bugün

hristiyanlığa hakaretten yargılanacak olan zat.
ergenekon davasıyla ilgili bir raporda hükümet üyelerinin bile telefonlarını dinlemekten çekinmeyen sanıklar levent ersöz ve atilla uğur ile irtibatlı olduğu ve bu kişilerden aldığı "hukuksuzca elde edilmiş" bilgileri çarpıtarak darbe planları dahilinde kitaplar yazdırıldığı söylenen şahıs.

bu tip faaliyetler yüzünden içeri atılınca da yavuz hırsız evsahibini bastırır misali, sanki sırf vatansever olduğu için veya muhalif olduğu için baskı görüyormuş gibi bir propaganda başlıyor.. maksat yönetim bir şekilde eruygur paşa'mıza veya türevlerinden birine geçsin ki bu kadar masraf ve çaba artık nakde dönmeye başlasın..

çok vatansever bunlar çok.. feci..
amerikadaki imam adlı bir kitap yazmıştır.
gerçekleri gösteren kitaplar yazması sebebi ile tutuklanan yazar.
baykal'ı avukat olarak tutanların maaş yerine şantaj kasetleri ile ödeme yaptığı anlaşılıyor.

acaba şimdiki avukatın nesi var, ilk uzun metrajlı siyasi film olabilir mi?
7 aydır tutuklu olarak yatması sanık hakları açısından bakıldığında normal olmayan ve üzücü olan kişidir.

gelelim esas ergun bey'e.kanla abdest alanlar,fettullahın gerçek yüzü/said-i nursi 'den demirel ve ecevit'e,musa'nın çocukları tayyip ve emine,hilafet ordusundan arap kürt partisine gibi kitap isimlerine sahip olan,araştırmacı yazarmış efendim kendisi.bir kere araştırmacı yazar dediğin,kaleme aldığı kitabı belli bir kesimin okuyup,'haklıymışız olum musa'nın çocuğuymuş bunlar' demesi için değil,toplumun tüm kesimlerini o konu hakkında bilgilendirmek için yazar,yazmalıdır.
şimdi bu kitap isimlerini gördükten sonra,türkiye'nin iç siyaseti hakkında hiç bir görüş sahibi olmayan biri olan ben bile,bu kitapları almakta imtina gösteririm.kitaplarının isminde araştırılıp insanların bilgilerine sunulmuş belgelerden çok kin kusmuğu var,hazımsızlık salyası var.benim gördüğüm,bu kitaplar sadece araştırmacı yazar eserleri değil.

umarım 7 ay boşuna yatmamıştır,ve altından bir şey çıkarsa cezasını bulur.ama bu insan ve diğerleri hapishanede geçirdikleri sürelerin gerekli olduğunu kanıtlar nitelikte cezalar almazlarsa,yani suçlu ilan edilmezlerse,öteki dünyada yetkililerin işleri zor.
bilgisayarında deniz baykal'ın kasedi çıkan şahıs.
izleyip izleyip osbir mi çekiyordu anlamadık.
hadi hayırlısı.
kendisi en çok okuduğum araştırmacı yazarlardandır.
tüm kitapları best seller ve akepe'nin korkulu rüyasıdır.
bu yüzden ergenekon sanığı kapsamında cezaevine alınmıştır.
son kitabı takunyalı führer herkesin ölmeden önce bir kez okuması gereken bir kitaptır.

tayyibin hayatının nasıl düzmece olduğunu ispatları ve delilleri ile bulacaksınız..

tayyibin yaptıklarının aslında neler olduğunu ispat ve delilleri ile göreceksiniz.

cemaatin işlediği cinayetleri yine delilleri ile birlikte görebileceksiniz.

ve daha sayamadığım kadar gerçeği görüp ibret alacağınız bir kitap takunyalı führer. ısrarla tavsiye olunur...
daha fethullah gülen'nin adını bilmeyendir. hakkında kitap* yazdığı şahsın adını "fetullah" diye telafuz etmektedir.
imamın ordusu kitabı nelere yol açmışken,illa bir kitap yasaklanacaksa devlet adamlarımıza ifade,basın özgürlüğü ile zerre alakasız olarak belgesiz, hakaret ve iftira yumağı olan, ergun poyrazın kitaplarına bu muamelelerin yapılmaması ilginç değil mi sizcede? adam jitem,jandarma ergenekon ve eski dönem mitçilere sırtını nasıl dayadıysa artık... adam direk en üsttekilere çamur atıyor ama yasak yok. ancak yeni son kitabını engelleyeceklermiş. adamın hapse girmesi de kitaptan değil, ergenekonculardan yüklü para alacak düzeydeki makbuzlu aşırı işbirliğinden,devletin arşivlerini perinçek gibi koz kullanmasından. aslında şöylede denebilir oda tv nin tayyip erdoğana dediği gibi: suçu, tutuklanması: Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek. ergün poyrazın yaptıkları erdoğan ın şiirinden sonsuz kat halkı kine,dinlere düşmanlıklara, etnik ırkçılığa,iç savaşa kışkırttığı aşikar.

