bugün

şanssız mıydık? haksızlık olur şimdi
düşünsene nasıl geçmiştik hızla
birleşen iki güvercinin arasından
hiç dokunmaksızın onlara

bende tarçın sende ıhlamur kokusu
az mı dolandık başkentin sokaklarında
ama işte şölenin kaçınılmaz acısı
bizim payımıza düştü sonunda

aşkımız şimdi görklü* bir hayatın
yabancaya berbat bir çevirisi
sen metinde üç beş satır atladın
ben geçmiş zamanda dondurdum fiilleri

sen ki özenle katlanmış bir mendil gibiydin
düşünür müsün zaman zaman acaba
nelerle ödedik şu mevsimi
ve gün nasıl vuruyor topuklarımıza

şanssızım diyemem ben kendi payıma
oluyor böyle şeyler ara sıra
sözgelimi okul kitaplarına girmez şiirim
bütün çocuklar anlar da.

cemal süreya
ilkinden bağımsız, ikinci cemal süreya şiiri.

bütün çocuklar anlar da
okul kitaplarına girmez benim şiirim,
ben yanarken çıkardığım dumanlar
bakarım şemsiye olmuş sözgelimi
tabela olmuş: kiralık kat diye
umulmayan şeyler bile olmuş
ama unutulmuş kalmış alevim
alevdir çünkü benim şiirim
hayatın alev halidir
çiçek tozudur
kırılmış dalın türküsüdür
nasıl şık şık berber makası
odur,
aslında sekiz yıldır
saç traşımı kendim olurum, o da ayrı
kahveler kahveler!
sizde oturdum, sizde kurdum düşlerimi
çok şükür büyük şair değilim
ama, bir sır söyleyeyim mi kulağına:
cins şairim ben!
çıkar giderim,
nişancı bir şairim
gözünden haklarım imgeyi,
az çok kitap da karıştırdım
yolculuklarım da oldu
un peu partout,
yine de inanma
hepsi de görev yolculuğuydu;
kars, ardahan, van, karaköse,
sivas, erzincan, aydın, manisa,
kırklareli, edirne, bilecik, bursa,
işte haritada ne varsa
bütün kentlerde ve kimi ilçelerde bulundum
şiiri de büyük şovlarla yazmıyorum
ama alevimi kimse görmüyor da
dumanlarım (tanık şairler) önemseniyor

bu şiir burada biter:
dikkat okul var!
insanın okudukca okuyası gelen bir cemal süreyya siiri.