bugün

Bir insanin başına gelebilecek en büyük faciadır.

Bizim kezban gelinde abimi kaynanasiyla aynı apartmanda zorla oturtturuyor anası 3. Bizimkiler 21.katta icguveysi verdik abimi.

Hayır yani evlenmek demek fedakarlık demek madem annenden ayrı yaşamak istemiyon nie evleniyon amk. Kocan ailenle aynı yerde yaşamak zorunda mi bide tehdit ediyodu annemle aynı siteden ev tutmazsan senle evlenmem yüzüğü atarım diye.

Şahsen ben yasamam kaynanamla aynı apartmanda hergün görmek zorunda degilim. Her iki tarafında ailelerinden farklı yerde yaşaması en mantıklı.
Ömür boyu sabretmek zor. Rekorum 2 ay.
Evlenince kaynanayla aynı evde yaşamak değildir.

(bkz: ömür törpüsü)
Apartman kaynananın olabilir.
eğer ki kayınvalide oğluşum da oğluşum diye yırtınan bir tip değilse her şeyin gayet yolunda gittiği durumdur.

Her şeyden evvel evlatlarının mutluluğunu düşünen bir anne zaten olabildiğince uzak tutuyor kendini, her ne kadar aynı apartmanda otursalar dahi...

Yaşadık. Tecrübeyle sabit bir durumdur.
abooooo hayal bile edemiyorum. her hafta altın günü.
(bkz: ne tarafa doğru kusuyoruz).
imkansız değildir. O kadar da abartmamak gerekir. Biz kaynanamla çok iyiyiz yıllardır aramızdan su sızmaz. Hatta ben yeni düğün yapacağım zamanlarda bana epey çeyiz getirmişliği var. Dört yıldır birlikte yaşıyoruz. Zaman zaman ufak atışmalarımız oluyor ama etle tırnak gibi ayrılmaz bir ikiliyiz.

Yalnız eve gelen dava kağıdını hala anlayamadım. Bizim apartmanda biri boşanıyormuş kim boşanıyor acaba.
Kaynana ile aynı bina da veya daire de yaşamak; it ile başını çuvala sokmak deyiminin vücut bulmuş halidir.
Yanlış anlaşılmasın ama bu gelin veya damat ya da kaynana-kayınbaba için iyi kötü oldukları anlamı çıkmasın.
Unutmayınız ki, dağ, dağ üzerine olur ama ev, ev üzerine olmaz.

Bırakın evlenmeyi, bekar yaşarken bile yetişkin bir insan olarak aile yanında kalmayı mı istersiniz yoksa kendi başınıza tek odalı da olsa kendi evinizde yaşamak mı istersiniz?
Hele ki, bir insan ile hayatınızı birleştirmiş ve kendinize yeni bir hayat çizmiş, sorumluluğunuz artmış ise hayatınıza iyi kötü kimse karışmasın istersiniz.
Üstelik eşiniz sizin gibi düşünemez yaklaşalım yapamaz ve aynı bakış açısında olamaz olduğu için mutlaka aileler arasında tartışma sürtüşme gerilim mutsuzluk kaçınılmaz olur.
Bu ailelerin kötü olduğu için değil, başka bir dünyaları olduğu içindir.

Giyiminiz den tutun da alışveriş yaptığınız market ile kaç liraya aldığınız, ne aldığınız, yemeği nasıl pişirdiğiniz, kaç da yatıp kalktığınız, misafirleriniz, çocuklarınız, ne yiyip içtiğini nereye gittiğiniz, kimlerle konuştuğunuz vs vs vs hepsine müdahale söz söyleme uyarı iyi niyet ile olsa bile bu sizin hayatınıza karışılıyor olarak algılanıp kaynana için antipati oluşacaktır.

Diyeceğim: gidin çadır da oturun ama aileniz ile aynı daire de aynı bina da mümkün ise aynı semt de oturmayın.
Bir de başka şehirde veya ülke de iseniz var ya...
Şanslı insansınız.