bugün

bir yanın eksik kalmasına sebebiyet veren durumdur.
anneden ayrı kalmak gibidir.
(bkz: marooned)
karasal bölgede yaşamanın nasıl bir şey olduğunu kıyı bölgeye gidince anlamaktır. hele denizli'de yaşamak vardır ki içinde deniz geçer ama havuzu zor görürsünüz.*
(bkz: ankarada yaşamak)
martı seslerinden mahrum kalmakdır.
kendini bir hücre de hissetmekle eş degerdedir.
deniz kızı olmadığınıza göre hayati bir şey değildir.
yemekleri tuzsuz yemek gibidir.
deniz olan bir şehirde yaşayıp denizi görememek halinde daha trajik bir hal alan eylemdir.

(bkz: tekirdağ)*
(bkz: çorlu)**
erciyes'in, palandöken'in eşsiz manzarasını izlemektir. ağustosta kar yiyebilmektir. eğer izmir'de yaşayan biri ile orada yaşayan birini kıyaslarsak temiz hava alabilmektedir. şayet kordon bok gibi kokuyor.
yaşıyorum ve yaşıyorum ölmedim ölmemde heralde deniz yok diye.
(bkz: ankara nın en çok istanbul a dönüşünü seviyorum)
yakomozlara hasret kalmaktır,
mehtaba karşı kayalıklar üzerinde sarhoş olamamaktır,
ufka doğru bakıp içindeki özgürlük ateşini canlandıramamaktır,
yosun kokusu ile ciğere bayram yaptıramamaktır,
dalgalara, o beyaz köpüklere bakıp hayaller kuramamaktır,
yirmi dakikalık bir vapur yolculuğu esnasında tüm dünyadan kaçamamaktır,

hep bir şeyleri eksik yaşamaktır.
anne baba yokluğu dışında öksüzlük örneğidir.
hele ki deiz kenarı çocuğuysanız hayatın katlanılamaz olduğu zamanlar kendinizi eve kapatırsınız.
mersin'de doğup büyüyen ama iş hayatı yüzünden ankara'ya gelen biri olarak söylüyorum ki: çekilmiyor bu taş yığını
yapay deniz olan bir şehirde yaşama ihtimalinin olmasıdır. (bkz: eskişehir)
denizi olan bir şehirde yaşayan yazarların biliçdışı boşalmalarına sahne olmuş başlıktır.
izmirden çıkıp iç taraflara bie yerlere giden bir insanın alışamayacağı hatta üzüleceği bir durumdur.zira ne zaman canı sıkılsa bir şey olsa deniz kenarında yaşayan biri denize gider oturur izler kafa dağıtır rahatlatır.ne zaman bir dağa tepeye çıksa illa bir mavilik görür.alışır buna
ama kalkıpta ankaraya giderse işte tepeye yükseğe bir yere çıksa heryer dağ taş toprak.moreli bozulur iner yere.
Yaşanıyor ama deniz ayrı bir güzellik katıyor çevreye.
eskişehir'de doğup büyüyünce pek de hissedilmeyen eksiklik ya da eksiklik de değil de durum denebilir.
mutluyum ankaralıyım.
19 lt.lik su galonlarından daha fazla suyu bir arada görmemektir.
sahilden şehri seyredemez.
deniz kokulu bir mekanda kahvaltı yapamaz.
martılara ekmek atmayı bırak, martı göremez.
gemiye çok nadir binebilir.
yazlık bölgelere ulaşımı uzun sürer.

denizi olmayan bir şehirde yaşamak ciğerlerine deniz kokusundan, martıların çığlıklarından, suların dalga seslerinden mahrum yaşamaktır.