bir devrim vardı ne oldu ona

son iki haftadır geldi gelecek denilen bir devrimin nereye gitiği sorusu..sahi noldu ona.

--spoiler--
nazara geldi
--spoiler--

necati şaşmaz.

şu günlerde dile gelen söz.

ne oldu? hani başbakan devrilmişti? ordu gelecekti? darbe olacaktı? tüm ülke yanacaktı?
ben söyleyeyim yedik biz onu.

bir diğer chp balonu daha söndü gitti.

bir o.. çoc- he buradaymış.

"darbecileri temizledik" dedikten sonra "ordu sokağa iner" sözüyle kendiyle çelişen yöneticilerin, desteklediği partinin a takımında olduğunu bilmeyen embesilleri gösteren sorudur.

eylemi "darbe", "devrim" bilmem ne diye kendi kendilerine sınıflandırıp kendilerince bittiğini düşünmüşler...

düşünmüşler..? pardon, bu kavram size uzaktı sahi...

Eve attığı karıyı kızı sözlükte malzeme yapan, zinayla övünen akp yandaşı yobazların zamanı gelince göreceği devrimdir.

bir türlü zamanı gelememiştir 10 yıldır aynı terane.

Yalan oldu.

tayyip istifa ettiği için başarılı olmuş devrimdir. yoldaşlara teşekkürler.

Nişantaşı ve bebek Starbucks ta şu sıralar çokça konuşulan mevzu. Eylemler sonrası rutin hayatına dönen kitlenin ana gündemi.

devrim değil ama insanların artık bir şeylere karşı birlik olup seslerini çıkartmaları açısından iyi bir tokat olmuştur. ders almasını bilene.

(bkz: http://www.direnisbittimi.com)

olmayan devrimdir, lem halkın amacı devrim değil ki, sesini duyurmak, isyan etmek, ve bence de çok güzel bir biçimde tepki gösterilmiştir, olaydan nemalanmaya calisan aşırı solcu gruplarin, miniski ahanda devrim şansı diyerek olaya dahil olmalarıyla olaylar karışmıştır, halk olayı bitirdi zaten, sikerun grubunuzu da marjinalizini de dağılın lan yaz geldi daha nevizade de oturup biramizi icemedik. esnafın da anasını siktiniz yeter artık.

devrim hep var, olur. belki sen görmezsin, belki hiç göremeyiz bu coğrafyada ama öyle bir şey var. ki bu memlekette de birgün olursa, kaç benden hacı. çünkü burada yazdığım kadar sakin olmayacağım. kaç.

bu cümleyi kuran kişiler haklıdır, böyle bir devrim olmamıştır. amaa.. bu halk gerektiğinde sesini çıkartabileceğini, eylem yapabileceğini , susup oturmak zorunda olmadığını öğrenmiştir. yeri geldiğinde renklerin, görüşlerin , etnik kökenlerin bir önemi kalmadığını, nasıl birlik beraberlik olabileceğini, aslında kanlı bıçaklı olan karşıt grupların bile kardeş olduğunu hatırlatmıştır. ve bu ülkede yitmekte olan demokrasiyi yeniden canlandırmaya başlamıştır. henüz gerçek bir demokrasi olmasa da yıllarca bitirmek için uğraşılan şeyi 3 haftada geri getiremeyeceğini biliyorduk zaten hepimiz. eylem hakkı olduğunu öğrendi herkes. sesini çıkarabileceğini öğrendi. demokrasiden hala uzağız evet avukatlar dövüldü içeri alındı, doktorlar tehdit edildi, eylemciler polis tarafından ağır şiddete mağruz kaldı. demokratik bir ülkede olmayacak şeyler yaşandı. bunların hepsi de bir diktatörlüğün ne kadar korktuğunun kanıtıdır. sadece ayakta durduğu için gözaltına alınan eylemciler, kusura bakmayın ama g*t korkusundandır. ve herkese bir ders olmuştur; kimse astığım astık kestiğim kestik gezemez bu ülkede bir daha. yıllarca yavaş yavaş yitirdiğimiz herşeyi sabır ve istikrarla geri alacağız. 'durmak yok, yola devam' yani anlayacağınız. özgürlüğün tadına varmış bir millet boyunduruk altına alınamaz. bir devrim vardı ne oldu ona? işte bu oldu, devam ediyor.

