bugün
- ankarayı sel aldı27
- maca sekiz11
- osmanlı torunu9
- aziz yıldırım ve ali koç'un canlı yayına çıkması8
- iskilipli atıf hoca9
- akp nin iktidardan düştüğü gün10
- ali koç ve aziz yıldırım başkanlık seçimi9
- irem derici'nin erkek sevdası11
- tezgahtarlık yapan doktora mezunu30
- gideon reid morgan jj10
- bik bik'in gece kapısına gidip serenat yapmak13
- meral akşener21
- giden gider9
- tatvan belediyesinde rte'nin resminin indirilmesi26
- kemalist rejimin astığı hocalar8
- vallahi de kemal'in düşmanıyım10
- gerdek gecesi ilişkiye girmek istemeyen kadın8
- anın görüntüsü14
- dünyanın en güzel kızıyla karşılaşmak10
- erkek sünnetine 18 yaş sınırı getirilmesi15
- kıza iğne batıran türbanlı14
- kendini bir görsel ile anlat22
- uludağ sözlük köpek avlama timi18
- allah'ın bizi yobazlarla imtihan ettiği gerçeği8
- saraca silsüpüroğlu12
- hafta içi avm kafelerinde oturan menopoz karılar13
- kızılcık şerbeti 2 nci sezon finali11
- aktroll yazarları donuzlayıp umursamamak10
- evlendikten sonra çok daha iyisiyle karşılaşmak21
- xdearm10
- jose mourinho25
- herkesle iyi geçinmek18
- sözlükte kendinize yakın hissettiğiniz kişiler10
- sarılma ihtiyacı13
- aşkım ben hiç osurmuyorum bizde genetik diyen kız16
- gizli samyelin moderatör olması13
- kuresel ikinma'nın sevgilisi19
- dünyanın en güzel kızını tarif et16
- icardi190540
- sekse doymuş erkek12
- dem parti'nin tc kürdistan da işgalci açıklaması9
- en ilginç bilgiler11
- gizli samyel13
- küresel ıkınma9
- dinlilerin dinsizlere sürekli lakap takması12
- namaz kılmayan türk değildir12
- dem parti'nin valiyi ölümle tehdit etmesi8
- albay kemal14
- kadir mısıroğlu mezarı18
- en sevmediğiniz sözlük yazarları10
mason locasını kapatan yüce başbuğdan böyle intikam aldılar.
kennedy suikastinde iki tane sniper olduğunu iddia edenlerin yöneltmiş olabileceği bir başka iddia. ne kanıtlanabiliyor ne de yalanlanabiliyor.
masonik çevreler, ülke üzerinde etkinliklerini yitirme tehlikesini görerek, zehirlediler. yavaş yavaş doktorların eli ile, cıva ile dolu ilaçları ona hayasızca veren, "tedavi ediyoruz" kisvesi altında sırıtan doktorlarının gözü önünde, bile isteye ve düpedüz zehirlendi. maalesef bu zehri ona gizlice verebilen kişilerin çoğu bizdendi.
Gerçek Hayat dergisinin bu sayısının kapak konusu.
Yenişafak'ta bugün birinci sayfadan duyurmuş bu iddiayı.
Yazışmalarla alakalı bazı belgeler varmış sanırım.
Hoş aynı yenişafak, bir kaç saat evvel bir twitter hesabını stalklamayı "ortaya çıkma" olarak tanımlamıştı.
https://twitter.com/yenis.../1181402408049631232?s=21
Ortaya çıktı ne abi. Takipçilerine bakan herkes görür bunu.
Yenişafak'ta bugün birinci sayfadan duyurmuş bu iddiayı.
Yazışmalarla alakalı bazı belgeler varmış sanırım.
Hoş aynı yenişafak, bir kaç saat evvel bir twitter hesabını stalklamayı "ortaya çıkma" olarak tanımlamıştı.
https://twitter.com/yenis.../1181402408049631232?s=21
Ortaya çıktı ne abi. Takipçilerine bakan herkes görür bunu.
(bkz: amerikan oyunu bunlar)
gazi'nin ölümünden sonra otopsi yapılmasına gerek duyulmamış olup bu da bu ölümü muallakta bırakmaktadır.
