bir babanın evladına yapabileceği en büyük kıyak

kendisini tuvalete atmaması ve dünyaya getirmesidir.
bundan daha büyük ne gibi bir kıyak olabilr ki.

gerçekten bir "baba" olması yeterlidir.

zor zamanda yanında olması. *

bir babanın oğluna sağlam karekter allah'ını dini'ni vatanını seven insan olma sıfatlarını evladına empoze etmiş olmasıdır.

araba almak falan değildir kanımca. araba almak, oğlanın çevresi tarafından zengin piçi* damgası yemesine neden olur. babanın yapabileceği en büyük kıyak adam gibi evlat yetiştirmektir.

babaların, oğullarını yetiştirirken unutmaması gereken tek şey; yaşlılığında evladının ona bakmasıdır. neler görüyoruz; zamanında evlatlarını hor gören babaların sonu huzur! evi oluyor.

"ne ekersen onu biçersin" dedikleri de bu olsa gerek. sen o çocuğu adam olsun diye yetiştir, gerekli hoş görüyü, iyi niyeti eksik etme ki, evladın da sana yaşlandığında (gerekirse) kulluk kölelik etsin. mesele, tamamen duygusal(!) değil aslında. "babam bana son model araba aldı, bu kıyağını unutmayacağım" deyip, babasına kulluk kölelik etmiş değil hiç biri. "oktay" gibi bir evlat olmayın. babanız sizi sadece parasıyla satın almasın.

esnaflığı, insanlığı, hayatın zorlukları karşısında nasıl üstesinden gelineceğini, hayatı nasıl anlamlı kılacağınızı öğrettiyse, o baba size yapabileceği en büyük kıyağı! yapmıştır.

pınar sucuklu yumurta yapıp evladıyla paylaşması.

Cinsel tercihine saygı göstermesi veya zengin bir baba olması.

bir babanın evladına bırakacağı en büyük miras gururla taşıdığı ve taşıyacağı soyadıdır kanımca.ben öyle düşünüyorum yada...

iyi ahlaklı olarak yetiştirmesi ve meslek sahibi olmasına yardımcı olması sayılabilir.

harçlığa zam, çok sevilen kızın babasından istenmesi, ev alma, babanın iş için dükkan alması ya da bir işe sokmak için torpil yaptırma.

eyer adam gibi babalık yapamıyor çocuklarına hayatı zehir ediyorsa çocuklar insanlıktan çıkmadan mümkünse hakkın rahmetine kavuşmasıdır. gerçekten baba olabilenlere uzun ömürler diliyoruz tabiki.

türkiye şartlarında aynı zamanda onunla arkadaş olmayı başarabilmesi bence en büyük ayrıcalıktır...

çocuğuna bakmak, büyütmek, iyi bir insan olarak yetiştirmek, bir işe sokmak zaten her babadan beklenen şeylerdir, kıyak olarak görülmemelidir. varsa şöyle bankada yatan trilyonlar, hanlar-hamamlar, gemicikler; işte kıyak odur.

kesinlikle ogluna futbol kulübü satin almasidir, hem de ben ve benim gibi nice insana daha babasi tarafindan bir forma bile alinmamisken.

küçük yaşlarda evladının 2-3 farklı enstrüman çalabilmesini, aynı zamanda iyi seviyede satranç oynayabilmesini sağlamaktır kanımca.

organ bağışıdır.(daha ötesi nedense akıllara gelmez).

okumasını sağlamaktır, tüm isyan bayraklarını çekenlere inat.

ilk cinsel deneyimini yaşatmak adına genel eve götürmesidir. bizzat başıma gelmiştir. genel ev semalarında zevkten dört köşeyken eve dönüş yolunda duygulanmışımdır. gerekçesi kızlara karşı öz güven kazandırmakmış. gerçek bir babalık bu olsa gerek.

(bkz: bi bucuk iskender)

Kayseri için:
- Alta bir araba
- Üstü döşemesi için kredi kartı
- Kız atabilmesi için bağ
- iyi bir gelecek için fabrika, yada işlek bir tükan bırakması
- Melikgazi lisesi, yada özel bir lisede okumak.

Lekesiz, tertemiz, şerefli bir isim bırakmak ve çocuğunu da bu değerlerle yetiştirmek olabilir.

arabayla herhangi bi' yere giden baba yolda sevgilisiyle gezen oğlunu görünce 5 metre ilerlerinde durup anahtar kontakta motoru stop etmeden arabadan iner, arkasına dönüp 'kızı yürütme de arabayla gezdir' dercesine bi' bakış atar ve yürümeye başlar.

oğlunu bir şirkette direk en tepeden işe başlatması.

pek az babanın yaptığını,sevgisini gösterebilmesini bilmek.kaç baba seni seviyorum evlat demeden ayrılır aramızdan...

soyadının ''sabancı'' olması.*