bugün

sylvain chomet tarafından yazılıp yönetilen 2013 yapımı fransız filmidir.

--spoiler--

Başlangıcı ve bitişi aynı olan ama başlangıçtaki Paul ile bitişteki Paul'un farklı olduğu filmdir. Kendi halinde teyzeleriyle yaşayan ve 2 yaşından beri konuşmayan piyanist Paul'un Madame Proust ile tanıştıktan sonraki değişimini anlatıyor film.
madame proust paul'e anılarını hatırlamasında yardımcı oluyor ve paul'un kendini bulmasını sağlıyor bi nevi . filmde nerdeyse her sahne bir tablo gibi izlerken sıkılmadan keyifle izliyosunuz . özellikle detaylara dikkat eden birisi iseniz bu daha da güzel oluyor bu filmde.

ayrıca altı çizilmesi gereken çok güzel diyaloglar da mevcut ; parktaki ağacın kesilmemesi için direnen Madame Proust'un söyledikleri mesela ;

" yetkili : bakın aynından dikiyoruz .

Madame Proust: "çocukları güneşten bu koruyacak ! Nesiller boyu cilt kanseri garanti. Ne ahmak bir ineğim ! çocuklarının geleceği umurlarında bile değil. O zaman
cennette boktan bir bulutun üzerinde olacaklar . Ben sizin cennetinize inanmıyorum budistim ! Budistim siktir olun gidin ! Cennet buracıkta ve siz onu mahvediyorsunuz !
Lanet olası tuvalet kapılarını okusanız yeter ! "Lütfen burayı bulduğunuz gibi bırakın . " Helanıza gezegeninizden daha iyi bakıyorsunuz !

yine Madam Proust'dan geliyor ;

"- sana kadınlar hakkında bir tavsiye vereyim mi? hiç tavsiyem yok. üstelik ben de bir kadınım. işte kadınlar bu kadar karmaşık."

--spoiler--

Özetle izleyin izlettirin efenim...
güzel bir film.
anılar anılar anılar.
anılarınızı doğru hatırladığınıza emin misiniz ?
hiç düşündünüz mü peki ya gerçekte öyle değilse ?
Guillaume Gouix ve Anne Le Ny'nin başrollerinde olduğu, daha önce Belleville'de Randevu gibi animasyonlar yapmış olan Sylvain Chomet'nin bir filmi. Komik ve dramatik ögeleri olsa da ne komedi ne de dram. Tatlı filmler kategorisine soktuğum bir film. Proust severlerin çok hoşuna gideceğini düşünüyorum. Bebekken yasadığı ama hatırlayamadığı bir travmadan ötürü konusmayan Paul'un Madame Proust ve çayları sayesinde hatıralarına kavuşmasının öyküsü. Oldukça eğlenceli, sevumli ve anlamlı bir film bence.
öncelikle bu başlığa bakan güzel arkadaşım seni gözlerinden öpüyorum, doğru yoldasın filmi izle. sonra,

aslında beyin denilen yer bizim için tam bir saklama kabı. sadece bazen içini açıp gerekenleri almak için birilerinin yardımına ihtiyacımız olabiliyor. olay bu ama tabii ki işlenişi müzikleri karakterleriyle birlikte iş bambaşka bir hal alıyor.

esasında 33. istanbul film festivaliyle gösterilmiş fakaat tabii ki tembellikten gitmediğim için daha sonra evde oturup ağzım kulaklarımda rahaat rahat izledim.

izleyen herkes madame proust gibi bir komşuyu isteyecek eminim.
Şekerci dükkanına girmiş gibi mutlu etmesine rağmen, ciddi travmaları gözümüze sokan, etrafı ruhunda boşluklarla yaşayan insanlarla dolu canım paul un sıradışı psikanalizini izliyoruz filmde.

Aranızda madam proust un bitki çaylarından bana da ikram edebilecek olanlar varsa istirham ediyorum konum atın patiklerimle yola çıkayım.

Amellie gibi o tuhaf karakteristik havayı estiriyor.