bugün

başlı başına bir ironidir. aslında düşünülürse zengin=çok para=çok yemek, fakir=az para=az yemek şeklinde bir tablo oluşturulabilir! ama olayın aslı hiç de öyle değildir.
herzaman zengin insanlar kendine ve yaşam standartlarına dikkat eden, genç kalmak için tükettiği besinlere gerekli özeni gösteren hoş mu hoş ideal insanlardır. fakat hemen karşı tarafında yaşan varoş fakir insanlara baktığınızda olması gerekenden fazla yağ tabakasına sahip bir bedenle yaşayan, parasız ama bir türlü karnı doymayan, koca göbekli bıyıklı bir adam ve hemen yanında koca memeli şişman tıfıl dar gelirli bir kadın portresi çizmek için hiç de hayal gücünüzü zorlamanıza gerek yoktur. görüntü gayet net ortadadır.
(bkz: bu ne perhiz bu ne lahana tursusu)
kalitesiz, yağlı ve düzensiz beslenmenin getirdiği kaçınılmaz sonuçtur.

ghettoedit: *
doymak için yemekle zevk için yemenin farkını gösteren yegane belirti.
vay be... civciv yumurtadan çıkmış kendi kabuğunu beğenmemiş. nasıl da kendi toplumumuzdan tiksiniyoruz ki onları tarif ederken her türlü aşağılayıcı ibareyi koyuyoruz bunu da görmüş olduk. bu sorunun nedenine gelince, benim de sağlıklı beslenmem için etrafımda dört dönen diyetisyenlerim, spor koçlarım, yoga hocalarım olsun, kendime has spor salonum olsun, papua yeni gine'den özel diyet yemekleri getirtecek imkanım olsun ben de fidan gibi olurum. siz o insanlara dayarsanız pirinci, kuru ekmeği, makarnayı, bir gün aç yatırıp ertesi gün bir sonraki günün aç geçiceğini bilerek kıtlıktan çıkmış gibi yemelerini sağlarsanız bu elbette ki bir yerden patlayacaktır. şu at gözlüğü mantığı ne kötü birşeydir yahu, biraz düşünmeyi salık veriyorum herkese. emin olun o çok zor denen sorularınızın cevaplarını şıp diye bulacaksınız.
insan yemeğini ağzına götüren bir canlıdır, hayvan ise ağzını yemeğe götüren.(ne demek istediğim belli ey okur) ama sen; ne bulursa onu yiyen bir canlı olmayı reva gördün insana. onur desem küçük onur gelir aklına..
(bkz: sözüm meclis ten içeri)
(bkz: hanım koş zayıfmışsın)
karnımız doysun diyerek sofrada deli gibi ekmekti,bazlamaydı,gözlemeydi börekti,çörekti,yufkaydı,bilmemneydi vs. karbonhidrat ve yağ ağırlıklı tüketimin sosyo ekonomik şartlar sebebiyle bilerek yada bilmeden 'kültür 'olarak kabul edildiği ülkemizde gözlenen bir durum.
fakir insanların zamanla buharlaşıp gözden kaybolma hadisesidir. ayırca kim bilebilir belki de yeni bir çizgifilm karakteri doğuyordur, uçuyordur, buharlaşıyordur, yoğunlaşıyordur....

(bkz: sis) (bkz: man)**
sezar salata yemedikleri için, entel dantel dietleri bilmedikleri için meydana gelir bu durum. yoksa her fakir ister zayıf olmayı.
düz mantık sistemine göre "az yemek yiyen insanın doğal olarak az kiloya sahip olması gerekir" tespitine rağmen pratikte aksini göstermemesi durumudur.
açlıktan kıvrılan afrika halklarının dengeli ve diyetisyen eşliğinde yaşamasından dolayı zayıf, dünyaya yönveren amerikan vatandaşlarının ise açlıktan, düzensiz ve dengesiz beslenmeden dolayı obez olması gibi saçma bir tesbitle açıklanabilen durumdur.
(bkz: sen beni görmemişsin)
yanlış bir önermedir. önermenin yanlışlığı için : (bkz: amerikalı ve ingilizlerin şişmanlık sorunu)
Tezatlıkmış gibi duran gerçeklik. Her öğün ekmek , simit, makarna vs. ile beslenirseniz ne olur?
yağlı ekmek yemek, makarnayı ekmekle yemek. tamamen tek çeşitliliğin verdiği doyma hissini hızlandırmak için yapılmış bilinçsiz beslenmeden kaynaklıdır gördüm şahitlerim var.
Günümüzün psikolojik olaylarının başında gelir.