bugün

maymundan gelmekmiş, teorinin anlamını öğrenmek gerekirmiş, sırf antiislamlık için öne sürülen bir şeymiş, yok evrimciler araform sorunca tıkanıyormuş, kanıt yokmuş, hatta çürütülmüş, onların atası maymun olabilirmiş bu zekininki değilmiş, isteyen masallara inanabilirmiş.... Ulan, ademin gökten indirildiğine, cinlere perilere inanıyorsunda bunda ne mantıksızlık gördün a be cahil. senin teorin de yok, bir şeyin teori statüsünde olabilmesi için dahi bir takım bilimsel verilere dayanması gerekir. daha ne konuşursun anlamam. kaldı ki araform da var, kanıtta gösteriliyor,bilim insanlarının neredeyse hepsi de kabul etmiş. daha hala '' yok ben maymundan gelmedim cart curt.'' Gelememiş hala.
''biz maymundan gelmedik ama sen gelmiş olabilirsin zaaa xd zaa''

dır.
Evrime inanılmaz evrim bilinir.
"benim dedem maymun değil"dir. işin komik tarafı biri gidip de insan maymunun evrimleşmesiyle meydana gelmiştir dese, dünyadaki bütün evrimciler gider onu döver, o derece yanlış bir bilgidir bu. kendi çalıp kendileri oynuyor kendi uydurduklarına yine kendileri inanıyorlar.
(bkz: böyle puşt gibi ibne gibi bir şey)
"öyle hayvanlikla bagdasan isler dönüyor ki keske maymundan gelseydik" * buna örnek olabilir..
" e madem insanlar maymundan gelme, şimdiki maymunlar niye insan olmuyor?! "

kült sorudur, hatta klasiktir.
labaratuar ortamında canlı oluşturulamamaktadır diyenlere http://www.hurriyet.com.t....asp?gid=198&sz=51797
beyni evrim geçirmemiş bir adama bunun aksini anlatmak kendinizi yormaktan başka bir işe yaramayacaktır.
(bkz: bırakın adam soyunu savunsun kardeşim)
Herşey bilime dayanıyorda, bazı insanların o kadar göt olupda dış form bakımından hala göte benzemediklerini bilim açıklayamıyor bak.
şöyle bir evrimdir: bilim ve felsefe arasındaki önemli bir fark, bilimin sınırları aşmaması ancak felsefenin sınırları aşmasıdır. öyle ki bilim var olanı incelerken, felsefe olması gerekeni inceler, bunu biliyoruz. haliyle var olan sınırlı ve olması gereken sınırsız bir pozisyona yerleşir. işte bu noktada bilim birçok açıdan haddini bilir. eleştireldir ancak eleştriyi felsefenin yaptığı kadar cüretkar yapmaz. ancak evrim, kendi içinde bir takım makul açıklamaları olmasına rağmen "savunucuları" tarafından ne yazıkki sınırlarını aşıp birçok polemiğe alet edilmiştir. ben buna "dil uzatma" diyorum. sınırlarını bilen, kavramlara dil uzatmayan, onlara sadece açıklama getiren, elindekiler ile bunu yapan bilim, bağrına açtığı evrim ile bu görüntüsünden ne yazıkki uzaklaştı. sözün özü şudur: evrim teorisini savunanlar eğer ki sınırlarını aşmayıp, bilimi "dine dil uzatma" pozisyonuna sokmasaydı, bu kadar tepki alır mıydı inanın çok merak ediyorum. evet, evrim, içinde barındırdığı dinamiklerle, savunucuları tarafından dine dil uzatmakla, tanrı kavramını yok etmeye çalışmakla birlikte kullanıldı ne yazıkki. bu, sınırlarını, edindiği amaç uğrunda bilen bilime koca bir leke sürdü. evrim kendi içerisinde makul bilimsel olgulara sahipken, birden savunmasız ve suçlu konumuna yükseldi. evrim temelde yine tanrının varlığın inkar ediyor olabilir. ancak bu inkarı bir silah olarak kullanıp ofansif tutumlar sergilemek, savunucularının yaptığı en büyük hatadır. her iki taraf da bilimin ve felsefenin getirilerini süzgeçten geçirip, sınırlarını ve inançlarını belirlemeli. aksi halde ucu görünmeyen kısır bir tartışma olmaya mahkum bir anlayış kalır elimizde.
bir deli kuyuya taş atmış 50 akıllı o taşı çıkaramamış.
insanların maymundan geldiğini kabullenememe durumudur. nasıl bir egodur ki varlığı bile inkar eder.
Allah akıl vermiş ama boş vermiş mantıklıo lupta dusunemeyenelrin kıçlarından uydurdukları birtakım bilimsel görüşlerin ispatlanamadığı halde bazı kişiler tarafından halen savunulduğu malca sacma bir evrim işte.