bugün

göksel baktagir'e ait bir saz eseri, şuradan dinlenebilir: http://fizy.com/#s/142pnx

iyi bayramlar.
bu yılın ilk "gelenekselleşen bayram olimpiyatlarını" da atlattık sağ salim.

"en iyi baklava dalında" teyzem yıllardır süre gelen birinciliğini yine korudu. "ay rejim yapıyorum ama bu kızın baklavasına dayanamıyorum" cümlelerinden sonra kazandığı birinciliği sadece "afiyet olsun" diyerek kutlayan teyzem, "bunun şerbetini sıcak mı döküyorsun, soğuk mu ?" sorularına "ablamla beraber yaptık zaten. hepiniz yaptığı gibi, farklı bir usulü yok" diyerek mütevaziliğinden de hiç ödün vermedi.

"en hızlı temizlik dalında" nurten teyze bu sene rakiplerinin önüne geçerek şaşırtıcı bir sonuca imza attı. "kız sen bayram 2 gün önce gelmedin mi tatilden. ne ara temizledin koca evi, maşallah" ve "ben kutu gibi evi 2 hafta da anca temizleyebildim. onda da daha yorgunluğumu atamadım" cümlelerinden sonra ödülünü alan nurten teyze "ne olacak canım. perdeler zaten temizdi. viledayla iki sildim, camları sildim işte." diyerek haklı sevincini yaşadı.

"en hamarat gelin dalında" küçük yengem hem kendi annesinin, hem kaynanasının hem de kendi evinin temizliğini maddi durumu iyi olmasına rağmen başkasına yaptırmayıp kendisi yaptığı ve ayrıca iki çeşit börek ve baklava yaptığı için layık görüldü. kaynanası tarafından da juri özel ödülünü kazandı.

"en hızlı perde takma dalında" kazananın kim olduğunu bilmiyorum ama kaybeden benim. bitmek bilmeyen komşunun oğulları ve kuzenler benden açık ara önde. "kaç dakikadır oradasın. takacağın iki perde altı üstü." laflarından sonra zaten yanlış kulvarda yarıştığımı anlamıştım.*
"en iyi gelin adayı dalında" bu yıl süpriz gelişmeler yaşandı. daha önce bu dal da hiç bir renkli gözlü aday derece girememişken bu yıl iki adet yeşil gözlü bayan ikincilik ve üçünlük koltuğuna yerleşti. bunda anneme özel yaptıkları kahvenin payı olduğunu duyan diğer gelin adayları şike karıştı diyerek itiraz ettiler ama annem halinden gayet memnun gibiydi. ama tabi ki ilk sıra esmer, kahve rengi gözlü, sürekli anneme sevecenlikle konuşan nurcan yengenin kızı ilayda'da.

"en fazla harçlık verenler dalında" dayım yine birinciliği kimseye kaptırmadı. yıllardır bu dalda birinci olmanın verdiği ukalalıkla bana da harçlık vermeye kalkarak "senin maaşın daha çok yüksek değildir. al bunu kızlarla yersin" diyerek gevrek gevrek güldü. bir de benim yiğenlere verdiğim harçlığı "tequ sende harçlı dağıtır olmuşsun bu sene ama bu parayla çocuklar çarşıya gidip gelemez. hem senin daha etin ne, budun ne. evlen ondan sonra" diyerek daha ilk kez katıldığım bu dalda beni rezil rüsva etti.

hasılı bayramlar olimpiyat tadında geçiyor bizde. iyisiyle kötüsüyle, kazananıyla kaybedeniyle... her şeye rağmen bu kadar katılımcının olması koca bir aile olduğumuzu ve renklilik olduğunu gösterdiğine göre, ben her dalda kaybetmeye razıyım. yeter ki bayramın bu tadı bozulmasın.
yurtdisinda sadece bayram kutlayabilmemenenin verdigi mutsuzlukla beraber siradan bir gün...
Bazen kahvalti masasinda tek basina aglamaktir. Cok dertliyim, cok yalnizim be sozluk herkes beni birakti gitti.
türkiye dışında yaşarken her bayramda " şimdi orada ne güzel şeyler oluyordur" diye düşünüp gözlerimi dolduran fakat buraya gelince bir halt olmadığını anladığım zaman dilimi. lan en azından insan bir göz selamı verir, ne kadar da güzel insanlarız biz!?

evin bahçe duvarının dibinde çekmeyen wi-fi şifresini kaldırıp gelen gidene "iyi bayramlar" ağına beklerim, tüm istanbul'a selam.

not: müslüman bile değilim
herkeze iyi bayramlar. herkeze değil bu arada herkese. ayrıca dahi anlamında ki - de - da ayrı yazılır. dahi derken aynştayn gibi değil. bunlar önemli.
Yapmacıklığın tavan yaptığı birçok kişinin rol yaptığı ,akrabaları ziyaret etme şenliklerine verilen ad.
büyüklerimizi ziyaret etmemiz gereken günlerdir.
görsel
bayram sabahı hüzün olan evler gördüm. kiminin beklediği gelmiyor diye, kimininkiyse çoktan gitti diye. bu gün mezarlıkta ağlayan çocuklar gördüm. bir de yeni kıyafetler alamamış, yeni kıyafetleri olan çocuklara imrenmiş ıslak gözler. sanırım bu bayram ben de büyüdüm. bu bayram benim için de hüzünlü.

ne yapalım biliyor musunuz;
bayramları kaldıralım yerine avm yapalım.
çocuklar ağlamasın!
bu sene de istanbul'da kalıp, çakıldığımız için yaşayamadığımız durum!..
türkiye'de insanların trafik kazalarında telef olma günleridir.
yapılan onca yemeğin tadına sadece tuzunu kontrol ederken bakabilmek. * *
Arapcasi iyd, türkçesi şölen olan farsca sozcuk.
sensin bayram.

(benim bayramım sensin demek gibi değil. beğenmediğin cümleye refleks olarak sensin demek gibi.)
kerkük, urumçi, telafet, karabağ, mısır filistin suriye vb. ne zaman huzur bulursa o gün gerçek bayram olacak bizlere.
bende senin benim bayramıma olan hoşgörünü sikeyim. adamlar ayete göre konuşuyorlar, mümin erkeklerle mümin kadınlar evlenir.
bayramda herkes para toplar, şeker toplar çok güzeldir bayramlar.
an itibarıyla ramazan olanının, uludağ sözlük yazarlarının hepiciğinin kutlu ve mübarek olmasını dilediğim hede.
Nefret edilendir. Ziyarete gelen akrabaya sandalyeyi masayı bayram şekerini kolonyayı ve kurbanlık danayı fırlatma hissi verdirir. Yisinler danayı kapıda da içeri girmesinler!

şu bayram bitene kadar görünmez olsam keşke.
giderek etkisini kaybeden gelenektir her ne kadar sevimli ailecek temiz bir tablosu olsada durmadan kapıyı çalan veletler düğüne gider gibi giyinen insanlar gibi sinir bozucu yönüde vardır.
törel müslümanların nefes aldığı hoşnut kaldığı, emperyallerın ıse sıkıntıdan patladığı bütün yapılacakları kendınce saçmalattığı yılın ıkı zamanıdır.
Dargınların barışması gerektiğine inanılır.
Can bula cananini,
Bayram o bayram ola..
Sürekli pozitif erkek ismi. Yanımda bir tane bulundururum.
nerde o eski ramazanlar esprisini duymaktır.