antik cag insanlarinin uydurma kapasitesi

mitoloji ile bir parça ilgilendiğinizde hemen büyüklüğü dikkat çeken şeydir. adamlar sanki bir komite kurmuşlar,tüm dünyayı dolaşıp her gördüğü farklı doğa olayıni bir yaratığa bağlamışlar.burda deniz çok mu dalgalı? tamam burda .....leos var o kuduruyor.bilmem nerde yanardağ mı patladı? 8 başlı 50 ayaklı ejderha .....meos kudurdu. hava bozuk,şimşekler mi çakıyor? tamam zeus gönderiyor onları.bir de antik çağda felsefe çok gelişmişti filan denir.aristo,sokrates,eflatun gibi amcaların bu mitolojik yaratıklara tepkisi ne idi çok merak etmekteyim.

bilinmeyenle uğraşma sendromu geçiren dönem. vakitleri de var yani şimdi ki tempoda hızlı bir yaşamları yok. ne yapacak aristo, mephisto,... düşünecek.

kesinlikle sınırsızdır. bizdeki adsl'in sınrısızlıgı gibi algılanmasın. harbiden sınrısız.
zeus'u falan anladım, kendine tanrı yaratmak istiyorsun. ates, savas tanrısı gıbı seylerı de bi parça anladım, tanrına arkadaş yaratmak istiyorsun.

ama ırmak tanrısı, rüzgarların tanrısı, Zeus'u sütüyle beslemiş olan keçi * * Sağlık ve Hekimlik Tanrısı vs vs gibi bir yığın, uzatabileceğin temel britannica doldurulasıca uydurukluğu nerenden çıkardın ona şaşıyorum.

mübareklerin birbiri ile olan bağları da düşünülürse o zamanlardaki antik çağ baya renkli, yalan rüzgarı tadında geçmiş olmalı.

çok yüksektir zira, yunanlılar için söylüyorum, birbirlerini uydurup durmuşlardır.

- bu cocuk bana hiç benzemiyor, sütcü cakmakus'A benziyor.
- tavallos sana bir şey itiraf edicem.
- et bakalim fasfalya.
- bu cocuk senden değil.
- vay orospu...
- kimden peki diye bir sor bakalim.
- hımmmpsss hades'e yolcu olmadan söyle, onuda yanina göndericem cünkü, orda celik comak oynarsiniz himppsss pimmppsss.
- bu cocuk tanri zeus'tan.
- hönk.
- hönk ya.. sana flüt koleksiyonumu göstericem beni kandirdi ve iman tahtama coktu adi adam.
- amanin amanin bana bir şeyler oluyor... srakkkkk - bayilma efekti-
- oh be yirttik, kusura bakma zeus sana bok attik ama idare et artik.

the endos

Yunan mitolojisi ile alay eden arkadaşlar!Dalga geçtiğiniz o mitolojideki hikayelerin nedense çok benzerleri Tevrat ve incil'de de geçmektedir.O dönemde tapınaklarda görevli fahişeler diğer kadınlardan ayırt edilebilsinler diye başlarını örterlermiş.Baş örtme daha sonra anlam değiştirerek musevilere,hristiyanlara ve müslümanlara geçmiştir.Kurban kesmek binlerce yıllık bir ritüeldir. Sünnet olmak keza çok eskidir.Ve putperestlerin "Allah"isminde putları da vardı!!!!!
Herşeyin gökten zembille inmedi!kendimize arada sırada karşıdan bakabilmeliyiz.
Gün gelir gelecek kuşaklar sizin dini inanışlarınızı tiye alan entry açarlarsa prostadınız azmasın, tansiyonunuz çıkmasın derim.

günümüzde hali hazırda devam eden, ne azalan ne artan uydurma kapasitesidir. misal dtp ye baktıkça bu uydurma, sallama geleneğinin bir nebze azalmadığını görebiliriz.

pek çok antik mezopotamya'da gerçekleştiği rivayet edilen mitolojik olay semavi dinlerin dahi kutsal kitaplarında yer almıştır.

babil, sümer'e selam olsun.

uydurma dediğiniz şeyler öyle bir günde olan ortaya atılan şeyler değil. binlerce yılık bir sürecin birikimi neticesinde ortaya çıkan şeyler. Zaten bilim bugün ki seviyesinde değil, bilemedikleri, mantıkla açıklayamadıkları birçok şey var. üstüne üstlük bugün bizim kolaylıkla açıklayabildiğimiz lakin o zamanlar mucize gibi gelen olaylar da üstüne binince ortaya böyle masallar çıkıyor.

achilles diye bir adam çıkıyor mesela, harika bir savaşçı, savaş meydanlarını kasıp kavuruyor ama bir türlü öldüremiyor düşmanları. yavaş yavaş söylenceler çıkmaya başlıyor tabi achilles ölümsüz, yok ona tanrıların eli değdi, yok babası da zaten yarı tanrıydı vs vs gibi.

sonra bu tür hikayeler kulaktan kulağa anlatılıyor ve daha çok insan buna ortak oldukça hikaye daha da zenginleşiyor.

ilkokulda öğretmenlerin sınıfta oynattığı kulaktan kulağa oyununu düşünün mesela, öğretmenin ilk çocuğun kulağına söylediği kelime 40. çocuğa geldiğinde nasıl başka bir şeye dönüşüyor. bu işlerde bunun gibi.

ya da daha yakın bir tarihe gidelim; meryem isminde bir kız evlilik dışı ilişkisinden hamile kalıyor ama içinde bulunduğu toplum böyle bir şeyi kaldırabilecek bir toplum değil, çevresindekiler farketse bu durumu recm edilecek. o da ne yapıyor canını kurtarmak için tanrının meleği geldi beni hamile bıraktı diye anlatıyor. Hem canını kurtarıyor hemde çevresindekiler tarafından kendisine bir kutsallık atfediliyor. daha fazla uzatmayacağım çünkü bu hikayenin devamını biliyorsunuz.

yani demem o ki; insanlar her zaman doğaüstü şeylere inanmaya, fantaziye meyilli ve meraklıdır.

(bkz: mitoloji)

Din kültürü ve arap masalları...