eski sevgiliyle buluşmak

eski sevgilinin yeni sevgilisi nin kendisi ya da haberi olsun/olmasın eski sevgiliyle buluşmaktır. niçin yapıldığı aslında nasıl ayrılındığına bağlıdır..

"al mektuplarını, ver mektuplarımı" temalı buluşma olması haricinde mir* mok* çıkmayacak buluşmadır.

yüzüne baktığında içinden yığınla şey söyleyip acıyla gülümseten olaydır. insanı derinden yaralar. ellerine bakar elinde olduğunu hayal ederken bulursun kendini... eller o kadar uzak o kadar yakın...

iki tarafın da hayatında biri yoksa ve kötü ayrılmamışlarsa son derece naif, inceden heyecanlı, biraz da huzur verici bir aktivitedir. eski günler yad edilir, akıllarda inceden "acaba"lar dolaşır. hele bir de buluşma dışarıda, açık alanda bir cafede, sahil kenarında veya daha önceden beraber gidilen bir mekanda gerçekleşmişse tadından yenmez. tabii ki öncelikle arkadaş kalmayı başarabilmek gerekir.

bu eylem yapıldığında eskiyle ilgili cinsel konuları açmamak gerekir. hele ki "nasıl çakıyordum zamanında sana" demeyin çantayı kafaya yersiniz.

aynı filmi defalarca izlemek gibidir. sıkılmassınız ama size yeni birşeyler katmaz. iki tarafın hayatında birisi yoksa ve arada bir husumet yoksa belki tekrardan birşeyler yaşarız gibilerinden bir fikir akıllarda dolanır durur. lakin geçmişte yaşanmış iyi/kötü herşey geçmişin tozlu sayfaları arasında kalmıştır. karşıdaki hangi sebeble olursa olsun "eski" sıfatını giydiyse yada o sıfatı bir anlamda kazandıysa, bu noktada durup düşünmek lazımdır.

ayrılma sebebi ne olursa olsun her açıdan boktan bir durumdur kanımca, genelde içten olmayan sahte ve zoraki yapılan konuşmalar... ayrıldık ama arkadaşız savsatası. hele yanında yeni dallaması varsa dahada fenadır.

(bkz: ayrıldık ama arkadaşız)

(bkz: ikili delilik)

fonda veganın parçasının çaldığı buluşmalardır.

bir gun gelir,
bir gun gecer,
bazi seyler hic
ama hic degismez.

(bkz: alışamadım yokluğuna)

eğer ortak arkadaşlarınız varsa birgün buluşulur. bakarsınız ki o eskiden büyük kavgalar ve nefretlerle ayrıldığınız kişi bambaşka birisi olmuş. gider bir yerde oturursunuz. sohbet muhabbet derken eski konular açılır. eski günlere dönme isteğiniz gelir ama eski sevgiliye pek belli edilmez. mesajlaşmalar başlar. vs.vs
(bkz: eski sevgiliyle kanka olmak)

gereksiz bir aktivitedir. Hele de herkes yolunu cizmisse. Yok yere canınızı sıkmayın lan.

üç başlık altında ele alınması gereken durumdur.

1.tarafların gönüllü buluşması
2.tesadüfen buluşma(dogaçlama yada birilerin ayarlaması sonucu)
3.zoraki buluşma(vicdan, baskı)

1.
baş başa buluşma durumuna gelindiyse eğer, demek birşeyler yarım kalmış, yada iki tarafta barışmaya meğilli demektir.

Sonuçta iki kişininde ortak kararıyla alınıyor buluşma. Bu da, tarafların birbirlerine karşı boş olmadıklarının simgesidir.

2.
Isteyip görüşme imkanları olduğu halde görüşmeyen tarafların, bu tesadüfi görüşme sonucu hayatlarında pek bir şey değişmez. Ancak araya yıllar girmiştir, taraflar çok değişmiştir, belki o zaman birşeyler olabilir.

3.
Cok ısrar sonucu taraflardan birinin pes etmesiyle gerçekleşen durumdur.

aklımdan şu geçer ne yalan söylim ''vay be ne güzel sevişirdik seninle eskiden.''

ya bi siktir çekilebilecek durum. ne zaman denesem, ya çamura battık, ya suya düştük ya araba altında eziliyorduk. yok efendim eski sevgiliyle buluşulmamalı. ha buluşuyosanda alkol alınmamalı.

"seni sikmemle sonuclanacak bir durumun başlangıcındayız" uyarısı yapılmalı hatun kişiye. eger hala seviyorlarsa büyük ihtimal oluşacak durumdur.

buluşmadan sonra eski sevgiliniz bir bakmışsınız yeni sevgiliniz oluvermiştir ki yüksek bir ihtimaldir. yoksa niye buluşuyosun ki ?

işin en acı tarafıdır yaşanmışlıklar vardır ve onun suratına bakacak cesareti kendinde bulamazsın, utanırsın. kendini uzak hissedersin aslında o adam senin hayatının adamıdır fakat gururun varlığı engel olur tüm güzel duygulara. yolda görsen kafanı çevirirsin. buluştuğunda ise göz göze gelmemeye çalışırsın, istemsiz kasarsın kendini ne yapsan olmuyordur çünkü. onun yeni kız arkadaşları vardır ve sende erkeklerle gezmeye başlarsın ama kimse onun yerini dolduramaz. sen içten içe kıskanırsın onu hep istersin ki yanında olsun ama yanyanayken de iki yabancı gibi olursunuz, keşke yaşananların hiçbiri yaşanmasaymış diye düşünürsün ama olan olmuştur bi kere..

olmaması gereken durumdur çünkü eski günlerin hatırlanması ile bu aşk depreşicek ve iki kişide istemeyerekte olsa günahkar bir ilişkiye tekrar döneceklerdir aldatan taraf mutlu olup aldatılan tarafta kalbinin sesine yenik düşecektir.

başlığı açan yazarla aynı duygular içerisinde olduğumu düşündüren söylemdir.

