bugün

Geçmişi hatırlamak neyse de, oradan kurtulamamak benimkisi. Bir daha geri dönemeyeceğimiz bir zamanı, belki bir daha karşıma çıkmayacak insanları ve bir daha asla hissedemeyeceğim hisleri özlüyorum. Hemde çok özlüyorum. Ve bu çok çaresiz hissettiriyor.
Geçti çünkü, değişti her şey. Ben bile aynı değilim ki. Sanırım zaten bende en çok eski kendimi özlüyorum. Ben eskiden güzeldim. Zaten o yüzden eskiler bu kadar güzeldi. Çocukluğumdaki masumiyetimi, kıpır kıpır atan kalbimi, karnımda uçuşan kelebekleri, içten gülmelerimi, kurduğum hayalleri ve gerçekleşeceklerine olan inancımı... Hepsini özlüyorum işte. Hep özlüyorum ve özlediğimle de kalıyorum.
insan beyninin insan organizmasına oynadığı en güzel, en havalı oyundur geçmişi özletmek. zira bünye geçmişteki tüm kötülükleri siler, iyi anılara kocaman kocaman yerler açar. dolayısıyla geçmiş her zaman olmasa da genelde çoğu zaman iyi hatırlanan, özlenen zamandır.

okulu, 3 sayfa 'a' yazdığınız için birilerinin size yıldızlı pekiyi verdiği günleri, lisedeki ilk aşkınızı, eski mahalle arkadaşlarınızı, sabah çıkıp akşama kadar oyun oynamayı, kirlenmeyi, aşık olunan adamın kokusunu, gözlerinin rengini vs vs her bir şeyi tek tek özleyebilirsiniz.. hatta sabahın kör bir vaktinde biri masanın üstüne bir çanta koyup 'kopya çekmeyelim diye koydum.' dediğinde önce glüp sonra ağlayabilirsiniz.

öyle b.ktan bir şeydir geçmişi özlemek.
mütemadiyen olduğunda bugününüze zarar vermeye başlar ve hatta geleceğinize zarar verebilir..

ne demişler azı karar, çoğu zarar.
geçmişi kadar mutlu olmayan insanların yaşadığı durum.

Lise, ortaokul hatta ilkokul günlerini özler insan.

tek derdi tasası sınavlar kaybettiği misketler olduğu zamanları özler.

böyle yağmurlu havalarda daha da bir özler, yağmur bana nedense hep geçmişi hatırlatır.

bu döngüyle geçecek ömür sanırım.
her şey sürekli olarak kötüye gittiği için çok bir manası da kalmadı artık özlemenin. sabah altıda belki çıkar diye babamın covid test sonucunu bekliyorum. dünü bile özlüyorum artık. keşke dün olsa şimdi bir dert eksik olurdu.

editto: negatif çıktı. bugün de özlenebilir bir gün oluyor çok şükür.
Gözünüz kapalıyken bile gözyaşlarınızın akmasına sebep oluyor.
en çok kardeşimi özlüyorum.
görsel
lise zamanlarını ve gerçekten hissederek aşık olduğum zamanları özlemiyor değilim.
bir iki senedir bu döngünün içerisindeyim sürekli eski günleri özlüyorum geri dönmek istiyorum bir daha öyle mutlu olduğum günler yaşamayacakmışım gibi geliyor. içime mi doğmuş nedir biliyordum ben böyle olacağını da çocukken televizyon izlerken bile derdim kendime bugünleri özleyeceksin lisede de arkadaşlarımla gülüp eğlenirken bilirdim bugünlere özlemimden kahrolacağımı. Bazen sırf geçmiş yıllarda hissedebilmek için eskiden izlediğim dizileri ezbere bildiğim halde tekrar izliyorum çünkü izlerken kendimi o yılda hissediyorum işin kötü yanı anı kaçırıyorum bu hep böyle mi gidecek ben bir daha hiç andan zevk alamayacak mıyım bilmiyorum üzülüyorum sadece
arabanin arka koltuguna oturup,tozu dumana katan yollarda ardinda biraktiklarina bakmaktir. belki bir sehir, bi dost yada bir sevgili..yani koca bir yasanmislik. *
teknolojinin çok gelişmediği, her şeyin para ile ölçülmediği, insan ilişkilerinin sağlam olduğu, komşuluğun, dostların, bayramların ölmediği, marka saplantılarının, televole hayatların, reklamların olmadığı yılları, eskiyi, maziyi, geçmişi özlemektir.
zaman zaman başıma gelen durum, derdime dert ekler...
ASosyal ve yikiklik sonucudur.
geçmiş garip bir şey. insan hep yanında taşıyor.

geçmişe özlem her zaman olacaktır. romantiktir, değildir bilmem. ama geçmişini özlemeyen insan yoktur.

ama geçmişi özlemek, anı kaçırmaya neden oluyorsa hemen doktora gidiniz. aynı şekilde gelecekten stres yüklemek de anı kaçırmanıza sebep oluyorsa doktora gidiniz. Çünkü anılar geçmişte güzeldir, gelecekten stres yüklemek de şimdiyi değersiz kılar.

velhasıl; güzel türkçemize sığınarak geçmişe özlem iyidir, geçmişe hasret kalmak kötüdür diyorum.
Evet sözlük bugün dibine kadar yaşadığım eylem. O kadar özledim ki yaşadığım anıları insanları hatta bi kaç tanesine ulaştım. Konuştum. insan orda geçmişte bıraktığı insanları bulunca sanki oraya geri dönecek gibi hissediyor ama hiç öyle olmuyormuş. Bunu hissettiğim an 2 kat fazla üzüldüm. Güzel günlermiş dedim içimden peki gerçekten o zaman bunun güzelliğini fark edebiliyor muydum. Ne kadar memnundum hayatımdan. Bunu sorguladım. Yazdığım günlükleri okudum. Zaman geçsin diye gün gün yazmışım. Şimdi o zamanı özlüyorum. Söylesene sözlük insanlar bu yüzden mi yarının kıymetini bilmeyip dün olunca kıymet biliyorlar. Geri dönüş imkansız olduğu için mi.
her geçen günün bir öncesinden fena olmasından kaynaklıdır. bugünlerimizi bile özleyeceğiz. ne acı.