deniz baykal'in ali babacan'a randevu vermemesi

(bkz: randevu evi)

baykal'ın babacan'ı yalova kaymakamı olarak görüp "kim takar yaaa" diye düşünmesinden kaynaklanmıştır. zira dış işleri bakanımız da dış işlerimizle çok ilgili olmadığından "yalova kaymakamı" imajıyla ortalarda arzı endam etmektedir.

kendisi için gayet normal bir durumdur. zira 1977-1978 yıllarında enerji bakanlığı yaptığı dönemde, kendisine tüsiad başkanı randevu talep etmişti,deniz baykal ise ben o kapitalist insanlarla görüşmem diyerek, tüsiad başkanını geri çevirmişti, şuan yaptığıda o hareketinden farksızdır. böyle yaparak muhalefetten daha ileri gidemiyeceğini daha önce defalarca gösterdiği gibi, bundan sonrada yaptığı ve yapacağı hareketlerle gösterecektir.
(bkz: deniz baykal ın başbakan olması)
(bkz: oh my god)

yenmiş iyi bok olan hadisedir.

'''iktidar muhalefeti yok sayıyor, görmezden geliyor''' diye ağladıktan sonra icra edildiğinde çelişki gibi duran tribal enfeksiyon belirtisi.

babacan'dan geliyor, baykal için;

darıldın mı cicim bana,
hiç bakmıyorsun bu yana.

türkiyenin yarısı gibi ali bebecan'ın dışişleri bakanı olduğunu bilmiyordur belki.

deniz baykalın türkiye cumhuriyeti resmi makamlarına gösterdiği saygının yeni bir örneğidir.

tartışmaya gerek dahi olmayan eylem. baykal'ı baykal yapanda bu gibi davranışlarıdır zaten. tutarsız olması için randevu vermemesi gerekiyordu. e o da gereğini yaptı.

baykal'ın daha önemli bir işi olduğuna dalalettir bu.

ulusal program taslağı dediğin şey nedir ki? sıradan birşey. baykal'ın daha önemli işleri vardır. mesela ne bileyim reçel festivali falan olabilir. bu tarz festivalleri ülkemizin geleceği adına kaçırmaması takdire şayan doğrusu.

sosyalist enternasyonalin yıllık toplantısına katılmayıp dut festivaline gitmişti hatırlarsanız. çok büyük adam ya. bu adam neden hala başbakan değil gerçekten merak ediyorum.