bugün

o kadar çok sevmektir ki. o kadar içten derinden gelir ki. sadece hiç bir şey anlamazsın hep onun olmak istersin.
hangi ara oldu bu kadar ilgi der insan kendi kendine.
bo*u yediğimizin resmidir arkadaşlar.
en zararlı salaklık çeşididir. eroin felan olsa, motive olursun alırsında.
iş insana geldi mi öyle kolay olmuyor... yalvarsan erkekliğe laf ediyorlar, yalvarmasan yine erkekliğe laf ediyorlar.

çok sikik bir durumdur kısacası.
bir süre önce yokluğu sizi zerre rahatsız etmezken bir bakmışsınız ki o sesi, o yüzü yanınızda istiyorsunuz. "acaba nerededir, ne yapıyordur şu an?" demeye başlarsınız. ama asla bunların ne zaman başladığını kestirememektir bu durum.
uyandığında acaba ne yapıyordur diye düşünüyorsan yaprağı değil ağacı kökünden yediğin gerçeğidir.
birine baglandigini sanmaktan daha aci degildir.
"bana ne oluyor bu amına koduğumun yerinde" sorusunu sormaya neden olan kendini anlayamama durumu.
ruhunu sevmektir kişinin en başta! olmasi gereken de o sevgidir ışte. birinin ruhundan başlayarak sevmek.*

ve,bir bakmışsin ondan gelen her şey güzel görünüyor sana. bağlanmak adı üstünde,kurdugun bağ ! o kişiyle,onun ruhu ile ondan sonra her seyiyle güçlendirdigin bağ.

kopmamasi dileği ile..
hersey iyi hos güzeldir falan sonra bi bakarsın o olmadan olmuyo. aha sıctın işte baglandın sen.
sabah kalktığında diğer sabahlar gibi onu düşünüyorsan yine, gün içerisinde ilk günlerdeki gibi olmasa da ara ara aklına gelip ama her seferinde de delipte geçiyorsa, en fenasıda şöyle okkalı bir ah çekip kendi kendine ' ulan ne olacak böyle' diyorsan, işte o, ona nasıl bağlandığını anlamadan boku yediğinin resmidir afedersin. (bkz: yaşayacak mı doktor)
- sen buna bağlanmışsın bence, ama çözemedim
+ nasıl yani?
- dur çözücem
- akımlar eşit mi oluyordu?
+ ne?
- seri bağlanma diyorum
+ seri bağlanmadım
- seri bağlanmışsın
+ nasıl bağlandığımı anlamadım
yokluğu baş gösterene kadar anlaşılamayan durumdur.