bugün

Gelmek işte. Bayağı bir fiilin mastar hali. Arapça, Farsça yahut ibranice den ya da başka bir dilden gelmemiş olan gelmek. Kendine gelmek gibi... Yazdıkça yazası gelen birinin,bir gün bir yere yazmaya gelmesi gibi.

Ütülenmiş elbise kokusuyla kasvete bürünmüş, sonraki gününde okula gidilecek olmanın verdiği enteresan duygu-ki o gün her yer turuncu yada griye bulanmıştır- ile anımsana bilecek bir pazar öğleden sonrası; işte böyle bir mana'nın böyle bir gidişin, tam tersi gelmek.

Gelmek, gitmek gibi değil...

Borçluya haciz,masaya meze, mideye bulantı ve şehre bir film veya bir nebiye bir vahiy gelir. Ama işin enteresan yönü gelmenin,gitmeyi haber etmesidir.Sonra bir gün,bir kadın/erkek gelir,gelişi saadetin müjdeleyicisi zannedilir ama çok geçmez bu geliş; bir çocuğun en sevdiği çizgi filmi izlerken elektriğin gidişi gibi ezinç dolu bir gidişe neden olur. Sonra bir parça benden bir parça nebi den gider-gelir.Azap,bu gel-git'in hiç bitemeyişidir.


işte bu da bana zor gelir...
almancası kommen olan sözcük.
(bkz: boşalmak)*
gitmenin haber vericisidir aslında hiç bir şey gelip de kalmaz muhakak gider. o yüzden sevinmemek lazım. ve aldanmamak lazımdır, gelişlere inanmamak; nasılsa gidecektir yine ve yine..
Hadi gel.. Gel dadan ömrüme.
Ama kırmadan, sarsmadan..
Gelirken uzatma yolları. Getirme! yanında vadesi dolmuş vaadlerini...
Geride bırak iki yüzlü saadetlerini.
Hadi..!
Göster bütün maharetlerini de,
"Gelmek" nasıl bir fiilmiş 'cümle' alem görsün...
*
gitmenin tersi.
genelde türk erkeğinin veya kadınının boşalmak için de sıklıkla kullandığı bir sözcüktür. açık ve net.

(bkz: sık kullanılan sözcükler)
(bkz: aşkım geliyorum)
güncel Önemli Başlıklar