bugün

yıllardır ingilizce ögrenemeyen insanların son arzudur.
dünyanın bütün ülkelerindeki okullarda yabancı dil olarak turkçe seçilmesi.
avrupa dünyayı sömürgeleştiriyorken biz nerdeydik diye sorduran düşünce.
hazırlığı yeni bitirmiş bir öğrencinin 'hassiktir bosuna mı okuduk ak' diyeceği durum.
(bkz: uyuyan devin uyanmasi)
türkiye'de yaşayan birinin ortalama 500 civarı kelime ile hayatını idame ettiği düşünülürse imkansız bir istek gibi geliyor bana...
(bkz: güneş dil teoremi)
güzel bir hayaldir.
(bkz: hayal aleminde yaşamak)
"olsa da en azindan dis ulkelerde bir agirligimiz olsa" dedirten durumdur.
ayrica:
(bkz: dorduncu uluslararasi turkce olimpiyadi)
dünyada en fazla konusulan ilk 5 dilin içine giren dilimiz için imkasız olmayan bir durumdur ki türkcenin bugun için bile evrensel bir oldugu acık bir şeklide ortadadır.
baska bir dilde, kendinizi hirpalasaniz da yine de Turkcedeki gibi tam anlamiyla anlatamadiginiz her cumlenin sonunda, icinizden 'yaa oooofff..keske olsaydi' diye dusundugunuz durumdur. oysa ne kolay dildir turkce..ogrense ya herkes..di mi amaa..
38000 kelimelik Oxford Üni. ingilizce kelime arşivinin yanında 3000 kelimelik anadilimiz dururken mümkün olamayacak olay.
mevcut evrensel dil, gittiği her yere vahşet ve sömürü götürmüştür. eğer evrensel dil olmayı hak eden bir dil varsa o da Türkçedir.
fuck you tedavulden kalkacak, .mina goyim kullanilacak.
(bkz: ütopya)
azerilerin de bizle beraber adam sayılmasına sebebiyet verecek durumdur.
Yalnızca hayal kalabilecek düşünce . bırak evrensel dilin türkçe olmasını ilk fırsatta adamlar ülkeyi parçalayacaklar . . .
korkunç dto* akımının gerçekleşmesi ihtimalinde doğacak sonuçlardandır.
(bkz: türkçe olimpiyatları)
ihtimali neredeyse imkansız olan hödö. bana kalırsa biz dünyaya açılmayı bırakıp en azından elimizde olan türkçeyi kaybetmemeye çalışmalıyız.

(bkz: bye bye türkçe)
etiyopya. yok yok bu değil, ütopya.
bir öğle molası...
iş arkadaşı ile çay keyfi:

arkadaş:(+)
ben: (-)

+türkçe evrensel bir dil arkadaş. ispanya'da bir daha şahit oldum.
-ne yani ispanya'da türkçe konuşarak işini halledebiliyor musun?
+evet, adamlara sikiş sikiş diyorsun hemen anlıyorlar. sonra manitayı alıp çıkıyorsun.
-... mavi ekran... yazar burda yerlerde... gülmekten konuşamıyor.
+la ne gülüyorsun. vallaha öyle.
-nasıl yani... indin lobiye ya da çıktın sokağa... sikiş sikiş diyorsun, kızlar göz kırpıp takıyor seni peşine.. öyle mi?
+ya kanka, adamlar anlıyor herşeyi...lobide birileri vardı. sikiş dedim. anında kız yanımda... am, göt meme herbişeyi biliyorlar. dilimizi çok iyi anlıyorlar...
-vay be, evrenselin amına koymuşuz desene...
+türkler heryerde kanka... turkısh everywhere...

aynı konuyu kırgızistan a giden bi arkadaşımdan da dinlemiştim.

arkadaş: (+)
ben:(-)

-ee anlatsana, gezi nasıl geçti?
+nasıl geçsin... iyiydi güzeldi.
-kırgızların size yaklaşımı nasıldı?
+ya türkleri pek sevmiyorlar..
-aa, neden?
+ya hacı, nasıl anlatsam... şöyle diyim, gittiğimizde bizi otele götüren bi şoför vardı. muhabbeti kurmaya çalışıyorum. hani onlar en iyi bilir nerde ne var. adama sordum işte, abi nerelere takılayım, hangi mekanda manita var diye. adam döndü bi ters baktı. şaşırdım... ne oldu abi dedim. adam tutup da bana demez mi, hepiniz aynısınız, buraya gelip bizim kadınlarımızla birlikte oluyorsunuz... başka bir derdiniz yok... seks seks seks... başka da birşey yok sizde.

tabi bizim eleman nakavt...

sözün nihayetinde şunu söylemek istiyorum:,
türkçe, milletler ailesinin iletişiminde başat bir dil konumunda değil. ne bilimde, ne diplomaside, ne de kültür sanat alanında bütün dünya milletlerinin benimsediği ortak değerleri üretmekte ön planda değil. lakin orta asyadan kuzey ülkelerine ve batı diyarlarına varıncaya dek, seks turizmi hususunda önemli görevler icra ettiğimiz, neredeyse bütün toplumların hafızasında (seks konusunda) sabit bir intiba bıraktığımız ve dilimizi, kültürel değerlerimizi de seks alanı ile sınırlı kalacak şekilde başka toplumlara götürdüğümüz bir gerçek...

+sikiş sikiş diyorsun... manita dibinde... *
güncel Önemli Başlıklar