bugün

Gelenek görenek kültür örf adet hepsi bunu belirleyen unsurlardır. Evet.
insan ancak islam dininin emirlerine uyarak gerçek ahlak sahibi olabilir. sınırları ayetlerde ve hadislerde açıkça belirtilmiştir.

bkz. cahiliye döneminde herkes doğan kız çocuklarını diri diri toprağa gömerken, alemlere rahmet peygamberimiz s.a.v kız çocuğunu omuzuna alıp mekke sokaklarında gezdirmiştir.
Bir kezbanın canının istediği sınırlar bütünüdür.
Karşı çıkan yobaz bir örümcek kafalıdır.

Özgürlük çizgisini sadece o belirler.
Canı istediği kadar marjinal olur ve adına sevgi der meşrulaştırır.

Sen bir seviye daha ileri bir şey savunursan ve o bunu beğenmezse bu defa bu özgürlük değil sapkınlık olacaktır.

Çünkü onun savunması gerektir sen kimsin.
Maalesef.

Mesela evlilik öncesi ilişki normalmiş.
Ayrıca cinsel ilişki yemek kadar basit bir güdü imiş.

Adam eşini haklı bulsa.
ekleyerek yalnız birbirimizi sevmek kaydı ile evlendikten sonra dileyen dilediği ile ilişki yaşasın dese.

Ve Kezbanımız şayet bunu beğenmezse adam linç yiyecektir. .
E hani basit bir güdü idi, namus beyinde idi, fazla anlam yüklüyorduk?

21.yüzyılda tabu vb her şey kezbanın keyif ve isteğine bağlı olarak gelişir veya son bulur.
Ahlak ve etik, akıl ve izanla belirlenen ve eğitimle dallanıp budaklanan kavramlardır.

Ahlaklı olmak için, zeka geriliğinizin olmaması veya ruh sağlığınızın yerinde olması yeterlidir aslında.
Öncelikle kendine, sonrasında topluma, sosyal çevresine, ailesine, sorumluluk duyan, ar damarı işlevini yitirmemiş her aklı selim insan, ahlaklı olmayı seçer ve öyle yaşar.
Etik için de aynı şeyler geçerlidir.
insan, kendine olan saygısını yitirmemelidir öncelikle, bu en büyük mevzudur.
Fazla zorlamayın ahlaki kurallar her zaman semavi kitaplar tarafından belirlenmiştir.
Şunu belirtmek isterim ki Ahlak ve etik sadece din ile var olan kavramlar değildir. Etik evrensel doğrular bütünüyken ahlak kişinin bu etik kurallara uyma derecesidir. Yani etiği belirleyen sınırlar evrensel doğrular iken ahlakı belirleyen sınırlar insanın içinden gelenlerdir.