cem yılmaz filmlerindeki tüm ince esprileri bulmak

uğraşmak gerekir. aksi takdirde 2 yıl sonra farkedilebilir.

(bkz: tüm kalkanları indirin)

(bkz: peri bacası ürgüp te değil miydi)
(bkz: bi numune getirdik)

yaklaşık 9 yıl sonra anladım bu espriyi.

(bkz: achievement unlocked)

Grand Cheroke olayını iyi espri sanan insanın kendini zeki sanması durumudur.

pek zor değildir. hatta size vereceğim spoiler'la bütün film zevkinizin içine edebilirim.

--spoiler--
adam, kendi kültürümüzün argo taraflarını farklı kültürlere/metaforlara uyarlayarak komedi yapıyor.
--spoiler--

ha, ilk başlarda güldük, güzeldi. ama baymaya başladı artık. önce gora ile intergalaktik ortamda türkçe argo yaptı, sonra arog ile prehistorik döneme uydurdu. şimdi de yahşi batı ile western uyarlaması yapıyor. bir sonraki filmde ne yapacak? ortaçağ avrupası'nda mı deneyecek şansını?

götün göğe ermesi ve ya nirvanaya ulaşmak ya da gandi'nin turuncu urbasına yüz sürmekle sonuçlanacak olgudur.

zeka isteyen bi icraattır.

en son yahşi batı' da gerçekleştirdiğim eylemdir. izleyenler bilir cmylmz bi sahnede bi atın yanında suzan - demet evgar - yengemiz ile sohbet etmektedir - o sahnedeki diyaloglar tam olarak aklımda değil fakat ana teması bardağın dolu tarafını görmek olan bi sohbet dönmekte idi - sohbet devam ederken cmylmz birden atın altına doğru eğilerek bişey yakalar. avuçlarını açtığında görülür ki yakaladığı şey 1 kelebektir.

tıklım tıklım dolu koskoca afm salonunda o esnada bi tek benim ve yine benim dürtmem sayesinde mevzuya uyanan arkadaşımın kahkahası yankılanır. salonu dolduran boş kalabalık bi yandan neye güldü şimdi bunlar deyerekten bi yandan da mevzuya uyanmaya çalışaraktan bön bön kesişirler birbirleriyle. oysa ki at yarr.ğına kelebek konmuştur...