bugün

görsel
Bir şekilde önüne geçilse bile kaçınılmaz olarak gerçekleşecektir. Çünkü günümüzde tüm futbol takımlarının tek bir misyonu vardır; para kazanmak. Gerisi fasa fiso.

Çok değil bundan 20 yıl önce karim benzema denen adamı dünyanın rakipsiz tek forveti olsa dahi real madridde oynatmazlardı. Herif selefi çünkü. Real madrid ispanyol değerlerinin takımıydı, barcelona katalan, bilbao bask. Bilbao hala sadece bask oyuncu oynatırız diyor ama takımda zenci bile var. Ulan çık de ki bu prensiple sektörel futbol oynayamıyoruz, para kazanamıyoruz, onurlu yenilgiler de artık sikimizde değil, zenci oynasin ama kazanalım. Yok, Hala allem kallem yapıyorlar, bask bölgesinde doğdu diyorlar. Sie aq.

Real madrid i madrid yapan ultras sur taraftar grubu artık stada zar zor giriyor. Maçları japonlar izliyor çünkü, turistik gezilerde real madrid maçı da paketin içinde.

Milli takım ayrı bir fiyasko. Alman milli takımı 3 almanla oynuyor. Ee milli maçların mantığı ne o zaman.

Kaptanlık bantlarına, korner direklerine lgbt bayrağı koymak, ingiltere 3. Lig maçında g floyd denen elemena saygı duruşunda bulunmak falan aynı amaca hizmet ediyor zaten. Futbol küresel sermayenin en önemli enstrümanlarından biri artık. ruhu falan yok, taraftar grupları kendi kendine oyalanıyor. Popüleritesini kaybetmesini çok isterim, umarım bu tarz organizasyonlarla çöküşe geçer. Ama zor.
Saçma sapan bir organizasyon. Zaten işin kaymağını bunlar yiyor daha ne istiyorlar? Evet.
Marcelo Bielsa: "Futbolun en popüler spor olmasının nedenlerinden biri, zayıfların güçlüleri yenebilmesidir.Futbola güç veren, güçlü olanın aşırı büyümesi değil, zayıfın gelişme olasılığı. Dünyada hakim olan şey, güçlünün, zayıfın daha fakir olması pahasına daha zengin olmasıdır".
Sözde yeni dünya düzeninin değişim hareketlerinden biridir.

Çok kalmaz bu gidişle futbol popülaritesini kaybedecektir.

Futbol paradan ziyade, ruhu olan bir organizasyon ve spor. Abd sermayesi avrupa futbolunu ele geçirdiği için her şeyi para uğruna yok edecekler.

Kripto para borsası, futbol düzenindeki değişmeler, virüs salgını, iklim değişikliği ve kuraklık ve daha birçokları...

Bunların hepsinin tesadüf olduğunu mu sanıyorsunuz?

Siz, siz olun. Size yeni dünya düzeni diye dayatılan şeylere köle olmayın. Çağlar değişebilir, teknoloji ilerleyebilir ama siz kendiniz olun, insan olun, manevi değerlerinizi yok etmeyin ve vicdanınızı köreltmeyin.

Bu dünya sadece 3-5 elitin yönetemeyeceği kadar kıymetli bir gezegen. Güzelliklerin kıymetini bilelim, aptal olmayalım!!
Liverpool ilk geri adım atacak kulüp olacak.. izleyin görün. O taraftar stadı yıkar başınıza.
her takımı anlarım da tottenham ve arsenal ne alaka 7 finalden sadece 1 tanesini kazanmış 2006 yılından sonra piyasada bile olmayan arsenal averaj takımı mı olacak bu oluşumda? tottenham'ı hiç konuşmuyorum bile. ayrıca şampiyonlar ligi müziği gibi bir müzik yapamamışlarsa tutmaz bu iş.
futbolun ruhuna aykırı girişim...

evet ruhuna...

şimdi bu 12 kulüp kendi aralarında bir lig kurup birbiri ile maçlar yapacaklar ve dünyanın parasını aralarında paylaşacaklarmış...

emin misiniz?
son kararınız mı?

siz futbola bu açıdan bakıyorsanız, defolup gidin kendi liginizi kurun zaten.

futbolun ruhu taraftardır ve bu 12 kulübün gerçek bir taraftarı yok.
belki içlerinde liverpool taraftar olarak ayrılır diğerlerinden.

ama futbol demek taraftar demektir.

bu büyük kulüplerin taraftarlar profillerine bakın, hepsi gelen başarılara aşık taraftardır. armaya, renklere, kulübe bir aidiyet bulamazsınız bunlarda.

