bugün

uyanır uyanmaz kahve içmeliyim diyen kız.
üniforma giyen polisler bir halta yaramazlar, sürekli ayak bağı olurlar ve arabaları bir yere çarpınca ters döner böcek gibi... üniformasız olanlar (yani dedektif olanlar) deli fişektir ama yanlış anlaşılıp açığa alınırlar.

işte bu kişiler açığa alınıp rozet ve tabancalarına el konulduktan sonra olayı çözer, davayı kapatırlar. filmin sonunda ambulans gelir, bu elemanı battaniyeye sarıp alnındaki çiziklere hemşireler pansuman yapar. o sırada kalabalığın içinden esas kız geliverir. battaniye çok önemlidir, o olmadan olmaz, dava kapanmaz yoksa...

(bkz: tamam bitti dağılın)
(bkz: kahrolası federaller)
(bkz: amerikan bayrağı) filmin bir yerinde illa ki görünür.
dünyayı kurtarmak eşittir amerikanın bilmem ne eyaletini kurtarmakla hep eşdeğer . mesala bir sel geliyo dünya sular altında kalacak deniliyor ama kimse diğer ülkeler de ne oluyo ne bitiyo ilgilenmiyo . galiba diğer ülkelein de pek umrunda değil ki dünyayı kurtaran hep bir amerikalı . hadi uzaylılar ya da gök taşları seçiciler ve hep amerikaya gelmeyi ya da amerikaya çarpmayı tercih ediyolar diyelim .. sel de mi seçici .* . dünyalar savaşı diyolar bakıyoruz elin bir gezegeniyle amarika savaşıyo . hani bu dünyanın gerisi nerde .
gerilim veya polisiye tarzı filmlerde söz konusu katil hep beklenmedik kişiler çıkar. işin ilginç yanı ise izleyicide katil olarak şüphe uyandıran, hakkında kabak gibi deliller gösterilen kişi asla katil değildir. tabi bütün amerikan filmlerinde aynı yöntemle hareket edildiği için filmin başında o kişiyi elersiniz. hmm bu herif maktulun evinden çıktı elindeki bıçağı da bezle siliyo. katil kesin bu değil. hatta filmdeki iyi adamlardan biri olması da muhtemel dersiniz.
he bi de filmin sonunda katil çıkan kişi katil olması en uzak ihtimal olan kişidir. çüş artık. ulen bu adam polis değil miydi.bu karı maktul yerde kanlar içinde yatarken yan odadan koşup ohh my got diye ağlamadı mıydı? derken filmin can alıcı, insanın kendini salak gibi, filmin yapımcılarını ise süpersonik zeki insanlar olarak görmesine neden olan sahneler gelir. izlerken gözden kaçan detaylar seyircinin gözüne tek tek sokulur. arada seyirciye gösterilmeyen sahneler ise bu bölümde gösterilir. film vasat olsa da bu son kısım filmi kurtarabilecek kadar önemlidir.
bombayı durdurmak için kırmızı mı mavi tel mi diye düşünürken hangi tele tuttuysa yankeskiyi son anda fikir değiştirip diğer teli kesmesi.
dünyayı nedense amerikalılar kurtarır, beyaz giyen adam hep vurulur. La Fonten misali hayvanları konuştururlar. Bir de başka bir ülkenin filminden(mesela Kore) uyarlama yapıyorsa filmde ekstra cinsel içerikli sahnelerde eklenmiştir. (bkz: sex sells)
esas kızımız ya da oğlanımız yeni bir okula başlamışsa filmin sonunda mutlaka o okulun en popüler kişisi olur.
"gerçek şu ki..." ile başlayan cümleler.
amatör dövüşçünün kardeşinin ve ya arkadaşının intikamını alma gazıyla şampiyon dövüşçüyü yenmesi. hee bunu yaparken de dövüş işinden iyi anlayan yaşlı bir ustadan ders alması.
güzel aktristler...
film esnasinda EN AZ 1 (bir) kere, Amerikan Bayrağı seyircinin gözüne sokulur. *
muhakkak her tehlike amerikadadır.
ör:testere manyağı ve sende iyiki amerikada yaşamıyoruz dersin.
(bkz: yakinlarda bildigim harika bi yer var)
polisler, ajanlar istedikleri zaman rozeti çıkarıp yoldan geçen herhangi bir aracı alabilirler, uzun süre sonra karşılaşan iki dost hemen soluğu barda alır ve iki bira çakarlar. ayrıca başroldeki kız çok güzel, erkek te çok yakışıklı olur. şu güne kadar hiç bir ucubenin başrolde oynatılmamıştır. hayır insan acaba gerçek hayatta da böyle hikayelerin hepsi miss worldlerin başından mı geçiyor diye düşünüyor ister istemez.
tahta dışındaki istisnasız her türlü cisime kurşun isabet ettiği zaman illa ki deli dumrul kıvılcımlar çıkar. örneğin bir polis arabasının ön ızgarası tarandığı vakit, orada ufak çapta bir havai fişek gösterisi yaşanır. bu filmlerde 1 kilo c-4 ile bütün havaalanını yerle bir edebilirsiniz* ve patlamayla ortaya çıkan alevin yanında napalm halt etmiştir.

ekleme: kahramanımızın başına ne gelirse gelsin(ister kafaya füze yesin, ister araba çarpsın, ister 28 kişiden dayak yesin) o kaşın üstü default olarak yaralanır. oradan yanağa doğru akan kanla beraber karizma tamamlanır.
(bkz: konusmama hakkına sahipsin)
nereye gittiğini hep yönlerle söylemek.

-güneye gidiyorum istersen seni 200 mil ilerideki benzin istasyonuna bırakabilirim. (bkz: ve olaylar gelişir)
dunyayi ele gecir butonu amerika'da olsa gerek, butun super kahramanlar ordan cikar, butun belalarda amerika'da gerceklesir, uzayli amerika'ya duser, cylon istilasi amerika'dan baslar, radyoaktif orumceklerde amerika'da yasar.
özellikler bir grup gençli filmlerde görünen;

(bkz: hepimiz ölicez)
x kişisi y kişisine ayar verir. y kişisi ayarı aldığı cümleyi unutmaz. zamanı geldiğinde bu sefer y aynı cümleyi kullanarak x'e ayar verir. çoğu filmde olur.
zencilerin en önce ölenlerden olması.
(bkz: hey dostum senin sorunun ne biliyor musun)
(bkz: öndeki arabayı takip et)