bugün

allah denilince herkesin kendince kafasında oluşan silüet/ profildir.
ufaklıktan kalma bir sanrı olarak, cami minaresi canlanırdı kafamda.
Kafamdaki tüm manaların toplanıp sonsuzluk kavramı düşlemesidir , ışığı keşfettiğimden beri üzerine doğru koştuğum ve kutsal varlığının adına tüm güzel silüetleri canlandırdığım yüce makamın oluşumudur..Tarifi neredeyse imkansızdır..
sadece üzerinde yaşadığımız şu gezegeni detaylı bir şekilde düşünün. sonra bu gezegenin uzayda asılı durduğunu düşünün.

onu yaratan allah'ı bir kalıba sokmak mümkün mü?
cami minaresi.
beyaz saçlı sakallı babacan bir adam.
küçükken voltranvari bir şekildi. şimdilerde bir şey canlanmıyor, çünkü iphone un steve jobs a benzemediğini farkettim.

edit: imla, yazım yanlışı..
Düşündükçe delirmeye doğru gittiğim durumdur.
Hiçbirşeye benzetemiyorum.
Bütün evrenin herşeyin yaratıcısı...
Bak yine delircem.
belki kimse inanmayacak ama, benim aklımdaki allah profili tıpkı şu şekilde:

Simsiyah, bir elips kafa, kazık şeklinde kol ve bacaklar.

edit: ne var amk.
bazen çokta zorlamamak gerek. bir kalıpa sığdırmaya çalıştırdıkça daha farklı bir yere gidiyor ve imkansız bir hal alıyor. yaratılan hiç birşeye benzeremeyen allahı bu dünyada görmediğin birşeye zaten benzetemesin ki.

edit: imla
taa 4-5 yaşlarındayken kocaman sakallı ve bembeyaz bir dedeydi. çocuktuk tabi. rüyamda görürdüm o dedeyi hep.
sonsuz bir açık mavi.
çoçukken ilginç şekilde cami minarelerine benzetilen. akıl baki olunca hiç bir şeye benzetiliemeyen ama insanın aklında güzelliği aşkı çağrıştıran profil.
bunun günah olduğunu bilmeyenlerin ya da günah olduğunu bildiği halde haddini bilmeyen insanların yapmış olduğu eylemdir.
eşi ve benzeri olmayan yüce varlığı nasıl hayal edebiliyorsunuz, hayret.

yüce yaratanı sıradan biri gibi hayal eder gibi düşünmek düşüncelerin en kötüsü.

(bkz: kendinize gelin)
(bkz: düşüncelerin terbiyesizliği)
korkunç.
görsel

kızılkule sanırdım küçükken. ondan korkardım. sanırdım ki içine giren cennete gidiyor. ve hala korkarım.
ak sakallı bir dede geliyor aklıma.
gözlerini dünyaya çevirmiş gri-beyaz bir bulut.
Rahmeti çok geniş. herşeyi bilen kainatının Tek sahibi.
küçükken ninja kaplumbağalar'daki beyin gibi birşey sanardım. böyle canlandırırdım.

büyüdüm o kadar bile canlandıramıyorum artık. küçükken hayal gücü daha iyi oluyor. şimdi ürküyoruz tabi hayal bile edemiyoruz. götümüze girebilir bu entrydeki her harf.
bi' ışık sanki.
vücuda gelecekse illaki morgan freeman.
7 yaşında olsam belki ama bu saatten sora:
(bkz: yok artık)
uzay ya da uzay denilen kavramdır bana göre. çünkü o her şeyden büyüktür yargısı, benim açımdan mukayese etmek için uzay kavramını da işin içine sokmuştur.
"ey! yerleri gökleri ve tüm arasındakileri de yaratan rabbim seni tüm noksan sıfatlardan tenzih ederim. sen bu sınırı olan aklımızla benzettiklerimizden münezzeh ve sonsuzsun" diyerek affına sığındıktan sonra benzetme yapılacak profildir.

onu iyice öğrendikten sonra canlandıramadığınız profil haline gelir. illaki benzeteceksek kuantum fiziğine benzetilebilir. kuantum fiziğine göre tüm nesneler maddeler ya da yamulmuyorsam birbirine değmez, aralarında bizim göremediğimiz bir mesafe vardır. işe o mesafelerle birlikte baktığımız heryerdir.
idrak alanımı aşan, tarifi imkansız sonsuz akıl, iyilik, merhamet, güç. profil kelimesi karşılamıyor, hiçbir kelime karşılayamıyor.
kesin sisli bir ortamda olur bu silüet.