bugün

laiklik kavramını kavrayamamış veyahut laiklik kavramını bağnazlık yobazlık için kullanan insan söylemidir.
öyle bir şey yoktur.*
çoğu kemalist kişilik bozukluğu bulunan insanların söylemidir.
atatürk düşmanlarının genelde kullandığı argümandır. çünkü herkesi kendileri gibi sanırlar. onlar için siyasi bir lidere dokunmak sevaptır, badelenmek ibadettir, hocaefendi dedikleri adam, kuldan ileri ilahi bir kişiliktir.
Kesinlikle sapkınlık olarak düşündüğüm, ekseriyetle Kemalistlerin savunduğu sapkın fikir.
türk kültüründe peygamberlik diye bir kavram yoktur... o ortadoğu kavimlerine ait bir kavramdır... ortadoğu dışında da hiç bir peygamberlik ünvanı taşıyan insana rastlanmaz zaten başka coğrafyalarda...
Manevi manada evet .
Hz. muhammedin araplara yaptığı etkiyi yapmıştır.
Değildir saf çocuk. Değildir.!
Kendisinin de öyle bir iddiası olmadığı açıkça ortadadır.

ALLAH taksiratını affetsin, başka da bir şey denemez artık.
insanları Atatürk düşmanı yapmak isteyenlerin düşüncesidir. yürüyün gidin gerizekalılar.
Dinle kafayı yemiş, her bir şeyi illa dini bir kavrama bağlayarak düşünebilen eblehlerin boş lafıdır. Hoş, sıçmaya bile dini törene dönüştürenlerden ne beklenir ki?

Atamız tüm dinlerden nefret eder, hepsinin denizin dibini boylamssını isterdi, o kadar..
atatatür ile atatürk sonrası dönemi ayırmak gerekir.

atatürk sonrası dönem, kanuni sultan süleymanın zigetvar seferindeki ölümünün, askerin morali bozulmasın diye, 42 gün saklanmasına benzer. bu dönemde her yapılan icraat atatürk adına yapılıyor diye halka anlatılır.

italya'daki faşizm ile almanya'daki nazizim'in totaliter yöntemleri, bu icraatleri etkilemiştir.
bunu diyen adam (bkz: hz muhammed)'i arapların peygamberi zannediyordur. Fakat arap halklarından daha fazla müslüman var dünyada.

Dinin millileştirilmesi bağlamında bu retoriğe sığınılıyor. Amaç, islama alternatif yeni bir milli din yaratmak. Buna inanan (bkz: nutuk)'u bir kutsal kitap gibi görür. Uç ama küçük bir kesim bunu savunmakta.

Halbuki bu büyük bir yanılgıdır. Zira Atatürk'ün fikirleri ve inkılapları yeni bir din yaratmak üzerine değildi. Keza kendisi de "ben, manevî miras olarak hiçbir âyet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum." diyerek bunu tasdik eder.
saçma bir iddia.

büyük hizmetleri malumdur, tarihe geçmiştir. ancak peygamber olduğunu iddia etmek gayet abestir.