mahallemizin tek bir fırını vardı. ve fırıncı amcanın yanında çalışan o güzel kızı belma... oğlu olmamıştı. bu yüzden belma fırıncının en büyük kızıydı ve ona yardım ediyordu. ama ne yalan söyleyim çok hoş kızdı. babasına hiç çekmemişti. aynı anası..uzun siyah saçlar, ince bel, hafif kalkık yayvan hamur kalçalar ve iri siyah gözler. elmacık kemikleri çıkkın, hafif de koreli bir kız imajı da yok değildi hani...neyse..
o kış çok soğuktu. hem ısınmak hem taze ekmek kokusunu içime çekmek için bi' bahane uydurup tekrar tekrar gidiyordum fırına. ekmeği günde 1 den 5 e çıkarmıştım. tek tek alıyordum. belma para üstünü verirken gülümsüyordu. konsantre bozukluğundan yere düşürüyordu para bazen..
o gün yine soğuk bir cuma öğlesi fırına gittim. belm'a nın babası dükkana "kapalıyız" tabelası asmış. cumaya gitmişti anlaşılan. gün kavramı yok ki, yaz tatilindeyiz ya hay allah!.. kapının kolundan tam dönecekken, belma yanları kepenlerle kapatılmış camdan kapıyı bana açtı.
kalbim küt küt atmaya başladı. sonra kapıyı kilitledi. hamur odasına götürdü beni. birden vahşileşmişti. saçlarını iki yana örmüş çocuksu halini daha önce görmesem onu tanıyamazdım. dudaklarımız kenetlendi. hamur tablasının üstüne ardıştırdım kalçalarını. eteğininin altından iççamaşırını sıyırdım. eteği beline doğru sıyrıldı. kalçalarının yanı una boyandı. fırıncının küreği gibi içerisine, yanan kor ateşine hunharca daldım. öyle şiddetli sevişiyorduk...durmadan, bir orduya ekmek yapmak gibi. ellerimiz yandaki ekmek hamurlarına battı. aynı, göğüsleri vajinası gibi yumuşacıktılar. ve aynı onlar gibi kabarmışlardı..offf devamını anlatmak istemiyorum.

bu da böyle bir anımdır.
demirbank iyi günler diler.
(bkz: gak yerine yat)
(bkz: evet efendim) *
hamur odasıyla fırıncının kızında sevişmek gibidir. anlamsız, gereksiz, risk içeren bir durumdur.
kulağa hoş gelen fantazi. denenmesi lazım.
(bkz: uludağ sözlük sex hikayeleri)* * *
uyan evladım sınava geç kalıcaksın.
(bkz: aşkım çorapların da ıslandı mı)
(bkz: nimetle şaka olmaz)
hadi ordan denilebilecek bir başlık. ekmeği fırına vermişsiniz. ne diye burda anlatıyosun.
(bkz: geçen gün yine sevişiyorum)
akşam işinden yorgun gelmiş kişinin ekmeğinden kıl çıkması halinde fırıncıya gitmesi ve fırça yiyen fırıncının bu işte bir kıllık var demesine neden olan durumdur.
daha sonra fırıncı cumadan çıktı ve fırına doğru yürümeye başladı. kilitli olan fırın kapısını açar açmaz olanları gördü hemen boşta duran fırın küreğini alarak...
Yaz tatili esnasında soğuk(!) bir cuma öğlesi yaşayabilen bünyenin, hamur odasında gerçekleştirdiğini iddia ettiği eylemdir.
babası yakalarsa adamın kıçına küreği sokar. dikkat edilmelidir.
kıyafetlerin un olmasını sağlayan aktivite. çıplaksa vücut unla kaplanır ortama daha heyecan verici bir hava katar. sabahleyin fırıncı ekmek yapmak için hamur odasına geldiği vakit akşamdan kalma izleri görebilir, dikkat edilmelidir.
--spoiler--
öyle şiddetli sevişiyorduk...durmadan, bir orduya ekmek yapmak gibi.
--spoiler--

ne yalan söyleyeyim. beni benden aldı.
mayanın tutması sonucunda kötü sonuçlara sebebiyet verebilecek hede.
Günah ulan nimet içinde olmaması gereken hareketler. git taş fırının o sıcak, dar taşlarında seviş.
kömürcünün kızıyla kalorifer kazanında sevişmek gibi bir şeydir.
(bkz: kümes fantazileri)
--spoiler--
böyle topak topak hamurlar yaptık etliekmek küreği gibi aleti çıkarınca her tarafımız un oldu. hatunda un eleği
--spoiler--
halkın yiyeceği hamurun yanında olmaması gereken şeyler.
Asansörcünün kızıyla asansörde sevişmek gibi birşeydir. Orada ki amaç yeni bir maya çeşitini denemek olmalıdır.
zevkler ve renkler tartışılmaz. ayrı bir fantazi zevki yaşanmıştır.