bugün

-genelde yüklü miktarda borç olur ki bununla bağlantılı olarak kulaklarda her saat başı çınlama mevcuttur. gidenin hiç unutulmayacağının sinyalidir.
buruk acılar
kan ağlayan bir yürek
hüzünlü bir içki bardakları
yüzünde oluşan yastık izleri
ve bu izlerden inen garip göz yaşları.
Beni bırakmış gerisi mi var. Mınağoduuuuuuma
kendine sonsuz güven ve başkalarına güvenmeme duygusu.

yani, hem güven hem de güvensizlik.

kasvet.
yastık kokusu.
-ben gideyim.
-biraz daha kal lütfen.
-kalmam acını artıracak diye korkuyorum.
-gitmen dindirir mi sanıyorsun?
-belki...

(bkz: ahmet altan) *
hayal kırıklıkları ve yaşlı gözler.
pişmanlık.
bir kaç parça kıyafet bırakır bazen.
mesela bir t-shirt. ara sıra giyip koklarsınız, ağlarsınız. aradan biraz zaman geçince bakarsınız artık "o" kokmuyor t-shirt, o kadar çok giymişsiniz ki kendi kokunuz sinmiş.
siz siz olun aklınızda olsun t-shirt bırakmayın giderken, ince bir hırka falan daha iyi olur. kışın çok üşütüyor o t-shirt. üşürken ağlayınca daha çok üşüyor hem insan...
(bkz: boşluk hissi)
kaçarcasına geride bırakmak isterdim her şeyi; şehri, hatırayı, anıları... ama biliyor-d-um ki insan nereye giderse gitsin kendini de yanında götürüyor. kendiyle başbaşalık hiç bırakmıyor. zihin dopdolu taruzu ile o kadar yoruyor ki ruhu, kimden, neyden kaçıyorsun ki?

sonra başucu kitabım dediğin bir kitaba elin uzanır, içine sıkıştırılmış bir not-oysa ki kaybettim diye içten içe sevinilen bir nottur o ve bugüne kadar nasıl görülmemiştir bilinmez- ondan, giden'den kalma minik minik yazılmış bir not; "05.03.2009 kavacık" tarihli... biliyorum nereye gidersem gideyim kendimden kaçamayacağım da bu notlar, hiç gitmeyen heyulalı hatıralardan daha kanlı canlı, daha vurucu.

-keşke yağmuru çağıracak kadar güzel olmasaydın!
kalan.

entry nerde?
aklı ve onun yüzünden kırılmış bir kalp.
yerler çamurlu ise ayak izi.
eğer koyun ise giden varlık; küçükken zeytin sandığım o şeyleri bırakabilir.
kaybedilmiş zamanda edinilmiş tecrubeler bırakılır her gidişte.
"ne bir sevgilim var ne de seven bir kalbim" sözünü söylettirecek birini bırakır elbet.
kokusunu bırakır.
ahını bırakır.
öğrenilmişlik ve edinilmişlikler.
bazen kırık bir kalp bırakır.
bazen hüzünlü bir yüz
bazen keşkeler bırakır
bazen ise bir şair bırakır,
her gece aynı şiirde kendini intihar eden...
anılar.
kocaman bir nikon d90 fotoğraf makinası. baktıkça onu hatırlamadım hiç ama keşke içinde fotoğraf var mı acaba diye bakmasaydım..
başlarda üzüntü, gözyaşı, mutsuzluk, acı, çaresizlik olmakla birlikte sonrasında özgürlük, rahatlama hissi, huzur, sakin kafadır.
gidenin arkasında bıraktıkları yaşanmışlıklardan ziyade yaşanamamışlıklardır. inandığın geleceğin yerle bir olduğunda duyduğun hayal kırıklığının henüz bir tarifinin çıktığını düşünmüyorum.