bugün

kitaplara etiket yapıştırılması saçmalıktan başka bir şey değildir. bilginin fiyatını kim koyabilir ki.
hele tam koparırken yarısının kitapta kalması yok mu beni benden alan durumdur.
eğer kitap hediye olarak verilecekse yapılması gerekir.
kitabın değerinin fiyatıyla ölçülemeyeceği için yapılması gerekendir.
kazık yediğini başkalarının görmesini istemeyenlerin yaptığı eylemdir.
sonra gelip ben bunu 15 liraya almıştım olm demeleri çok gıcık.
kopardıktan sonra kalan parçaları da tırnakla sıyırırsın ama kitap kapağı içine çöker bu sefer ayrı bi sinir olursun.
çıkardıktan sonra başkalarının sırtına yapıştırarak eğlenirsin.*
Asıl o etiketi çıkarmayandır problem. (bkz: görgüsüz)

Gerçekçi olmak gerekirse hiç kimsede kitabı etiket fiyatından almaz. Üç aşağı beş yukarı, tezgahtarla yapılan çekişmeli pazarlık somucu farklı fiyattan satın alınır.
Boşuna kağıt israfıdır.
(bkz: napağ yani çığarmayağ mı)
mağazadan aldığınız elbisenin etiketiyle gezmek gibi bi durumm.o yüzden her daim sökerim.
hediye olarak verilecekse mantıklı bir harekettir ama yok kitapçıda alınmayan bir kitaba yapılırsa yav*aklıktır, yanlış bir harekettir yapılmamalır.
- bir kitaba bu kadar para verilir mi?

ne kadar tanıdık bir soru değil mi? okumayı sevmeyen, sevmediği yetmezmiş gibi okuyana da saygı duymayan insanların favori sorusu.
bu arkadaşların kitapla olan münasebetleri oldukça sınırlı. belli başlı bazı aşamalardan oluşuyor. önce kapaklı, ciltli bir kağıt yığını görüyorlar ve bunun okunacak bir şey olduğunu fark ediyorlar. sonra bu yığını ellerine alıyorlar. hayır hayır, yazarın veya kitabın adına yahut içeriğine bakmak için değil. yapacakları tek şey; direk arkasını çevirip fiyat etiketine bakmak. daha önceden, biçmiş oldukları değeri, gerçek değerle karşılaştırıyorlar. değer biçme işini de kitabın kalınlığına göre yapmıyorlarsa ben bir şey bilmiyorum. karşılaştırma neticesinde hiçbir zaman denge olmayacağından, kitap okuyan düşmana, enayi gözüyle bakarak bu iç burkan, yürek dağlayan söz konusu soruyu yöneltiyorlar. cevap veremiyorsun tabi. ne anlatacaksın ki? ne diyebilirsin?

işte bu tip lüzumsuz sorularla karşılaşmamak için yapılması lazım gelen eylemdir.