bugün

liverpool için 4 ekim'de londra'da oynanacak olan maçın yaralarını sarması için önemli bir fırsat. ancak çok önemli bir nokta var ki ; manchester united hakem ve şans faktörlerini de anfield'a taşırsa deplasmanda liverpool'u devirir. o günkü şartlar tam tersi olurda futbol şansı bir kez olsun man utd.'yi bırakır ve adil bir maç yönetilirse bu sefer liverpool kendi evinde kazanmaya yakın taraf olur gibime geliyor. berabere biterse bizim için bal, kaymak, kim yenerse tehlike.
doğum günüme yapılmış en büyük kıyaklardan biri. zira dolabımda iki takımın forması bulunmakta ve ikisi de doğum günümde derbi mücadelesine çıkmaktadır.

manchester united la coşup fenerbahçe ile tavan yapıp geceyi alkolle bitirmek için her şey hazır.

united!

edit: (bkz: çok dertliyim sözlük)
liverpool'un kazanmasını dilediğim maç. hem moral olur liverpool'lulara hem de lige renk gelir. cimbom ve liverpool kazanınca da, gecemize ayrı bir güzellik, bir coşku katar. peşindeyiz ayrıca; steven gerarrd'ın üzülmesine de dayanamam, kıyamam oyy. *
manu'nun kazanacağını düşündüğüm maçtır. gerrard ve torres'in yokluğunda zorlanan liverpool'un bu maçtaki kaderi yine bu iki oyuncunun oynayıp oynamayacağına bağlıdır. oynarlarsa yenilecekler, oynamazlarsa ezileceklerdir. *
düzeltme: sahaya balon atan çocuk l'pool değil sunderland taraftarıdır.
(bkz: I d rather walk alone)
steven gerarrd'ın oynamasının zor olduğu, torres'in de büyük ihtimalle oyuna yetişeceği maçtır. bugün inanıyorum ki, derbileri sevdiğim takımlar kazanacaktır. liverpool da bunlardan biri, yürüyedur.
liverpoolun kazancağını düşündüğüm maç

kazanamassa zaten benitez gidici.
manchester united'in kazanmaya yakın olduğu derbi mücadelesi. united'ın şans melekleri karşılaşma başlamadan bile onları yalnız bırakmadı aslında. liverpool'u formsuz bir dönemde yakaladılar. gerrard yok. üstelik iki haftadır oynayamayan rooney de bu maça yetişti, öğlen sahada. liverpool için zor maç, adada bu tür maçların berabere bittiği nadiren görülür. bu yüzden maçtan beraberlik çıkacağını tahmin etmiyorum. united'ın, bu kadar formsuz liverpool karşısında puan kaybetmesini beklemek bir chelsea taraftarı olarakta zor bir durum.

gönlüm beraberlik olsun dese de, mantığım manchester united diyor bakalım.
nba'de mağlup olduğu taktirde iddiasını yitirecek ya da play off'ta elenecek takımlar için kullanılan deyimi kullanacak olursak liverpool için win or go home maçı. evindeki forma koleksiyonuna asla united forması eklemeyeceğini açıklayacak kadar manchester nefreti ile dolu olan büyük kaptan steven gerrard'ın oynayabilmesi için %1'lik bir ihtimal varsa oynayacaktır şüphesiz. tarihinde ilk kez üstüste dört resmi maç kaybeden kırmızılarda rafa'nın fazla kredisinin kalmadığı kesin. gerçi adada bir kaç maç kaybedince kelle almak gibi bir gelenek olmasa da üst yönetim ve patronajla arası hep nahoş olan benitez bu maçı da kaybederse çok sıkıntı yaşayabilir. şampiyonlar ligi açısından ise barcelona ve real madrid'in liverpool'u tutacağı kesin. kendi liginde hedefsiz kalan bir liverpool'un tüm motivasyonunu devler ligi'ne vermesi durumunda ne olacağını biliyorlar çünkü. manchester united ise maça kaybetme kredisi ile çıkacak ve buna rağmen daha üstün kadrosuyla ne yapıp edip bu maçı kazanacak gibi gözüküyor. ne olursa olsun liverpool'da bir paul scholes ve bir ryan giggs yok.
varlığını maç başlamadan sadece yarım saat önce öğrendiğim dev ingiltere ligi müsabakası. beni çocuklar gibi sevindirmiştir. üstüne birde akşam türkiye derbisi izleyecek olan futbolseverleri harika bir pazar beklemekte. tahminim maçın çok hızlı başlayacağı ve genelde berabere biten ilk yarıların bu sefer olmayacağı yönünde. gerek manu gerek liverpool son haftalarda kötü futbol oynuyorlar ve bu maç kendilerini affettirme sınırında dolaşan bir mücadele olacak. kazanan taraf maç çıkışı doğru pub'ları doldurur sanırım. kaybeden tarafı istanbul'a rakı içmeye davet ediyorum. o acı ancak o şekilde hafifler çünkü.

edit: bu kadar şom ağızlı olunur. ilk yarı 0-0 bitti. klasik ingiltere derbisi. nba maçı gibi. sonlara doğru heyecan geliyor.
iddaaseverlere çok kral oranlar sunan maç.
derbi olmasa da derbi sayılır.

(bkz: derbi kavramının içeriğinin değişmesi)
(bkz: ilk yarı iki ikinci yarı iki)
(bkz: ilk yarı sıfır ikinci yarı iki)
(bkz: hayvan gibi oran veriyolar abi)
(bkz: iddaayla kafayı iyice yemek)
(bkz: basu badel iddaa)
(bkz: fena fil iddaa)
(bkz: iyi fil iddaa)
manu kalecisi edwin van der sar'ın öyle böyle bir frikiği kurtardığı maç. o yaşta o refleks. inanılmaz. dakikalar 20'yi gösterirken liverpool deli gibi gelmekte ancak manu'nun daha bir şutunu bile göremedik. ilk dakikalarda sahada dolaşan balonlar ise beni benden aldı. en son bir plaj topu gördüm ki... bu kadar *oku çıkarılır.swh
ilk yarısı oldukça tempolu ve kıran kırana geçen bir derbi oldu. 0-0.
65. dakikada fernando torres'in golüyle liverpool 1-0 öne geçmiştir.

işte bu.
el nino'nun sahneye çıktığı maç.
(bkz: el sikko)**
benayoun'un verdiği pası, fernando torres gole çevirerek 65. dakikada liverpool'umuzu 1-0 öne geçirmiştir.
net bir kırmızı kartın es geçildiği maç. hakemler hep manu'ya kıyak geçecek değil ya.

edit: derken vidic 2. sarı karttan oyun dışı kalmıştır.

edit üstüne edit: mascherano'da 2. sarıdan atıldı an itibariyle.

son dakika editi: kontradan gelen golle 2-0 bitmiş müsabakadır.
man utd'nin ilk başta düşürülen oyuncusu carrick'in penaltısı verilmiş olsa skorun çok daha farklı olacağı maçtı efenim.