zatı alileri iktidara muhaliftir,koruması olsun ama parasıyla tutsun. ülkesine hizmet etmesi gereken üç askerimiz ergenekoncu paşaların talimatıyla korumasın onu bir zahmet. jitemden belgeli maaşlı bu zat, jandarmanın eski başı ergenekoncu paşa eruygur un bddk nın da tespiti ile ustaca milletin parasını hayali şirketlerle aktarmasıyla yazdırdığı belgelenen kitaplarının, saçma korelasyonlarına(*),belgesiz ideolojik bağnazlıkla iftiralarına nasıl araştırmacı-yazar diyebiliyor utanmadan kimi insanoğlu anlamış değilim. serdar turgut dahi iki dakkada kariyeri,gazeteciği olmayan malum çevrelerden destekli, at hırsızı tipli adamın notunu veriyor,arkasını,görevini seziyor.

poyrazın, hablemitoğlundan para yardımı ile geçinecek kadar fakir olması para için bu işlere kalkışmasının temeli. iyi bir yatırım oldu elbette. 28 şubatta bu milletin başına montaj kasetlerle az çorap örmediler. bu dönemde
hortumlamalara,krize,yolsuzluklara katkısı ile malum yerlere borç ödemesini yapmış oldu. kolilerce gizli belgelerin,dosyaların piyasaya teşhirini sağladı,hırsla. seyfi oktay ile moğultayın devamı kokuşmuş yargı mensubları ile ilişkisi hukuk adına ayrı rezillik. hakimler o davanın birde savcısı olur, psikolojik harp başlatırsa hep en kritik davalarda bu tip adamlarla, söz biter artık o noktada. bu tarz geçmişi karanlık, deliliğe varan laf oyunlarıyla,uydurma sözlerle biyografiler yazılacaksa buna ilim diyebilecekse çölaşan gibiler vay o ülkenin basınına,irfanına.

(*)demogoji,cerbeze denilen laf oyunlarına misal vereyim azda olsa.
Akif Beki Abdullah Gül ile Erdoğanın birbirine desteğini,yakınlığını;
Musa ile Harun gibi olarak niteliyor. poyraza göre Abdullah Gülünde buna itirazı yok. Demek ki Abdullah Gülde Musevidir, hz harun gibi.

abdullah gül akademisyen olarak ingiltereye exeter a yollanmış. yahudilerde oraya fazlaca ilim adamı yolluyor. bu kesişme yahudi olduğunun kanıtıdır.

Emine hanımın Arap olduğu söyleniyor ama ben benzetemiyorum, yürümesi, konuşması, başörtüsüsü bana hiç Arapmış gibi gelmedi. Sülalesinde de Üzeyir ismi var demek ki kesinlikle yahudidir. cahile bakın ki her farklı müslüman kavmi farklı dine sokacak. sanki islam dini aynı tarzda yürüyün,konuşun,tüm kültürlere aynı şekilde örtünün demiş zannediyor. islam çoğu mevzuda sadece genel kaideler koyar,herneyse. ismail,musa,harun,safiye,meryem isminde atası olan herkesi komple yahudi yapıyor,bizim aydın araştırmacı.

erdoğana, ahmet hakanın dahi şaştığı şekilde hem rum, hem gürcü,yahudi,müslüman bir şeriatçı,bin ladin hayranı ama amerikan ajanı vb... diyebiliyor. ingilizce bilmeyen kasımpaşalıyı, ingilizler yetiştirdi diyebiliyor. akp muhalifliği, karşıtların delillerinin bunlara dayanması da tüm anlattıklarım gibi üzücü ama komik, gerçekten çok komik...
4 yıldır tutukluymuş. ya suçsuzsa? sonuçta yargılama süreci devam ediyor. böyle yargılama mı olur? bu nasıl adalet sistemi?
--spoiler--
musa'nın çocukaları tayyip ve emine (2007)
takunyalı führer (2010)
--spoiler--

tutarsız desem alınmaz umarım.
5 yıldır tutuklu yargılanan gazeteci yazardır.
takunyalı führer kitabının yazarı. 29 yıl 9 ay hapis cezası almıştır.
sırf gerçekleri yazdığı için 23 yıl daha hapis yatacak yazardır.
şu anda iplikçi kitabını okuyorum dili güzel. yakın tarihimize de ışık tutan bir kitap.
27 Temmuz 2007' de tutuklanan, yaklaşık 7 yıl tutuklu kalan, 10 Mart 2014 günü tahliye edilen, yazardır.
yeni kitabı olan "indeki vaiz" i okurları ile buluşturan yazardır.
87 günlük cezaya karşı 270 küsur saat mezar temizleyecekmiş.

http://odatv.com/n.php?n=...zlikcisi-oldu--0503151200
Adamın ağzını burnunu dağıtmışlar, durumu ağır diyorlar ve söke devlet hastanesine kaldırmışlar.

