bugün

bundan 20 sene sonrasında ülkenin durumunu göremeyen liboştur.
ülkedeki en akıllı insan tiplemesidir. ne ırkçı ülkücüdür, ne hain bölücüdür, ne de kemalizmin koyunlarıdır.
üst level için (bkz: akp li faşist)
akp'nin ilk yılları desen anlarım eyvallah, ama şimdiki akp için konuşacak olursan, hem liberal hem akpli olunmaz, ya akpli olursun ya liberal.
yine de hiçbir zaman tam liberal olmamışlardır.
akp hiçbir zaman tam liberal olmadı. liberal maskesini kullanarak liboşları kandırdı. onlar liberal değil yetmez ama evetçi liboştur. liberal maskesi kalkınca partiden kopuşlar başladı. hele son 6-7 senedir. deva, gelecek partisi gibi partiler bu partiden koptu. liberalizmi akp gibi herşeyi satmak zannedenler de bunlara dahil.
"babacan da akp gibi her şeyi satmayı savunuyor zaten bakan olduğu zamanlar da her şeyi satıyordu. kim o zaman gerçek liberal?"

türkiye'de adam akıllı liberal yok. oranları yüzde 1 falan. onlar da ya kendine liberal olan liboş, ya da liberalizm maskesi kullanan şeriatçıları, hdpkk sevicileri, akp'lileri, amerikancıları, fetöcüleri, emperyalistleri seven liboşlar.

kısaca (bkz: oksimoron)

liberal görüşü savunanlar geniş bir görüş dizisi benimsemekle birlikte genellikle ifade özgürlüğü, inanç özgürlüğü, basın özgürlüğü, sivil haklar ve sivil özgürlükler, seküler devlet, liberal demokrasi, ekonomik ve siyasi özgürlük, hukukun üstünlüğü, özel mülkiyet ve piyasa ekonomisi gibi fikirleri destekler. bunları akp ile özleştirmeye çalışın bakalım ne oluyor. bir gülme tuttu değil mi.

liberalizm akp gibi herşeyi satmak demek değildir.

akp herşeyi sattığı için liberal değildir.

herşeyi satacağız demek liberallik değil, liboşluktur. mesela besim tibuk.

birkaç süslü liberal, demokrat, progresif laflar, işte başörtüsü serbestliği, seçme ve seçilme yaşının düşürülmesi, cumhurbaşkanını meclisin değil halkın seçmesi, fetöcü darbe girişimine karşı milleti meydanlara davet ediyorum demesi, akp'yi kurarken siyasal islamdan uzaklaştık demeleri, yol köprü yaptık demeleri vb. bunlar hep biraz da demokrat şirin gözükelim de oy koparalım taktikleri. bu şirin ve demokrat gözükme dönemlerinde 6 sıfır atıldı falan. ekonomi böyle iyi gidiyor dendi. akp 2002-2012 arası bu kadar aşırı otoriter ve baskıcı değildi, biraz daha ılımlı dil kullanıyordu ve yüzünü doğu , ortadoğu yerine batı, avrupa'ya dönmüştü, bu yüzden paramız pul değildi, hayatımız ucuzlamamıştı, ortadoğululaşmamış, gerilememiş, yozlaşmamıştık, dikkatli bakın akp'nin ilk 10 senesinde (2002-2012) hala insanlar daha özgür, daha medeni ve laik hayat yaşıyordu, konserler din, gelenek, korona, ideoloji vb. bahanelerle iptal edilmiyordu, rock'n coke vb. dünyada ünlü sanatçıların konserleri ve eurovision hala oluyordu hatta 1. oluyorduk, çekilmemiştik. bu kadar yasakçılık yoktu. ama o zaman da akp ahım şahım süper parti değildi, faşist ırkçı nazi terör örgütü pkk ile çözüm süreci yapan, o zamanlar akp'lilere şirin, demokrat, vatansever, türkiye'nin, islamın, türk dünyasının abd'deki temsilcisi vatansever gibi gözüken (bkz: türkçe olimpiyatları) gerici yobaz darbeci fethullah cemaatine aldananları ben o zaman da desteklemezdim. hiçbir zaman akp'yi desteklemedim. 2010 referandumunda da ne akp-fethullah vesayeti ne kenan evren-darbe vesayeti diyerek yetmez ama hayır derdim yaşım oy kullanmaya yetseydi. akp şimdi milliyetçiliği hatta ulusalcılığı, iha-sihaları şirin gözükme maskesi olarak nasıl kullanıyorsa o zamanlar da liberalizmi, demokrasiyi şirin gözükme malzemesi olarak kullanıyordu. gerçi hala o zamandan kalma gelişmeleri şirin gözükme malzemesi olarak kullanıyor. deva partisi de aynı şekilde bu dili kullanıyor. "ifade özgürlüğü, yargı bağımsızlığı, zorunlu askerliğin kaldırılması, serbest piyasa ekonomisi, avrupa birliği üyeliği vaadi, kyk yurtlarında öğrencilerin giyimine karışılmamalı" gibi şirin gözükmek için progresif, demokrat, liberal, özgürlükçü laflar kullanırken, dindar vatandaşlara gönderme yapılamaz, endişeli muhafazakarlar demesi, partisinde şeyh said'in anılması, demirtaş serbest bırakılmalı denmesi, valsten rahatsız olmaları gibi faulleri de belli oluyor. o yüzden deva'ya da oy vermem.
güncel Önemli Başlıklar