Atatürk'ün ölüm sebebi, otopsi yapılmasına gerek olmadığına yönelik düzenlenen raporda şöyle belirtilir:
"... Atatürk'ün vefatına sebep olan müzmin karaciğer hastalığı "cirrhose ascitogene" tabii seyrinde devam ederek karaciğer büyük kifayetsizliğine bağlı derin koma ile husule geldiği ittifakla tesbit edilmiş(tir)..."(karın içinde sıvı, asit toplanması)
Ölüm raporunda ise hastalığın teşhisi şöyledir:
"... hastalığın bir "hepatite sclerocongestive ethylique" olduğu tesbit edilmiştir..."(alkolle ilişkili karaciğer iltihabı)
Birinci raporda ölümün "cirrhose ascitogene" (karın içinde sıvı, asit toplanması)'ndan meydana geldiği; ikinci raporda da hastalığın "hepatite sclerocongestive ethylique" (alkolle ilişkili karaciğer iltihabı) olduğu belirtilmektedir.
ikinci raporda siroz hastalığı alkolle ilişkilendirilmektedir.
Ölüm raporunda böyle denilince, ölümün alkolle ilişkilendirilmesi yaygın kanı haline gelmiştir.
Oysa bugün, tıbbın ulaştığı düzey içinde, konunun uzmanları, biobsi yapılmadan, bazı tıbbi tahliller yapılmadan böyle bir kanıya varılamayacağı görüşündedirler.
Ayrıca siroz, alkolden de olmuş olabilir, sirozu meydana getiren diğer nedenlerle de olmuş olabilir; bugün bu konuda kesin bir yargıya varmak mümkün değildir. bir karar spekülasyon olur kanısındadırlar.
Atatürk'e biopsi yapılmamış, otopsi de yapılmamıştır.
Sirozun nedenini belirlemek için bugün gerekli görülen tahliller o günlerde bilinmemektedir.
O halde sirozu alkole bağlama, tamamen, siroz konusundaki genel bilgiden ve Atatürk'ün alkol almasından yola çıkılarak yapılan varsayımdan kaynaklanmaktadır.
Yani tıbbi bir sonuç değildir, sadece gerekli tıbbi tahliller yapılmadan varılan bir sanıdır.
Bunun bir sanı olduğunu, karar olmadığını, bu konuda ölümünden önce de değişik görüşlerin ortaya çıkmış olduğunu, 3 Ağustos 1938 tarihli bir konsültasyon raporunda görüyoruz.
Raporun konuyla ilgili maddeleri:
1. Atatürk'te bir siroz vardır. Asit yapmış, biraz süb-ikter (gözde sarılık) meydana getirmiştir.
2. Bunun esaslı nedeni alkoldür.
3. Evvelden Atatürk'ün çektiği malaryanın (sıtma, ki Atatürk 2 kez sıtma geçirir) bir tesiri olmadığını katiyetle (kesinlikle) söylemek mümkün değildir...
Eppinger'in (yabancı doktor), hepatit sirozu cay-ı sualdir (tartışmaya değerdir)"
Masonlar mı öldürdü gazi hazretlerini peki?
Mümkün.
Lakin öldürenlerin içerisinde masonların varlığı mümkün, atatürk'ü öldüren yahut zehirleyenler salt masonlardır diyemeyiz.
Şimdi gazi hazretlerinin kimler tarafından "ölmesi gereken adam" olarak sıfatlandırıldığı daha bir ehemmiyet kazanıyor.
Kimlerdi bunlar?
Ve neden?
Bunu neden cumhuriyetin ilanını hemen takiben yapmadılar da tam tamına 15 yıl bekleyip nihai hedeflerine ulaştılar?
Oysa isteselerdi gazi'yi daha cumhuriyetin ilk yıllarında öldürüp türkiye'de bir kaos ortamı yaratarak türkiye'ye pakala hakim olabilirlerdi...
Bu yüzden ne masonlar, ne de siyasi rakipleri ne de "salt ingilizler atatürk'ü öldürmüştür" demiyorum.
Gazi hazretlerinin ölümüne sebep olan, ona yanlış tedavi uygulayan ve o'nu zehirleyerek türk milletini öksüz bırakan ve bugünlerde yaşadığımız birçok meselenin çıkış noktası olan "küresel çete" dir.
not:gazi yi neden zehirlediler isimli henüz basılmamış kitaptan...
Atatürk'ün ölüm sebebi, otopsi yapılmasına gerek olmadığına yönelik düzenlenen raporda şöyle belirtilir:
"... Atatürk'ün vefatına sebep olan müzmin karaciğer hastalığı "cirrhose ascitogene" tabii seyrinde devam ederek karaciğer büyük kifayetsizliğine bağlı derin koma ile husule geldiği ittifakla tesbit edilmiş(tir)..."(karın içinde sıvı, asit toplanması)
Ölüm raporunda ise hastalığın teşhisi şöyledir:
"... hastalığın bir "hepatite sclerocongestive ethylique" olduğu tesbit edilmiştir..."(alkolle ilişkili karaciğer iltihabı)
Birinci raporda ölümün "cirrhose ascitogene" (karın içinde sıvı, asit toplanması)'ndan meydana geldiği; ikinci raporda da hastalığın "hepatite sclerocongestive ethylique" (alkolle ilişkili karaciğer iltihabı) olduğu belirtilmektedir.
ikinci raporda siroz hastalığı alkolle ilişkilendirilmektedir.