şimdi bir fotoğraf paylaşayım.
görsel

2009-2010 sezonu.

bursa atatürk stadındaki bir maç sonrası mağlup olmuşuz. oğlum ve kızım mağlubiyetin üzüntüsü ile yürüyorlar.
stadın coşkusunu, taraftarın kattığı ruhu iliklerine kadar hissettikleri bir 90 dakika sonrası gelen mağlubiyete nasıl da üzülmüşler...

arkalarından bağırdım; "başınızı öne eğmeyin çocuklar" diye...

ve ardından gelen haftalarda hiç başlarımızı öne eğmedik.
35 bin kişi 400 kilometre yol gidip deplasman yaptık.
o sene şampiyon olduk.

şampiyon olunca nasıl sevineceğimizi bile bilmiyorduk.

işte futbolun güzelliği buydu.

biz yüzlerce milyon dolarlar harcayarak şampiyon olmadık.
pahalı transferlerle değil, ruhumuzu ortaya koyarak, koca bir kent bir yeşil beyaz rengin, bir armanın peşine takılarak şampiyon olduk.

şampiyon takımları tutmadık, tuttuğumuz takımı şampiyon yaptık...

şimdi bu avrupa ligini kuran 12 sünepe, zengin züppesi kulübe soruyorum, hanginizin böyle bir şampiyonluğu var?

sizin milyonlarca dolar harcayarak elde ettiğiniz başarıları, şu an 2. ligde oynayan bursasporumun altyapısından yetişmiş bir evladımın kramponunun bağcığına değişmem ben.

biz 2. ligde de oynarız, amatörde de...
çamur sahada bile oynasak o ruhu, o enerjiyi içimizde hissederiz.

ya siz böyle bir duyguyu tattınız mı hiç?

esrar kokan deplasman otobüslerinde yolculuk yapmayanlar futboldan bahsediyor, lig kuruyorlarmış.

hasiktirin oradan be...

ha bir de maç süresini değiştirebilirlermiş, 3 devre, 4 devre yapabilirlermiş.
tam amerikan işi.

amerikalılar, gitsin kendi saçma sporlarını izlesinler.

futbol bizimdir, bizim kalacak...!!!
futbolu kurtaracak hamledir. seyirci sayısını, izlenebilirliği, zevki arttıracaktır.

ama, kuranların tahmin ettiği gibi değil. bunlardan kurtulmakla güzelleşecek futbol.

bak ben bu sözlükte futbol takım konuşmayı geç, futbolla ilgili başlıklara bile tahammül edemez duruma geldim ki, mahalle maçı yapan çocukları izlemeye dalıp evde hanımdan fırça yemiş adamım bu yaşımda.

hiç o siyaset başlıklarındaki "güce tapma" lafına gülüp geçmeyin, daha betersiniz. daha betersiniz. "barca mahveder, ohoooo o takımla manu bir mi, heriflerde para var, ya skeyim amatör futbolu yaaa, adamlar muazzam oynuyor" vs vs.

çok itici lan, çok itici, üç kuruşluk zevkimizin içine ettiniz. her zaman tost yediğim tostçu, lezzetine doyamadığım tostları yapan eleman, buna güvenip paket menü, cafcaflı masalar, neon tabelalar olayına girdiği zaman o tosttan aynı tadı alamadım ben, tadı da değişmişti zaten de, itici de geliyordu. git şimdi bak, "ben niye battım acaba" diyor. samimiyet gitti de ondan. seni sen yapan bendim, o tostuna haftada 4-5 kere 10 lira veren ben. ayda yılda bi kere 50 liralık menünden yiyip selfie çekilip yer paylaşımı yapıp siktir olup giden özentiler değil. seni meşhur eden bendim lan, o özentilerin sana gelmesi benim paylaşımımı görüp trend yapmalarından oldu (benden kastımı anlamışsınızdır, izahata gerenk yok). onlar aldılar heveslerini, şimdi senden mini etekli garson çalıştırmanı talep ediyorlar. öyle avuç dolusu attığın sucuk salam değil, monotonlaşmış, sayısı belli içeriği olan tostlara teşvik ediyorlar seni. yarın da "ya sıktı orası yeaaaa" diyecekler.

ben de senin yanından kovduğun çırağın samimi büfesinde tostu yemeye devam ederim, aynı tostu, ama standart, monoton olmayan, gram hesabı yapmadığın "ulan bunun açlıktan gözü dönmüş, koy biraz daha malzeme içine" dediğin zamanlardaki tostu. şimdiki tostun evet çok güzel görünümlü, malzeme markaları oooo süper, masalar var ya fiyakalı, ama saman gibi lan. bi de sucuğu peyniri artık bizim buranın kasabından peynircisinden almıyorsun ki, dışarıdan getirtiyorsun. ben benden olanı istiyorum la. anlayamadın bunu.

