bugün

iyi bir şey derler ama ne bileyim isteye isteye de canını yakmaya eli gitmez insanın be.
aşktır zehiri..
iki tür acı vardır. birisi beden ile diğeri ruh ile çekilenidir. bana sorsalar "hangisini çekmek istemezsin" diye, "ruhla çekileni istemem çünkü bedenle çekilenden daha ağırdır. beden ile çekileni hiç istemem çünkü dayanamam." derim.
hayatımın en büyük acısı ve vicdan azabı olan olay, babamla küs iken azrailin gelip onu, benim en önemli günümde canını almasıdır.
ayağının uyuşmasıdır.
Acı ve acı çekme;
Büyük bir zekaya
Ve duyarlı bir yüreğe sahip kişiler için her zaman kaçınılmazdır.

dostoyevski
Bazen insanın uzun süre, farkına varmadan acı çektiği olur..
ağlamaktır. o yaşların hepsinin içine akmasıdır. etraftaki herkesin güldüğünü görmektir. yalnızlıktır. her şeyinle gittiğin bir insana, daha fazla ne verebilirim diye düşünürken onun için hiç olduğunu anlamaktır. aşık olduğun biri için hiç olduğunu anlamak yalnızca acı çekmek değildir. ölmektir. hergün. defalarca.
''alakasız yerlerde ıstırap çekmek ıstırabı ikiye katlar. bir mezar başında ağlamak çok daha makuldür, kimse neden diye sormaz.''*
-Değişti bütün dünyam.
-Kalmadı hiçbir sokak eskisi gibi,
-Ama nedense ne çıkmazlar açıldı,
-Ne güneş değişti, ne ölenler dirildi.
-Ee ne değişti o halde;
-Ne yıldızlar kaydı, ne dilekler değişti,
-Ne battı doğudan güneş,
-Ne azaldı yokluk denizi.

-Ben mi değiştim la
-Yaptıklarım, yaşadıklarım, hislerim mi değişti?
-Fikirlerim, gördüklerim duyduklarım değişti hep.
-Sadece acılar bir türlü değişmedi.

-Çok koştum sebebini bilmeden
-Sonra anladım, niye?
-Takatim nerede biter diye koştum,
-Ama acı çekerken yorulmazmış insan.
-Hep çekebilirmiş... hep koşabilirmiş...
insanın iç acılarının toplamı geceleri 180 dereceyi geçer.
biz türkler en derinden yaşıyoruz acı çekmeyi seviyoruz sanırım.
Acı ve acı çekme, büyük bir zekaya ve duyarlı bir yüreğe sahip kişiler için her zaman kaçınılmazdır.

Dostoyevski.
acı çekmek ikiye ayrılır.
bir şey olmadığı için acı çekmek ve bir şey olduğu için acı çekmek.
mesela bir şey isteriz ama olmaz, örneğin bir aşk mevzusu, işler yolunda gitmemiş, neden olmadı diye acı çekeriz bu birinci durumdur.
bazen de her şey yolunda giderken hesapta olmayan çok kötü bir şey olur, örneğin ciddi bir sağlık problemi ya da daha kötüsü, bu ikinci durumdur.
ikinci durum birinci durumu her türlü döver.
özgürlükse, özgürüz ikimizde..
yaşadığından kuşku duyduğun anlarda, bir nevî yaşadığını fark etmek.
Paylasılan degil, saklanan acı daha derindir. Sakın kendine yalanlar söyleyip, acılar icinde kıvranma. İcine saklandıgın yalanlar solunca hicbir gerçek seni kabul etmez.
acı sandığımız gibi sonsuz değil.
tükenmez kalemin mürekkebi gibi. yeterince yazdığımızda bitiyor. biraz dayanmak lazım sonra emin olun ki geçiyor.
zaman sonsuz oldukça acı çekmenin de bir sonu yoktur.
Fiziksel ve duygusal olarak iki gruba ayrılır. Fiziksel olanı bir süre sonra geçer, duygusal olanı uzun süre geçmez, oradan vücuduna yayılır, insanı boğar.
Sevdiginiz kisinin artık yüzünüze bile bakmak istemediği , sizle konusmaktan dahi kaçındığı ve ' ve ben unuttum , sen de unut ' dediği an . Ve sadece dua edersiniz ; unutmak , hayatınıza devam edebilmek için .ama malesef bosunadır kalbinizden bi parça eksilmistir . heryerde , herseyde onu hatırlatan anılar ve koca bi bosluk kalmıştır ondan geriye ..
daima , o boşluğu dolduracak birilerini ararsınız fakat ya fazla gelecek ya da eksik kalacaktır . Hiç kimse onun bıraktığı boşluğu dolduramayacaktır . Hiç kimse size onun kadar yakışmayacaktır .. büyük acıdır çok acıdır ateşi gider közü kalır . Köz biter özü kalır .. o hep içinizde , en derininizde kalır . dedim ya ayrılık çok acıdır ve daima acıtır .
o kadar yoğun hissedilir ki bazen nefes alamazsınız.
duygusal aci cekmek kotudur, depresyona götürür. uykusuz geceler kabuslar fln... gecse de biraz kalir.
Ölümden de acidir. Tek isteğim abimin gelmesi ve ona sarilmam sözlük yoksa gebericem.
Benliğin kendi kendini tamir mekanizmasıdır. Kötü olaylar karşısında verilen bu tepki olayların karşısını doldurarak kişiye bir şeyler katar. Insanın yaptığı her şey -acı çekmek bile - biraz kendine hizmet eder.