bugün
- türkiye'yi türkçülerin yönetecek olması33
- üstteki yazar gözünde nasıl canlanıyor22
- düşün ki o bunu okuyor12
- ölmek nasıl bir duygu10
- türkiye'nin ilk nükleer bombasına isim önerisi10
- chansey yemek helal mi11
- hdp'nin ikinci turda kılıçdaroğlu nu satması15
- en pisi pisine ölen ünlü9
- sinan oğan45
- kılıçdaroğlu'nun 2028de fırtına gibi esecek olması23
- 30 mayıs 2023 ankaragücü galatasaray maçı9
- 900 bin suriyeli'nin tc vatandaşı olması19
- the revenge of hector16
- tinderden karı düşüyor mu9
- muhtemel frank lucas mülteci kavgası8
- erdoğan'ı istemeyen yüzde 47 onu çekmek zorunda mı37
- sözlükte hakarete uğramak8
- chatgpt8
- bik bik'in iş yerine isimsiz çiçek göndermek11
- pillars of creation9
- sevilmeyen sözlük yazarını kurbanda kesmek11
- günün sözü20
- satanizm10
- anın görüntüsü40
- intihar mektubuna yazılacak şeyler8
- sözlük yazarlarının cv'ye yazdıkları şeyler10
- bir erkeğin peşinden koşmak10
- azraili bekleyen adam13
- sözlükteki ilknur isimli psikologlar18
- bir sigara mı yaksak9
- arkadaşlar evleniyorum ben19
- kılıçdaroğlu istifa eder mi26
- sahip olmak istemediğiniz organ8
- radikal kemalist teorisyen15
- beni neden sevmiyorsunuz12
- yazarların ihtiyacı olan şeyler20
- diktatör dede9
- çok hastayım sözlük13
- merve dizdar17
- 29 mayıs 1453 istanbul un fethi11
- bu millet chp den nefret ediyor29
- dünyada şeriat diye bir şey yok10
- sinan oğan'a oy veren seçmenler8
- kemal kılıçdaroğlu63
- seçmenin verdiği mesaj24
- elisabethvogler18
- sözlük hanımlarının bugünkü kıyafetleri48
- sözlük kızının tarlasında ırgat olarak çalışmak13
- namaz ruhun gıdasıdır kalbin şifasıdır9
- bir hiç'in günlüğü12


entry'ler (12)
Sebatayist' miş..
Yahu Torbalı'ya gömülüyor.
izmir,Torbalı..Parlak bir çocuktu,hep çok başarılı..
Hâlâ şuydu buydu..insandı,evlattı,eş'ti,kardeşti,arkadaştı...uzun ömürlü olamadı en doğru olup,gücü bir şeyleri değiştirmeye yetmediği için gitti gencecik yaşta..yazıklar olsun,nefret ettiğim yapı kredi maaş müşterisi olduğum için..1 dk.bile paramı tutmuyorum...rezil olsunlar inşaallah..
Yahu Torbalı'ya gömülüyor.
izmir,Torbalı..Parlak bir çocuktu,hep çok başarılı..
Hâlâ şuydu buydu..insandı,evlattı,eş'ti,kardeşti,arkadaştı...uzun ömürlü olamadı en doğru olup,gücü bir şeyleri değiştirmeye yetmediği için gitti gencecik yaşta..yazıklar olsun,nefret ettiğim yapı kredi maaş müşterisi olduğum için..1 dk.bile paramı tutmuyorum...rezil olsunlar inşaallah..
Vicdanlı,düzgün insan.
Haber Global.
Uzay'ın kalbi'mi??
Tüm anketlerde Recep bey'i yenen tek kişi Mansur Yavaş'tı.
Buna rağmen onu aday yapmadılar ya ,yazıklar olsun...
Buna rağmen onu aday yapmadılar ya ,yazıklar olsun...
Giremiyoruz hala ama :(
Gaf değil, şirinliktir. Eminim Celal Şengör kızmaz.
Zafer Akkaya. Postacının oğlu.
ilkokul 2.sınıf.
ilkokul 2.sınıf.
Safer ayı, harbiden sıkıntılar yağıyor...
Bir gün öğrencileri imam’ı Gazâli Hazretlerine:
– “Hocam! Ölüm nedir? Bize özel olarak anlatır mısın?” demişler.
Velâyet nûru ile ölümünün çok yakın olduğunu anlayan imam’ı Gazâli Hazretleri “Men lem yezuk, lem ya’rif” yani:
– “Tatmayan bilmez ki! Önce kendim tadayım, sonra size anlatırım” demiş.
Öğrencileri:
– “Aman hocam! Öldükten sonra sizinle nasıl bağlantı kurarız” dediklerinde gülümseyerek, yalnızca “inşâAllah” diye cevap vermiş.
Gerçekten aradan çok geçmeden imam’ı Gazâli Hazretleri ölümü tatmış ve öldüğü gece öğrencilerinin rüyâlarına gelerek:
– “Allah dostları sözünü tutar. işte, bugün ölümü tattım ve sözümü tutmak için rüyânıza geldim” demiş. “Abdestimi tazeleyip, sabah namazını kıldıktan sonra, yalnızca odama çekildim ve ölüm meleğini beklemeğe başladım.
Lâilahe illallah diye zikir ederken, bir anda odamı nur kapladı ve bütün hücrelerim nur oldu. Başımı kaldırıp yukarı baktım. O nur’un etkisi ile evimin tavanı cam gibi şeffaf olmuştu.
