bugün

- abi anlatması en zor olan nedir ?
+ hocu anlatması en zor olan, yaşadığına en çok lanet ettiğin, keşke yaşamasaydım dediğin, büyük pişmanlık duyduğundur.
- var mı abi senin de öyle bir yaşanmışlığın?
+ olma mı hocu olma mı!
- anlatsana abi, gerçi anlatması zor dedin ama...
+ yok hocu! artık anlatmanın vakti geldi, anlatıp kelimelere sığdırıp, gömmenin onu yazılara, ve gerçeklikten çıkarıp, onu hayali bir karaktere çevirmeye.
- o kim ki abi ?
+ o migros ta ağlamak'taki patlıcan salatası yapan, o bir sokağın hatırlattıkları'ndaki hatırlanan, o telefona gelen kampanya mesajının düşündürdükleri'ndeki çok güzelim diye bağıran ve o (bkz: eski sevgiliye mektup/#5322022)'daki elinde yara izi olan.
- aynı kız mı onların hepsi abi, anlatma istersen, bunalmayalım şimdi...
+ yok yok, zamanı geldi, baksana tam bir yıl geçmiş ayrılalı, koca bir yıl geçmiş migros'ta ağlayalı!
- dinliyorum o zaman abi.
+ dinliyorsun da hocu, çayım bitmiş, çay dediğin anlatan adamın mazotudur, git doldur bakalım şöyle demli bir tane de dostluğumuz pekişsin.
- eyvallah abi, geliyorum hemen...
+ şu minik brownie'lerden de getir bakalım hocu, olacaktı mutfakta bir paket.
- peki abi.
+ hadi benim güzelim, az laf çok iş!

devamı için (bkz: yeni bir şehire taşınmak/#6060061).
gerçeği gördüğün halde bunu karşı tarafa aktaramamak. hani derler ya "cahile laf anlatmak, deveye hendek atlamaktan zordur." diye. hele bu bir de okumuş bir cahilse vay halinize...
bir anaya oğlunun şehit olduğunu söylemek.
anlatması en zor olan kanımca istemsiz olarak geldiğimiz "yaşam"dır.
karşındakı ınsanın anlamak ıcın hıc bır çaba harcamadığı tüm konular anlatması en zor olandır .
"bir sabah bakmışsın ki ölmüşsün!" cümlesinin açıklaması.
boğazında bi süre kaldıktan sonra yüreğinin orta yerine inen yumru...
kendine itiraf etmesi en zor olandır.
aşk acısı değildir anlatması en zor olan. biz aşkımızı da acısını da anlatırken gizli gizli zevk duyarız çünkü. "o"ndan bahsetmek şayet hayattaysa bizimle olmasa dahi büyük bir zevktir. onun kaybetmenin acısı büyüdükçe zevk de büyür. anlattıkça var ederiz çünkü.

ama kendi kendine düşünmeyi bile tercih etmediklerin? yetersizliklerin? sesli bir şekilde dile getirmeden evvel içinden geçirirken bile kıpkırmızı bırakan şeyler yüzünü? azdır. bir zaman sonra yok olur. freud amcam doğru demiş, taşıyamayız bazen bu yükü. süpürürüz zihnin tabanındaki serili halının altına. yok eğer anlatacağız dersek, kendi kendi kendimizi anlatması en zor olanla karşılıklı bir mücadelede buluruz. işte o dilin ucuna geldiğinde ha gayret dediklerimiz de yine de zor söylediklerimiz... işte onlar...
Anlatması en zor olan, beynimin anlamak istemediğidir. Bitti işte bitti, bunu aklına sok. Anlatamıyorum ki bir türlü.En kolay şekliyle söylüyorum ama, dinlemiyor.
(bkz: ofsayt)
(bkz: sözlük formatı)

ayar mayar yok anam, genel bir durum.
ölümdür.

ne kadar anlatırsa anlatılsınn anlamaz insan.

ölüm başka bir şeydir.

yaşamadan anlamayacağız galiba.

(bkz: ölümü yaşamak)
turkcem beni yaniltmiyorsa niteleme sifatidir. misal anlatmasi en zor olan durum/duygu/mac/kitap/karakter.
sana anlatabileceğim en zor şeyi anlattım söylerken dilim damağım yandı tuzdan ama yine anlamadın yine anlamadın sevgilim çünkü sen hiç beni sevdiğini anlatmaya çalışmadın ki.
hazırlık okuduğunu başkasına anlatmandır.

+Kaça gidiyosun şimdi?
-Lise son ama hazırlık okudum.
+Ne demek o ?
-ingilizce okudum yani.
+Ee kaça gidiyosun şu an?

uzayıp giden diyaloglara vesile olabiliyor hazırlık mevzusu.
başka birini tanımlamak olsa gerek.