Ölüm raporunda böyle denilince, ölümün alkolle ilişkilendirilmesi yaygın kanı haline gelmiştir.
Oysa bugün, tıbbın ulaştığı düzey içinde, konunun uzmanları, biobsi yapılmadan, bazı tıbbi tahliller yapılmadan böyle bir kanıya varılamayacağı görüşündedirler.
Ayrıca siroz, alkolden de olmuş olabilir, sirozu meydana getiren diğer nedenlerle de olmuş olabilir; bugün bu konuda kesin bir yargıya varmak mümkün değildir. bir karar spekülasyon olur kanısındadırlar.
Atatürk'e biopsi yapılmamış, otopsi de yapılmamıştır.
Sirozun nedenini belirlemek için bugün gerekli görülen tahliller o günlerde bilinmemektedir.
O halde sirozu alkole bağlama, tamamen, siroz konusundaki genel bilgiden ve Atatürk'ün alkol almasından yola çıkılarak yapılan varsayımdan kaynaklanmaktadır.
Yani tıbbi bir sonuç değildir, sadece gerekli tıbbi tahliller yapılmadan varılan bir sanıdır.
Bunun bir sanı olduğunu, karar olmadığını, bu konuda ölümünden önce de değişik görüşlerin ortaya çıkmış olduğunu, 3 Ağustos 1938 tarihli bir konsültasyon raporunda görüyoruz.
Raporun konuyla ilgili maddeleri:
1. Atatürk'te bir siroz vardır. Asit yapmış, biraz süb-ikter (gözde sarılık) meydana getirmiştir.
2. Bunun esaslı nedeni alkoldür.
3. Evvelden Atatürk'ün çektiği malaryanın (sıtma, ki Atatürk 2 kez sıtma geçirir) bir tesiri olmadığını katiyetle (kesinlikle) söylemek mümkün değildir...
Eppinger'in (yabancı doktor), hepatit sirozu cay-ı sualdir (tartışmaya değerdir)"
Masonlar mı öldürdü gazi hazretlerini peki?
Mümkün.
Lakin öldürenlerin içerisinde masonların varlığı mümkün, atatürk'ü öldüren yahut zehirleyenler salt masonlardır diyemeyiz.
Şimdi gazi hazretlerinin kimler tarafından "ölmesi gereken adam" olarak sıfatlandırıldığı daha bir ehemmiyet kazanıyor.
Kimlerdi bunlar?
Ve neden?
Bunu neden cumhuriyetin ilanını hemen takiben yapmadılar da tam tamına 15 yıl bekleyip nihai hedeflerine ulaştılar?
Oysa isteselerdi gazi'yi daha cumhuriyetin ilk yıllarında öldürüp türkiye'de bir kaos ortamı yaratarak türkiye'ye pakala hakim olabilirlerdi...
Bu yüzden ne masonlar, ne de siyasi rakipleri ne de "salt ingilizler atatürk'ü öldürmüştür" demiyorum.
Gazi hazretlerinin ölümüne sebep olan, ona yanlış tedavi uygulayan ve o'nu zehirleyerek türk milletini öksüz bırakan ve bugünlerde yaşadığımız birçok meselenin çıkış noktası olan "küresel çete" dir.
not:gazi yi neden zehirlediler isimli henüz basılmamış kitaptan...
cinayet ihtimallerini bilemem ancak ciddi tıbbi ihmaller olduğunu düşündüğüm için üzerinde durulması gereken iddiadır.
"zehirlendiğini anlamıştı atatürk, afet inan'a yazdığı mektupta aynen şöyle diyordu; afet, vaziyetim şudur; bence doktorların yanlış görüş ve hükümleri sebebiyle hastalık durmamış ilerlemiştir
. hükümet benim reyimi almaya lüzum görmeksizin fissinger'i getirtti. kimler masondu? atatürk'ü tedavi eden doktorlar arasında mim kemal öke, prof. dr. samuel abrevaya marmaralı masonluğu alenen bilinenler arasındadır. içişleri bakanı şükrü kaya da masondu."
mynet de komplo teorisi olarak bu iddiaya yer vermiş.
http://haber.mynet.com/de...komplo-teorileri/476551/1
http://haber.mynet.com/de...komplo-teorileri/476551/1