al o pahalı futbolcularını bilmemnelerini, git orada oyna. hayır canım, ben messi'nin attığı çalımların hastası değilim, seni o yanılttı işte, burdaki özenti, bir işe yaramaz salaklar. ben denizlispor'un seni yenme ihtimalini sevdim bu oyunda. ben öyle şiirsel maçları sevdim. ben "o paraya oynamam biraz daha verin" diyen futbolcuyla beraber sevinemem kardeşim. sadece "vay anasını nasıl vurdu be hayvan" derim. o vuruştan her hafta görünce de sıkılırım lan.

ben futbolu yine seyredebilirim artık, inşallah bizdeki üç büyükleri de alırsınız, onlardan da kurtuluruz. ben mahalle maçını seyrederim, amatör küme maçlarını seyrederim, "şu 7 numara var ya, nerden çıktı la o oğlan, feciymiş" demeyi özledim. "şu 7 numarayı seneye şu paraya okuturuz, onun yerine şu adamı alırız" muhabbetinden sıkıldım lan artık sıkıldım. o oğlan topa vururken para hesabı yapmasın, soğuyorum lan işten ben.

bir de dünya kupası - avrupa kupası'nın sekteye uğrama ihtimali var. bak sen aldanma bu sosyal medyada "dünya kupası ne abi yeaaa, çok gereksiz artık" diyen dallamalara. ulan ben yıllarca dünya kupası maçlarını anlata anlata soktum onları bu işe. "15 tane takım kendi aralarında maç yapıyolar, süper" desem dönüp yüzüne bakmazlardı la bu işin.

bak hiç güvenme "uefa'nın bütçesi 3 milyar, biz de en süperleriyiz, ayrılırsak 5 milyar yaparız" hesaplarına. manyak mısın lan sen? bişeyi bölerek nasıl çoğaltacan ki. takımların taraftar topluluklarında hep bu çok ses çıkaran özenti dallamalar yok. kalpten bağlı adamlar var. wisla krakow'lu adam napsın her hafta aynı adamların birbiriyle didişmesini -ki işin içine bir de şike, tiyatro vs sokarsın sen, biliyorum seni-. altı üstü bir top oyunu sadece. sen simon kuper'i yanlış anlamışsın, futbol sadece futbol değil derken senin bu yaptığından bahsetmiyordu. senin anlayamadığın şeyden bahsediyordu.

bak ben sana olacağı söyleyeyim de, sonra üzülme. 2025 gibi bu dallamalar "abi sıktı yeaaa, ben hokeye sardım artık" diyecekler. sen yine bana döneceksin.

ben de o zaman uefa'ya diyecem ki "la başınıza bela almayın, böyle gayet zevkli, siktirsinler gitsinler oynasınlar kendi aralarında, bokunu çıkartıyorlar sonra".
son dakika!

avrupa süper ligi'nden çıkma kararı alan takımlar:

chelsea
manchester city
atletico madrid

barcelona için de iddialar söz konusu.

(sky italia)
futbolun ruhu ölmüştür. doğallık kalmadı. herşey para için olursa seyir zevki kalmaz.
dağılmaya başlamıştır.
askıya alınmıştır. evet. milli irade kazandı.
görsel
Çabuk dağıldı dikkat ederseniz.
ölü doğan lig. allah var güzel blöf yaptılar keşke uefa azıcık güçlü olsa da şu organizasyona katılıp çıkanlara yaptırım uygulasa kendi liginde puan silme şampiyonlar liginden 1 sene men gibi lakin imkansız.
Tam bir dağ fare doğurdu olayı. Başlamadan bitti. Senelerdir bunun için mi o kadar rest çekiyordu bu dalyaraklar. Gerçi bunlar uefa'dan birşeyler koparmak için anlaştılar ki böyle armut gibi patır patır döküldüler. Yoksa kolay kolay vazgeçmezdi bu simsarlar.
uefa başkanı aleksander ceferin tarafından bertaraf edilen hain kalkışmadır.
Florentino Perez: "Nadal ve Djokovic, 59 kez karşılaşırken, Real Madrid ile Liverpool ise 67 yılda sadece 9 kez karşı karşıya gelmiş... Taraftarları böyle maçlardan neden mahrum bırakıyoruz?"
Fenerbahçe'den Avrupa Süper Ligi'ne ret

"Fenerbahçe SK, ulusal liglere, tüm paydaşlar için eşit rekabet hakkına ve futbolu herkes için bu kadar güzel kılan kültürel mirasa karşı büyük bir tehdit olan her türlü ayrılıkçı turnuvadan yana değildir."
Anladığım kadarıyla real madrid ve Barcelona direk final oynayacak ;)