Mussolini şöyle demişti: 40 bin tüfeği, 40 milyon oya tercih ederim.
Nitekim Atatürk'ün ardında çok tüfek vardı, ve gereken neyse onu yaptı. Bir ülkenin kaderi, ikiyüzlü seçimler, ve "demokratik" hassasiyetlerle belirlendiğinde, sonucu görüyoruz.

Her neyse, Atatürk'ün görevi elbette homojen bir toplum yaratmaktı. Homojen bir toplum, iyi bir toplumdur.
Amma velakin Atatürk'ü ingilizlerin isteği dolayısında davranmakla suçlayacaksanız, önce zamane Osmanlı sarayına bakmanızı öneririm.
beyinsizler için güzel bir karşılaştırma.

biri halkın azımsanamayacak kadar büyük bir kesimine rağmen rejimi değiştirmeyi misyon edinmiş bir adam.

diğeri değişen rejimin nimetleriyle başa geçmiş ve yürümekte olan sistemin sadece "çarkı" olan bir adam.

bunu yine küçük beyinleriniz almayacak fakat bu tarz "rejim değişikliklerinin" hiçbiri sağa sola çiçek atarak olmaz.

bir şeyleri elde edebilmek için başka şeyleri feda etmek gerekir.

atatürk diktatördür evet, zaten diktatör olmasa ilk seçimde peyda olacak sikindirik bir muhafazakar, yobaz parti laikliği, demokrasiyi başlamadan bitirir ve bugün şeyh sikinden bade alıyor olurduk.

derdiniz de bu ya gerçi.

özet:

atatürk demokrasiyi getirebilmek için diktatörlük yapmışken malum şahıs demokrasiyi yıkmak için diktatörlük yapmaktadır.

ikisini de dene tarafını seç.
atatürk mü yoksa padişah mı daha demokrattır gibi bir sorudur. cevabı soruda gizlidir.
hayır daha ziyade Atatürk adam, Erdoğan ...
(bkz: açık oy gizli sayım) (bkz: istiklal mahkemeleri)
Iste millet erdogan tarzi demokrasidense ataturkun diktatorlugunu yegliyor.

gerisini siz dusunun.