bugün

(bkz: sakın geç kalma erken gel)
(bkz: ağaç oldum ulan)
en tatlı anımı bekliyorsun, biliyorum.
Gelecekteki sevgiliye mektup yazmak, bir hayale dalıp gerçekmiş gibi ona içini dökmektir. Hepimizin hayalinde bir prens yada prenses vardır. Ama bir türlü o kişi karşımıza çıkmaz. Bir sürü yanlış ilişkiden sonra gelecekteki sevgili hayalimiz daha belirginleşir ve ona mektuplar yazarız bazen kalem kağıt vardır yazarken, bazende sadece zihinde canlanan yazılar...
akşama ne yemek var ?
sigaraya ilk başladığında saklarsın ya hani.
ta ki ailen görene kadar.
ben de aşka öyle sakladm kendimi,
ta ki seni görene kadar...
gönlüm hep seni arıyor, neredesin sen?
Neredesin la ibine?
hayatımdaki adamların hiç birine benzeme. bana ait ol ama bana bağımlı yaşama. kendimize ait alanlarımız olsun, herşeyimizi didiklemeyelim ama birbirimize sadık olup, bağlı kalabilelim...
2 sene önce buraya senin hakkında bir sürü madde yazmışım ama onların alayı yalan oldu be sevgili. ben değiştim çokça. kendimi epey geliştirdim. artık daha çok şey bilmeni istiyorum daha doğrusu senle uzun uzun konuşabilmek istiyorum. seviştikten sonra film tartışabilen insan haline geldim. evet çıplak bi şekilde entel dantel şeyler anlatabiliyorum. ha beklentilerim de yok artık sevgili olmak falan işin geyiği ben beraber yaşayabileceğim biri istiyorum. şöyle ki sevgili sorumluluklarını denedim olmadı. alamıyorum ben o sorumlulukları yok haber ver yok şunu yap bunu yap olmuyor sevgili demeyelim birbirimize ama birbirimizi çok sevelim olur mu? birbirimizi aldatmadan yıllar geçirelim. açık serbest ilişki saçmalığı değil bu ama bir duyguya isim koyunca sevgili diyince büyüsü kaçıyor be. ben her akşam senle ilk defa sevişiyormuş gibi hissetmek istiyorum amaaan sevgilim zaten 5 dakka sevişir uyuruz değil. seni çok sevmek sahiplenmek ama bi o kadar da sensiz olmak istiyorum. kareli battaniyemin altında kırmızı deri koltuğumda sarılarak film izlediğim adam ol istiyorum. tek yaptığın saçlarımı okşamak olsun istiyorum.
bak sevgili ben bi sürü şeyi yaşayıp bitirdim zaten tek gecelik ilişkiler fakbadiler serbest ilişkiler bana göre uzun ilişkiler aşık olmalar hepsi yaşandı. 21 yaşımın sonlarına gelirken hızlı tükettiğimi farkettim o yüzden huzur istiyorum ben. kavgacı bi tip değilim zaten trip atarken bile gülerim küs kalamam. sen de benle küsme. kavga ettiğimizde benden ayrı yatma uyuyamam hem karanlıktan korkarım ben.
o yüzden gel sakince bi hayatı paylaşalım senle bırak sizinki ilişki değil böyle ilişki olmaz desinler ama biz hep sevelim birbirimizi.
üşüyorsan ceketimi al....
sevgilim şimdi napıyorsun acaba, aklında ben varmıyım acaba. acabasından ziyade varım biliyorum, söylemiştim sana, sen benim daima aklımdasın ama yanında olamıyorum demiştim falan filan. seni özledim bil demiştin, ben aynısını diyemedim yaaa laaaa. diyememek beni ne kadar üzdü, bilemezsin demicem sen bilirsin beni, sen tanırsın beni, canımın yandığını iyi bilirsin sen. sevgilim. yaşamak çok zor dolu dolu yaşamak çok zor.
kalbim tek girişlidir, gireceksen hapsedileceğini bil.
artık hiçbir kıza eskisi gibi değer vermeyeceğim. seveni sikerler derlermiş doğruymuş.
o yüzden sen beni daha çok sev sen acı çek... yoksa siktir git amk...
otuz yıldır hala heyecanlıyım.

edit: bunu ben mi söyledim.
Yılmaz Erdoğan'ın daha şimdiden dile getirdiği mektuptur;

bir gün herşeyinle dimdik
her türlü kavgaya hazır
çıplak gergin
her sözü verecek kadar aceleci
tutamayacak kadar unutkan
sade çaresizken kadın
genelde erkek..