(bkz: sakınımlı aldanış)

(bkz: neden)

hala unutamamışsan cesaret isteyen eylem..buluşunca da avaz avaz susarsın.söyleyecek cok sey vardır ama...velhasıl nafile bir çabadır.

eğer yokluğuna alıştıktan sonra buluşulursa hiç iyi gelmez insana herşey tekrar gözünün önünde canlanır.kötüdür yani kısacasıgerek yoktur bence.

gereksiz eylem. neden?

çünkü bu karşındaki kişi senin bir dönem aşık olduğun insan. ona karşı olan duyguların öyle aman bitti gitti olacak şeyler değil.
napıcaksınız yani buluşunca birbirinize sevgililerinizi mi anlatacaksınız?

"hayır o kadar da değil" diye bir cevap duydum gerilerden.

ha kardeşim şunu bileydin, eski sevgiliyle buluştuğunda dost olmadığın aşikar, ee o zaman neden buluştun. olayın barışmaksa koş git buluş karışan eden yok. niyetin belli, saygı duyarım. ama yok biz dostuz ayağına gidiyorsan buluşmaya o iş yaş güzel kardeşim.

bu arada bakınız; (bkz: eski sevgili ile buluşmak)

ya da

(bkz: eski sevgiliyle buluşmak)

bakmayınız;

(bkz: sevgiliiyle) *

heralde altı sene önce falandı. zaten öyle ya da böyle muhabbetim devam etmekteydi kendisiyle ama görüşmeyeli de yıllar olmuştu. bir gün hukuki bir meseleden ötürü bana ihtiyaç duymuş olacak ki aradı beni. dedi ki:

- ya law will find a way benim böyle böyle bıkbıkbık şeklinde bir sorunum var. Ne yapabiliriz?

ben de kendisine ertesi gün ofiste görüşebileceğimizi, yapılacak bir şey olmasa da süreci uzatabileceğimizi falan söyledim. neyse kendisi ertesi gün geldi. hala aynı eski taş hatundu. ama o kadar zaman geçmiş ki üzerinden ben büyüdüğüm, kocaman adam olduğum halde o sanki hiç büyümemiş, bildiğin çocuk kalmıştı yanımda. her neyse beraber adliyeye geçtik işlerimizi hallettik ve yine beraberce çıktık adliyeden.

- bir şeyler içelim mi?

diye sordu. "tamam" dedim. beraber oldukça sık takıldığım mekanlardan birine saat dört sularında gittik. yemekler, biralar, gelsin 50'likler gitsin 50'likler derken muhabbet sürekli geçmiş zamanlardan açılır oldu, ortak arkadaşlardan, yaşanmışlıklardan bahsederken saatler yamulmuyorsam akşam dokuz falan olmuştu. mekan haftaiçi haftasonu farketmeksizin sürekli dolu bir yer olduğundan ve gayet salaş bir mekan olduğundan giderek kalabalıklaşıyordu. ve biz dört kişinin rahatlıkla sığabileceği bir masada karşılıklı olarak ikimiz oturuyorduk. derken yanımıza bir çift geldi ve:

-pardon eğer rahatsız olmazsanız masaya oturabilir miyiz? her yer dolu çünkü." diye sordu.

eski hatuna "bana uyar sen ne dersin" mealinde bir bakış attım. o da oturduğu yerden kalkarak "hay hay" dercesine geldi yanıma geçti. karşımızda hiç tanımadığımız benzer yaş gruplarından bir çift ve biz karşılıklı olarak oturuyor ama hiç muhabbete girmiyorduk. e böyle olunca yaklaşık bir karışlık mesafeden gözgöze bakışır olmuştuk eski sevgiliyle. bu arada biralar almış başını gitmiş, promilin tabana kuvvet zirveye çıktığının farkına varmıştık.

ne olduysa işte bir anda alkolün de etkisiyle ağzımdan çıkan cümlelerin akabinde yanağıma konan bir öpücüğün, "laaaaayyn noluyoruz" bakışını atmak için kafamı hatun kişiye çevirdiğim anda dudaklara kaymasıyla gece oldukça farklı bir kıvama geldi. tahmin edilebileceği üzere de beraber kalınan bir gece ve ertesi gün itibariyle bir daha görüşmemek üzere ayrılmak ile sonuçlandı bu muhabbet. yani pek tabi ayrılırken "hihoha görüşürüz" deniliyor ama yok o kelimeler yapmacıklığın ulaşabileceği son noktayı aslında temsilen söyleniyor ve bir daha da görüşülmüyor.

şimdi bu yazar kişi bunları neden anlattı derseniz ne olursa olsun eski sevgili dediğiniz, hayatınızda sıradan olmayan bir şekilde var olmuş bir insandır ve öyle ya da böyle yaşanmışlık işteş fiilinin karşı tarafıdır. ve siz ne kadar arkadaşız deseniz de ikinizin de zayıf bir anı hayatınızın içine edilmesine sebebiyet verebilir. ha ben zaten free for all modundaydım o dönem bu yüzden bir zararını görmedim. ama sevdiceğiniz varsa yok arkadaşım sakın ama sakın bulaşmayın bu işlere. ne olur ne olmaz.