bugün

Ahmak ıslatanlar altında ben ahmak ağlatanlar anladım.
en sevilen yağmur çeşididir.
hani ahmağım ya giderim altına habire ıslanırım ne güzel.
bir yağmur çeşididir. az yağıyormuş gibi bi şey olmazmış gibi gelir ama bi bakarsın sırılsıklam olmuşsun.
ahmakıslatan değilim dedi.
inandım o yağmura,
ve ıslandım tam bir ahmak gibi.
ahmakıslatan değilim dedi.
inandım o yağmura,
ve ıslandım tam bir ahmak gibi.
insanların öneme almadığı çiseleyen yağmur tipidir. Az az yağar ama insaları gerçekten ıslatır.
Islanmamak için ahmak ahmak koştunuz mu daha çok ıslatan yağmur.
bahar yağmuruna verilen isimdir. yağıp yağmamakta kararsızdır. uzun sürmez. hafiften kendini gösterir ve gider.
bu yağmur çeşidini ilk öğrendiğim olay bir hababam filmi sahnesidir.şöyle ki; mahmut hoca hababam sınıfına bir vukuatlarından sebep ceza kesmiştir. sınıf toptan bahçede,yağmurun altında ve gelen geçenlerin gözleri önünde tekayak üzeri durmaktadır. şaban,güdük ve damat yanyanadır.yanlarına, şimdi ismini çıkaramadığım ve gülüşüne hasta olduğum tombulca velet yanaşır.dalgasını geçerek: " - içeri girsenize yağmurda ıslanacaksınız.. ama doğru ya bu yağmur sizi ıslatmaz, "ahmakıslatan" yağıyor. hehehehe.. " der.. ferit de sittiri çeker tabii..
not: izlediğim sahne yüzbininci tekrarlarından değil,ilk seferindeki sahnesindendir. yıl sanırım 1988 olmalı.. oha yaşlanmışız a.q.
yaz yağmuruna yakalananlar için üretilmiştir.
ismini tam anlamıyla kanıtlamıs olan yazar girdiği entrylere bakınca seçtiği nick ne kadarda mantıklı. özelliklede mumsöndü entry de ben böyle kişileri tanıyorum demiş. örümcek kafalı kişi zannediyorum kendisi.
dışardan bakıldığında yavaş yağdığı düşünülerek şemsiyesiz ya da korunmasız dışarı çıkılan ama çıkıldığında pişman eden yağmurdur..
yeni bir yedinci nesil yazar. koştursun efenim sözlükte. *
aşık ıslatan da denen yağmur çeşidi. hafif hafif, yumuşacık yağar. hani şu aşıkların hep altında yürüdükleri yağmur vardır ya, ta kendileri. ahmak ıslatanlığı da gene burdan. o kadar az ve yumuşak yağar ki, altında yürüyen ıslanmam sanır, yağmur bittiğinde ya da gideceği yere vardığında baya ıslanmıştır. şayet çok aşıksanız, buyrun şemsiyesiz deneyin derim. ancak yalnız ve keyif insanı iseniz, şemsiyenizi alın ve sakin sakin yürüyüşe çıkın. şemsiyenize tıpır tıpır vurması eşliğinde çok keyifli bir yürüyüş olacaktır. *
(bkz: şefin önerisi)
(bkz: afiyet olsun)
+gel şuraya girelim ahmak ıslatan yağmuru yağıyor
-amaan boşver bizi ıslatmaz!
*
bir gına grubu şarkısıdır. ifade derdi albümünde yer alır. Para kaygısı gütmeden yaptıkları için dinlenesi albümdür.
yağmurların en serefsizidir, bir yağmur bu kadar mı sahte yağabilir, sağanaktan bile çok ıslatır adamı, insanın içine işler, şemsiye açmaya kalkılsa insan kendini aptal gibi hisseder.
- lan açsam mı, açmasam mı diye düsünürken zaten yağmur biter. soracıma bir bakılır, saçlardan dolayı miki fare' ye benzenmiştir.
orta anadolu bölgesinde sıklıkla rastlanan yağış şeklidir. özellikle bahar aylarında düşer. ince ince ve az miktarda yağar.
(bkz: enayi ısLatan) da denir..
aslına bakılırsa anlamı yöreden yöreye değişen bir yağmur şeklidir. ankara taraflarında anlık olup kişiyi donuna kadar ıslatan sonrada bir anda kaybolup sanki hiç yağmur yağmamışta kişi bir havuza falan düşmüş gibi bir duruma getiren yağmur şekline denir.
şemsiye açmaya değmez diye düşündüren fakat saçlarınızı berbat edip, sırılsıklam olmanıza neden olan ince ince yağan, yağdığı belli olmayan kandırıkçı yağmur.
neredeyse yağmıyormuş gibi görünüp etrafta sırılsıklam dolaşanları görünce 'bu ne yahu yağmur mu yağıyor?' cümlesinin kurulduğu şaşkınlık veren hadise
hafif hafif çiseleyen yağmura da verilen addır.
ıslananların ahmak olarak nitelendirildiği yağmur çeşidi.
Yavaş yavaş ve ince ince yağan yağmur, çisenti.