kendi sözlerinin gölgesine hayran
hiçbir şey gerçek değil alkışlar yalan
hala bir çift çarpık bacak
kendi resmi resmiyle barışık
küs eskisiyle ve eski sevgililerin hepsiyle
ama hala çok güzel
hakkında konuşmak senin
ben senden bahsediyorum yine
kime darlansa kalbim kimin kılığında.
ne zaman aklım çıksa yerinden
tuzu ayarında gözyaşlarıyla
dönmeyeceğime inandığım günlerde
bu seyrüseferden
(bu seyrüsefer sözünün burada geçme sebebi
tamamen kelimeyi sevdiğimden)
diyorum işte bu sefer oğlum
işte bu sefer
olacak olmakta olan
yanacak yanmakta olan
yok çare akacak akmakta olan düşecek...
ama hala çok güzel
hakkında konuşmak senin
düşünmek seni en ayıp kılıklarda
en düşmüş saatlerde
hala güzel
hakkında konuşmak senin...
otuzu geçmişiz hiç haketmeyecek kağıtlarla
oysa boş kağıt vermişiz geçmeyelim
kalalım diye o sınıflarda
yalnız çirkince geçmiş bir gençliğin ağıtı
bu kadar acıksız olurdu zaten
çocuktum kürtlerin kuyruğundan bahsedilirdi
nicedir uyruğundan bahsediliyor
ve kim ne söylese bu mühim mesele hakkında
mühim kanamalar tespit ediliyor hastanın dosyasında
ve diyorum ki ben bazen
bu iki sevgilinin arasında
ve ikisinin eşit derecede akrabası
ilk kez bir düğünde adam hem erkek hem kız tarafı
bağırıyorum şaka yollu
olacak olmakta olan
yanacak yanmakta olan
akacak akmakta olan..
düşecek..
ama hala çok güzel
hakkında konuşmak senin.
bir beyhude çabasına daha girişmek
seni methetmenin. .
sana küfretmenin.
hala güzel
hakkında konuşmak senin
kökünü kendi sökmüş bir inatçı adamdır yurdum
hangi toprağa denk gelmişse
oraya salmış kılcallarını
ve hepsinden başka çiçek türemiş,
seçebildiğince yaban otlarının arasında..
çok şahane insanlardır
kendini soyacak kadar ahmak hırsızları ayırırsan
çok iyi şiirler yazdım
kötülerinin tamamını çıkarırsan.....
ama hala güzel
hakkında konuşmak senin
hatta aleyhinde!
bağır çağır hatta
yeri gelirse çok sağlam bir kaç gözyaşı eşliğinde
güzel...
hala güzel
hakkında konuşmak senin
dilimin dolanması her görüşmede
her karşılaşmada
yani her eski sevgililer bayramında hayatın,
güzel.
rakının ikinci dublesinde ilk karşımıza çıkanı
öptüren şey ne ise
bir şölenlik hatıra mı yoksa çift dingilli bir acı mı
yanısıra neyse artık o şey,
hanı bir bıçak saplaması kadar hasmane
ve bildiğin cennet davetiyesi kılığında bir şey
işte ne ise o şey... o güzel ...
hala güzel hakkında konuşmak senin...
Sevgilim olma, eşim ol.

Bilesin ki ben sevdiğimi çok severim. Bu yüzden bi ayrılık daha istemiyorum. Senin yalnızlığında ölmek istemiyorum..

Öncelikle şunu soyleyim; tutmayacağın sözleri verme. Anlık hevesler uğruna hayal kurdurma. Söz verdiysen ve hayal kurdurduysan gerçekleştir. Lütfen..

Kıskancım. Çok hemde. Bunu kabul et ki sonra çok kavga etmeyelim.

Ve bi anlaşma yapalım;
sen bana sadakatini ver, ben sana ömrümü..
Kaç kurtar kendini.
Karadenizli ol. Mümkünse trabzonlu. Öyle çok romantik olma. diye başlayan sanırım gayet duygusal bir mektuptur.
sadece bana bak, sana canımı vereyim.
Gel artık..
Çok geç kaldın ben yanlış bir tercihi yaptım bile, sanırım dönüşü de yok bu yolun.
Eğer sen sevgilimsen Gel! Yok Eğer ben senin sevgilinsem neredesin geleyim!.
Az önce tamda bunu düşünüyordum. Duygusal erkekler var dimi gerçekten? Gecelerin adamı.. sevmesini, sarılmasını bilen. Samatya'da bankta denize karşı oturan, geceleri sokak lambasına yaslanmış düşünen, usul usul üşüyen, belki de yürüyüşünü kesmeden sokaklarda ıslanmaya devam eden. Yaz olunca tek başına sahile gidip dal parçasıyla kumsala kalp resmi çizen, boylu boyunca uzanıp kum ile salyalarını birleştiren erkek var dimi gerçekten? Gelecekteki duygusal erkek neredesin be? yoksa sadece facebook kapak fotoğraflarında mı kaldın? Umarım sende duygusal bir fotoğraf çekildikten sonra bunu tuvalette sıçarken paylaşmaya karar verenlerden değilsindir.
not: değilsen buradayım.
bak güzelim ben şöyleyimdir, böyleyimdir, falan severim, filan sevmem emmeye gelirim, gömmeye gelmem hani kızım işine geliyorsa gel gelmiyorsa yorma beni gözünü seveyim hiç halim yok vallahi.