her olayın; siyasi olsun, ekonomik veya sosyal, bir doğal seyri vardır. Bütün fikirler, ideolojiler, yapılanlar bir edebi eser gibi; girer, gelişir ve sonlanır. bu, insanlığın doğasında vardır. çünkü tüketir insan. ilk insan mesala, avcı ve toplayıcıdır. ilkel komün özellikleri gösterir, ama sonra bir adam çıkar, buralar benim lan der. toprak sahipleri lordlar, krallar ortaya çıkar ondan sonra. ama sonunda, onlar da yokulur, kapitalist sistem gelir. her sistem, öncekini, sakin bir şekilde yok eder.

gezi parkında başlayan olaylar, bir çok ak partilinin beklediği gibi bir olay değildir. ellerde sopalar, silahlar, kimsenin üstüne yürünmemiştir. barzolar tarafından dayak yemiştir anayasal haklarını kullanan siviller, elleri sopalı magandalar tarafından. polis coplamıştır, gazlamıştır, ezmiştir bir yerde. ama komik olan, sindirememiştir bu insanları başarıyla. atılan dayakla bir adam gösterilere katılamayacak hale mi geldi? yerine iki kişi çıkmıştır sokağa, daha fazla dayak yemek, sabahlara kadar ağlamak ve vücüdunda yanıklarla döne döne uyuyamamak için.

gezi parkında başlayan ve türkiyenin büyük bölümüne yayılan olaylar; belki recep tayyip erdoğanı deviremeyecek ve çok yüksek ihtimalle adalet ve kalkınma partisi bir sonraki seçimlerde yine yüzde 40'ın altına düşmeyecek. ama.

ama.

ama artık, recep tayyip erdoğan; dediğim dedik, yaptığım yaptık bir adamdan olmaktan çıktı. çünkü apolitik gençlik, ilk defa ayaklandı. yeter lan dedi. ve belki polis bunu başarıyla bastırdı. bastırdı mı? yarın bir olay olduğunda bu gençlik tekrar sokağa dökülebilecek. ertesi günde de. uyuyacak, dinlenecek, arkadaşıyla, sevgilisiyle tekrar oraya buraya gidebilecek.

bizde gurur, onur ve sevgi stoğu tükenmediği sürece; bir yerden sonra çevik kuvvette toma, biber gazı ve cop stoğu, illa ki tükenecek.

sanırım brezilya ya gitti devrim küresel güçler şimdilik türkiye üzerindeki viteslerini küçülttüler ağırlığı brezilyaya verecekler gibi.ama bu türkiye için son değil bir müddet sonra yeni taktiklerle yollarına kaldıkları yerden muhtemelen devam edeceklerdir.

http://www.youtube.com/wa...dFbB4Vw&feature=share

Video biraz uzun ama izlerseniz ilginç bilgiler var.(gezi eylemindeki bazı kişilerin fotolarındaki yumruğuda unutmayın.)

bir balon gibi sönmüştür cevabını gerektirir.
ilk günün şiddeti ile:
"başbakan devrilmiştir! komünizm getirilecektir! tüm ülke ayağa kalktı! ak partiye oy veren koyun sürülerini param parça edicez! "

sonra;
"ordu göreve gelecektir, başbakan istifa etmelidir!..."

daha sonra
"başbakanında uslubu çok sert ama yea, en azından özür dilesin...mitinglerini yapmasın kutuplaşma oluyor yeaa"

ve büyük final:
"ehe ehe mesajımızı ilettik, zaten amacımızda buydu(çüş!, yukardakileri ben dedim sanki)"

görüldüğü üzere, çarklar yapılmış, sıfıra vurdurulmuştur.

eylemcilerin tek bir ideolojiye sahip olmadığını bildikleri halde, akp'lilerin korktukları olmayınca dalga geçtikleri konudur. ama sloganı unutmasınlar "bu daha başlangıç". halkın tarihe gömmeye karar verdiği ve artık ülkeyi ceberrutlukla yönetmeye çalışan bir iktidarın vadesi ilk seçime kadardır.

Cogu insanın kendi vicdanında yaptıgı devrim ile başlayan devamının gelecegi harekettir.

Türk halkının -bile- ayağa kalkabileceğini göstermiştir.

Bu bile başlı başına devrimdir.

Ha ilk 3 günkü şiddetinde sürseydi siz şimdi "biz aslında atatürk ü seviyoruz" moduna girmiştiniz.

Medya yargı ordu polis ellerinde olmasına rağmen üçbuçuk atmanız yeter de artar.

Bak şakirt kardeş açık söyleyeyim; sizin ömrünüz rte nin ömrü kadar. Sonra yine çağdaşlık gelecek. Hiç umutlanma.