bugün

annenin, gittiği yakın bir akraba ya da arkadaş ziyaretinde misafir olduğu kişinin ince düşüncesiyle evde bırakmış olduğu çocuğuna gönderilen lezzet dolu tabaktır. evde açsınızdır ve yiyecek bir şeyde yoktur. içten içe anneye sinire kesersiniz ve dönsede bir şeyler hazırlasa diye homurdanırsınız. anne eve döner ve siz tüm sitemkarlığınızla ne yiyeceğim ben açlıktan ölüyorum diye söylenmeye başladığınızda, zeytinyağlı dolmalar, börekler , çörekler , kekler , tatlılarla dolu bir tabak canınıza can katar.
hem misafirliğin sıkıcı ortamını çekmemek hem de tüm nimetlerinden faydalanmanın en muhteşem yoludur. yalnız çok pis alışkanlık yapar, eğer her seferinde gelmezse insanda inceden bir depresyon başlangıcı görülebilir.
bahsi geçen misafir kapı komşunuz ise çay göndermek için sizden kupa da istenir.
bu doluluğunu çok değil kısa bir süre sonra kırıntılara bırakacak olandır. *
genelde içinde börek çörek olup,gayet afiyetle yenebilecek bir tabaktır.
eğer soğanlı patates salatasının yanına misler gibi damla çikolatalı kek konmuşsa, ve direkt olarak keke dalınmışsa kusmaya neden olabilecek tabaktır.
(bkz: annenin mevlütten getirdiği tavuk-pilav dolu tabak)
candır. *
genelde üzerinde örtülü olan peçeteyi kaldırdığınızda dünyalar sizin olur. en az iki tuzlu bir tatlı vardır o tabağın içinde.
eğer tabakta yaş pasta varsa, ve o yaş pastanın kreması hemen yanında bulunan tuzlu bir kuru pastaya temas etmişse, işte o zaman insana hüzünlerden hüzün beğendiren tabaktır.

(bkz: umut sarıkaya tipi mutsuzluk)
evde aç kalmış yazarın hayat kurtarıcısıdır. kedinin ciğeri kaptığı an gibi bir şeydir. ice age'deki sincapın ceviz cennetine girmesi gibi bir andır .
abisi veya kardeşi olanlar için büyük bir sorun teşkil eder. tabaktakileri paylaşma derdi çıkar ortaya.
misafirlikte elde ettiği ganimettir.
üzerinde brownie'nin sosuna yapışıp kalmış peçete olan tabak.
(bkz: şenlik ateşleri yakılsın)
tek başına boğazından geçmeyen mübarek ananın doldurup getirdiği tabak.
üst kattaki nuriye, raziye, hamdiye vs. teyzenin :"al sen de şunu senin jennyesinpeyisi'ne götür" dediği tabaktır. yoksa annemin aklına bile gelmez.
hem misafirlikten kurtuldum hem de ziyafet var dendiği andır.
hayattaki küçük mutluluklar dan biridir. sadece bir tabakla mutlu olabilmek belkide sahip olduğumuz fakat bunun farkında olmadığımız güzel şeylerdendir.
milyonları olan insan kazanla dahi mutlu olamazken siz bir tabakla mutlu olabiliyorsanız aslında dünya nın en mutlu insanlarından ve dahi şanslı insanlarından birisisiniz.
içindeki yiyeceklerin demir başının kısır oldugu tabaktır.üzeri peçete ile kapatılmıştır. *
insanlığın bitip hayvanlığın başladığı anlardır. anneler bunun için sevilir.
muhtelen tavuklu pilav-ayran-tulumbatatlısı ve zeytinyağlu sarma ile dolu olan tabaktır. kilo alma sebebidir.
gözlerin ışıldamasına, dilin %50 daha fazla tükürük üretmesine, kalbin daha hızlı atmasına neden olacaktır hayal kırıklığına uğrarsanız şoka girmiş gibi olursunuz. hele bide hayal kırıklığı dondurma kabında dolma biberleri bulma şeklinde olursa.
(bkz: altın günü)
(bkz: akraba günü)
oooy annem diye bağrına basası gelir insanın.