bugün

kutsal bakire meryem ana'nın baba ve annesi, isa'nın büyükebeveynleri, büyükbaba ve büyükannesi.

çift, celile'nin nasıra kasabasındandır. uzun süre evli kalan sofu çift, ne yaptılarsa bir türlü çocuk sahibi olamıyordu. anna kadın, altmışına yaklaşmıştı. ne yapıp edip çocuk sahibi olmalıydılar, aksi halde, anna kadın'ın sonu iyi olmayacaktı..

zira, o dönemki musevi sistematiğinde, evlendiği halde çocuk sahibi olamayan kadın, anne olmuş kadınlara nazaran daha kötü bir bakış açısıyla incelenirdi. yani anneler, anne olmayanları sürklase ediyordu. her aile, en az bir çocuk muhakkak edinmeliydi.

şayet bir kadın, çocuk doğurmadan vefat ederse, anne kadınların gömüldüğü mezarlıklardan farklı ve aşağılayıcı mahiyet arz eden bir mezarlığa gömülürdü. tabii, bu öncesinde, naaşının bir ormanın girişinde vahşi hayvanlarca yenmesi için geçirilecek 7 ila 14 gün boyunca, cesedin sağ salim, taurumar edilmeden kurtulması sonrası ancak olabiliyordu.

neyse ki, inanışa göre tanrı çiftin yakarışlarını ve doğacak çocuklarını kendisine adamalarına dair verdiği sözü kabul eder, ve anna kadın şaşırtıcı bir şekilde, 60 yaşında doğum yapar ve kız çocuklarının adını: miryam yani meryem koyarlar. aynı ismin çağdaş batı dil ailelerindeki karşılığı ise, mary'dir. ailesi adaklarına binaen, meryem'i henüz 3 yaşında süleyman mabedinde teolojik eğitim alması için, tanrıya emanet ederler..