bugün

kişilerin hayat üniversitesindeki başarısızlığıdır. dikkat edilmesi gereken, öğretimsizlik ile farklılığıdır. kişi doktora yapsa bile eğitimsiz kalmış olabilmektedir. ya da kişi, okuma yazma bilmese bile fazla eğitimli olabilir.

eğitim önce ailede başlamaktadır, kişiler ailelerini seçme gibi bir şansa sahip olmadığından, büyük ihtimalle ailenin özelliklerine göre şekillenirler. ama zincirlerini kırıp, ailesinden ders çıkartabilen ve sıyrılabilen tipler de mevcuttur. tabi aileler olumsuz nitelikteyse.

derken okul yılları hem eğitim hem de öğretim için inanılmaz gerekli bir ortamı getirir. burada da öğretmenlerin niteliği kişiyi fazlaca etkilemektedir. yukarıda da değinildiği gibi, yine nitelik devreye girer ve kişi büyük ihtimalle asimile edilir. tabi bu asimilasyondan sıyrılan az ve öz tipler de vardır.

sonuç itibariyle aile, okul ve toplum eğitimsizliğin baş mimarıdır, aynı zaman da nadir de olsa denk gelen özel kişi ya da ortamlar sayesinde, yukarıda değinilen üç şey eğitimsizliğin en önemli engelleyicileri de olabilmektedir.
(bkz: eğitim şart)
fena halde içinden çıkılmaz bir sorundur. sorunun en berbat yönü ise eğitimsiz, ufku dar kişilerin kendini en akıllı insan sanmasındadır. bu durum o kişinin suçu değildir, eğitimsiz insanın normal eğilimi bu yöndedir.

mesela akciğerlerini önümüze kusacak zannetmemize sebebiyet verecek kadar kötü öksüren bir adama, sigara içmenin zararlarını bir türlü kabul ettiremedim. adam 'benim kaderim belli, benim sigara içmem ne zaman öleceğimi değiştirmez' diyor. en son 'iyi amca, sen sürünmeye devam et. sonra niye hastayım ben diye de şikayet etme' dedim. adamın 50-60 yıllık hayatında öğrendiği tek felsefi ve sosyal bakış açısı bu olduğu için kesinlikle eğilmiyor bu 'iman'ı.

bir de eğitimin yanlış algılanması veya yanlış verilmesi de sorundur. örneğin 'kestane, gürgen, palamut' şarkısındaki doğa sevgisini abartılarak 'bir gürgen var bende benden içerü' felsefesiyle ahşaplaşabilir insan. yoksa bu memleketin erkeklerinin ve hatta bayanlarının soluk, renksiz ve kereste olmalarına rağmen bir gürgen kadar soylu tavırlar sergilemelerinin başka ne nedeni olabilir ki. ama zorla güzellik olmuyor ve hatta çok çirkin görünüyor.

(bkz: çok fena tespit yaparım ben)*
cehaletin okuyup yazmayla doğru orantılı tutuldugu toplumlarda üzerinde durulmayan ve önemsenmeyen konu.eğitim sanılanın aksine akademik yükselim sağlayan bir özellik olmanın çok dışında insanın daha çocukluğundan itibaren alması gereken, onu hayata hazırlayan birikimdir.dolayısıyla eğitimsizlik öğrenim almamış olmak değil geniş ve irdeleyen bakış açısına sahip olmamak demektir.
ülkemizde her alanda varolan başlıca ve en tehlikeli sorunumuz.
cahillik çok kötü birşey. üniversite zorunlu olmalı artık bence