız, gerçekleşmeyen

günün birinde ıssız bir sahilde,
ben hamakta uzanıp gökyüzüne bakarken
sen masmavi denizden yeni çıkmışken
tuzlu tuzlu tenine dokunurum
sahiden
istersen uzanabilirsin gerçekten.
her güne tek şiirlik özet gelenek oldu bende..

ÖYLE BAKMA ÇÜNKÜ

Güzel bahçeli bir ilkokulun penceresinden
dünyaya,
hayreti hasret ve biraz da
bayat bayram şekeri kederiyle bakan,
aklı cambaz, yanağı al,
sesi çilek aroması
bir çocuk oturuyor
gözlerinde...

YILMAZ ERDOĞAN
'' güzel kadınsın vesselam.
güzelsin, kadınsın ve selam.
nasılsın ? ''
oldum yine efkarla bütün
dedi kuzenim ben yine alp ile efsun.
adamı yaptım yıllardır sevgülüm.
ona mı darlanayım kuzenime mi bugün.
YA DA

Ya ağlamasın hiç kimse
Ya da gülmesin şu her zaman gülenler

Ya kimsede olmasın para denen illet
Ya da paylaşmasını öğrensin paralı millet.

Ya kimse söylemesin sevdiğini
Ya da yapsınlar sevginin şu asıl tarifini.

ya şu bayramlar hiç yaşanmasın
Ya da bayramlarda et yemeyen kalmasın.

(bkz: ATALAY DEMiRCi)
beklenen gelenek.

çocuk ve hüzün

Ne zaman bir çocuk ölse
gözü evlerinde
annesinin kavurduğu
helvada kalır

Yoksul bir çocuk görsem
yağmur altında üşüyen
köprü olmak geçer
hiç değilse içimden

Her akşamüstü oyuncakçı
camekanından
çocuk ellerinin
izlerini siler

sunay akın
Görmediğimden değil,
Yanımda olsan yine özlerdim!
Ve bil ki bu kadar sevmem senden değil.
Gitsen benden;
Ben gidişini bile severim.
Aramızda hep aynı fark..
Sen gitmeyi bilirsin, ben sevmeyi..