dini ve geleneklerini çağdışılık olarak görmek

kişisel gelişim aşamasını tamamlayamamış insancığın düşüncesidir.
bu sadece müslümanlık için değil, bütün çok tanrılı ve tek tanrılı dinler içindir.
hiç bir inanç çağdışılık olarak algılanmamalıdır. çağdışılık insanı olduğu gibi kabul etmeyip,
ona kişinin kendine göre kalıp biçmesidir. hem çağdışılıktır,hem cahilliktir.*

(bkz: çıktığı yumurtayı beğenmemek)

belirlenen alanlarda ve belirlenen şekillerde insan gibi kurban kesmek yerine sokaklarda, arka bahçelerde hatta otoyol kenarlarında kesim yapan, kaçan hayvanları yollarda kovalayan, deniz çıkışlarını kandan kırmızıya dönüştüren insanları gördükçe insanın ister istemez yaptığı değerlendirmedir.

olay "hayvanları kesiyorlar, ay ne vahşiler" ifadesi kadar basit değildir. Kimse hayvanların kesilip yenilmesine birşey dememektedir zaten. aksine; kurban bayramı düzgün organize edildiğinde et yiyemeyen yoksul insanlar için çok güzel birşeydir..

burda tartışılan çağdışılık olayın doğasından değil, yönteminden gelmektedir. ki bu bakımdan, benim de katıldığım düşüncedir.

(bkz: hayvan katliamına bayram demek)

doğru bir olay. zira hiçbir şey sonsuza kadar "çağdaş" kalamaz, çağ ve moda değişir hep. buna göre günümüzde modern olarak addedilen şeylerin hepiciği bir süre sonra eski moda-çağdışılık olarak görüleceklerdir. bir örnekle açıklayayım: atatürk kılık kıyafet devrimi kapsamında şapka kullanımını da ülkemize getirmiştir. o zamanın şapkalarını anımsayın fotoğraflardan vesair, şapka o zamanlar modernizmin-batılılığın simgesi idi, dolayısıyla eski moda addedilmezdi. günümüzde de şapka takmak eski moda addedilmez; o tür şapkalar eski moda addedilebilir. buradan şunu çıkarmak lazım: gelenek ve görenekler aslında kaba hatlarıyla stabildir, değişen sadece kılıflarıdır. şaşırdım ben bu sonuca, verdiğim örnekle alakalı sanırım. neyse. dini ve geleneklerini çağdışı olarak görmek -devrik değil mi lan bu- post-modern bir yaklaşımdır. ahhahha.

edit: yazım hatası giderildi.

(bkz: din ve gelenek)

(bkz: cahillik kötüdür)