Yattığım yerden yedi kat gökleri, melekleri, Cennet’i gördüm ve Cennet’teki bir melek bana, ya imam! işte köşklerin, işte makamın diye Cennet’teki yerimi gösterdi. Cennet’e bakarken, sevgili Rabbim’in irci’ıy ilâ Rabbik (Rabbine dön) hitabını duydum. O anda ruhum Allah aşkı ile cezbeye gelip, beden kafesinden fırladı ve ben kendimi başka âlemlerde buldum.
Tekrar dünyaya döndüğümde, evimin çevresinde aşırı bir kalabalık gördüm. Onlara, ne var? Ne oldu? Niçin toplandınız? diye ısrarla sorduğum halde hiçbiri ne yüzüme baktı ne de bana bir cevap verdi. içeri girdim, hanımım ağlıyordu. Ona da aynı şeyleri sordum ama o da cevap vermeyince, az önce yatmakta olduğum odama girdim ve yerde yatan bedenimi görünce, hem öldüğümü, hem de insanların niçin benimle konuşmadığını anladım”.
Bazı öğrencileri:
– “Hocam, yerde yatan bedenimi görünce öldüğümü anladım diyorsun. Peki sen başka, bedenin başka bir şey mi?”
imam-ı Gazâli Hazretleri gülümseyerek:
– “insanın aslı, özü, gerçek ve kalıcı kişiliği Ruh’tur. Ruhsuz beden, kesilen kol, bacak gibi cansız bilinçsiz et, kemik yığınıdır”.
Yine bazı öğrencileri:
– “Hocam, o daracık, karanlık kabirde Kıyâmete kadar nasıl yatacaksın?”
– “Ah yavrum!” demiş. “Eğer kabirler dışarıdan göründüğü gibi dar, karanlık ve sıkıcı olsaydı, Allah dostları birer zindan mahkûmu gibi oraya atılır mıydı? Ana karnına göre dünya ne kadar geniş, güzel ve aydınlık ise, dünyaya göre kabirlerimiz de çok daha geniş, güzel ve aydınlık” demiş ve sonra:
– “Yakınlarım beni kabrimde bekliyor” diye ayrılıp gitmiş.
Allah’ü Teâlâ rahmet eylesin, bizleri de şefaatine nail eylesin inşallah.
– “Hocam! Ölüm nedir? Bize özel olarak anlatır mısın?” demişler.
Velâyet nûru ile ölümünün çok yakın olduğunu anlayan imam’ı Gazâli Hazretleri “Men lem yezuk, lem ya’rif” yani:
– “Tatmayan bilmez ki! Önce kendim tadayım, sonra size anlatırım” demiş.
Öğrencileri:
– “Aman hocam! Öldükten sonra sizinle nasıl bağlantı kurarız” dediklerinde gülümseyerek, yalnızca “inşâAllah” diye cevap vermiş.
Gerçekten aradan çok geçmeden imam’ı Gazâli Hazretleri ölümü tatmış ve öldüğü gece öğrencilerinin rüyâlarına gelerek:
– “Allah dostları sözünü tutar. işte, bugün ölümü tattım ve sözümü tutmak için rüyânıza geldim” demiş. “Abdestimi tazeleyip, sabah namazını kıldıktan sonra, yalnızca odama çekildim ve ölüm meleğini beklemeğe başladım.
Lâilahe illallah diye zikir ederken, bir anda odamı nur kapladı ve bütün hücrelerim nur oldu. Başımı kaldırıp yukarı baktım. O nur’un etkisi ile evimin tavanı cam gibi şeffaf olmuştu.
Yattığım yerden yedi kat gökleri, melekleri, Cennet’i gördüm ve Cennet’teki bir melek bana, ya imam! işte köşklerin, işte makamın diye Cennet’teki yerimi gösterdi. Cennet’e bakarken, sevgili Rabbim’in irci’ıy ilâ Rabbik (Rabbine dön) hitabını duydum. O anda ruhum Allah aşkı ile cezbeye gelip, beden kafesinden fırladı ve ben kendimi başka âlemlerde buldum.
Tekrar dünyaya döndüğümde, evimin çevresinde aşırı bir kalabalık gördüm. Onlara, ne var? Ne oldu? Niçin toplandınız? diye ısrarla sorduğum halde hiçbiri ne yüzüme baktı ne de bana bir cevap verdi. içeri girdim, hanımım ağlıyordu. Ona da aynı şeyleri sordum ama o da cevap vermeyince, az önce yatmakta olduğum odama girdim ve yerde yatan bedenimi görünce, hem öldüğümü, hem de insanların niçin benimle konuşmadığını anladım”.
Bazı öğrencileri:
– “Hocam, yerde yatan bedenimi görünce öldüğümü anladım diyorsun. Peki sen başka, bedenin başka bir şey mi?”
imam-ı Gazâli Hazretleri gülümseyerek:
– “insanın aslı, özü, gerçek ve kalıcı kişiliği Ruh’tur. Ruhsuz beden, kesilen kol, bacak gibi cansız bilinçsiz et, kemik yığınıdır”.
Yine bazı öğrencileri:
– “Hocam, o daracık, karanlık kabirde Kıyâmete kadar nasıl yatacaksın?”
– “Ah yavrum!” demiş. “Eğer kabirler dışarıdan göründüğü gibi dar, karanlık ve sıkıcı olsaydı, Allah dostları birer zindan mahkûmu gibi oraya atılır mıydı? Ana karnına göre dünya ne kadar geniş, güzel ve aydınlık ise, dünyaya göre kabirlerimiz de çok daha geniş, güzel ve aydınlık” demiş ve sonra:
– “Yakınlarım beni kabrimde bekliyor” diye ayrılıp gitmiş.
Allah’ü Teâlâ rahmet eylesin, bizleri de şefaatine nail eylesin inşallah.
Karanfilli çay, çiçekler ve kumru sesleriyle kitap okumak.
Açılacak elbet .....tüm yasakların bittiği gün