Peki neden?

Ergun Poyraz Aydın Kuşadası'na bağlı Davutlar'da yaşıyor ve yazarlığına burada devam ediyordu. Ergun Poyraz birkaç gün önce Kuşadası Belediyesi'ne bir ihbar mektubu gönderiyor. ihbar mektubunun konusu ise Kuşadası Belediyesi'nden son 17 ihalenin 15'ini alan Turan Bagı'nın sahibi olduğu ZBT Firmasıydı. Bu şirketin PKK ile ilişkili olduğu da Kuşadası'nda son zamanlarda dillerde dolaşan bir iddiaydı. Ergun Poyraz'ın mektubunda bu şirketin hem örgütle olan bağlantısından hem de büyük yolsuzluk iddialarından bahseder. Yine mektupta Kuşadası Belediyesi'nin bu şirketten aldığı 750.000 ton mıcırın Kuşadası'nın ihtiyacının çok ötesinde olduğunu yazar. Ergun Poyraz Yıldız Üniversitesi inşaat Bölümü'nde eğitim almış ama okulu tamamlamamıştır. Yine de bir inşaat şirketinde bir yıla yakın çalışmışlığı vardır. Yani kafadan atmıyor bu iddiaları.

Bugün öğreniyoruz ki Ergun Poyraz'ın bu ihbar mektubu saatler sonra ZBT adlı şirkete sızıyor. Daha sonra ona saldıracak olan 3 kişi de kapısnı çalıp "Yanlışlıkla arabanıza çarptık. Aşağı inip tutanak tutma bahanesiyle evinin önüne çıkarılıp orda öldüresiye dövülüyor. Bu da yetmiyor arabayla üstünden geçiyorlar. Hayati tehlikeyi atlatamayan Ergun Poyraz Söke devlet hastanesinde yoğun bakımda yatıyor.

Kaçan bu 3 kişi yakalanıyor ve Ergun Poyraz'ın hakkında ihbar mektubu yazdığı şirketin çalışanı çıkıyorlar. Olayın ardından şirketin sahibi Turan Bagı, Zana Bagı ve şöför Vural Çelik gözaltına alınmış.

Ergun Poyraz hakkında sadece bu sözlükte açılan başlıkları şöyle bir okuyunca Türkiye'nin son 15 yılda yaşadığı badirelerin neler neler olduğunu bir kez daha hatırladım. iktidar ve Fethullah hakkında yazılan kitaplar. Yazdığı bu kitaplar nedeniyle Ergenekon davasına dahil edilmesi. O dönem evinde yok el bombası bulunduğu iddiaları, deniz baykal kasetleri, jitem ile bağlantılı olduğu iddiası. Daha neler neler... Her zaman olduğu gibi terörist olduğu iddiaları. Ahmet Hakan'ın o dönem ona hangi sebeplerden dolayı sahip çıkmaması ve yazdıklarını saçmalıktan öteye geçmeyen şeyler olduğu...Bir okuyun. Sonra uyarılarda bulunduğu o Fethullah kitaplarındaki suçlamaların gerçek olması ve Türkiye'nin yaşadıkları. O dönem hakkındaki iddiaları itibar edip suçlayan yazar arkadaşlardan hiçbiri düzeltme yapmamış, silmemiş bile bu görüşlerini. Ama Ergun Poyraz tam tamına 6 yıl 9 ay hapis yattıktan sonra Ergenekon'un kumpas olduğu ve hakkındaki iddiaların asılsız ve düzmece olduğu gerekçesiyle serbest bırakılıyor. Yazık değil mi?

Ama siz asıl bundan sonra takip edin. Ergun Poyraz'ın iddiaları Kuşadası Belediyesi ile ilgiliydi. E Kuşadası Belediyesi CHP'nin elinde. iddiaları da ihale verilen şirketin PKK ile bağlantılı olması. Tam seçim arifesinde iktidarın arayıp da bulamadığı bir malzeme. Şimdi diyeceklerdir değerli araştırmacı CHP'li belediye hakkında gerçekleri yazınca ölesiye dövüldü. Bugün ATV Haber'de eminim görürüz. Bazı gazeteler yazmaya başlamışlar bile internet sayfalarında. Yazmasınlar mı peki? Hayır, sonuna kadar yazsınlar, sonuna kadar da deşsinler bu konuyu. Peşini bırakmasınlar.

Çünkü adalet budur, hukuk budur, gazetecilik ve araştırmacı yazarlık da budur. işin ucu kendilerine dokunduğu zaman terörist rakiplerine dokunduğu zaman değerli yazar olmamalı.

Umarım iyileşir.
Neyse onu yazan, ulusalcı dürüst yazarlardan.

Vatansever parti olmaktan çıkan malum partinin ve işbirlikçi şerefsizleri tarafından hastanelik edildi. Ama herkes sus pus.

Vatanseverlerin, şerefsizler kadar sesi gür çıkar elbet.