bugün

bernd schuster

birileri çanları çalmaya başlamış yine. bu sefer hedef evin haşarı çocuğu bu sarı kafada. yüz yüze artık yapabilecekleri birşey olmadıgını anlayan medya belaltı çalışmalarına başlamış. o kadar saçma sapan sorulara maruz kalan sarı kafa, verilebilecek en güzel cevaplarla hepsine siktiri çekmiştir. e tabi farkında değil o sırada aynı zamanda da ipini çekiyordu.

ulan bi kere şu senaryo değişsin lan, bi kere değişsin bakalım bu sfer ne olacak. sanki her sene şampiyon oluyoruz da bi gelene katlanamıyoruz. ulan bırakın bir de aynı adamla 3 5 sene takılalım olmayacaksa da öyle olmasın. herkes şu futbolu biliyor da bir bu hocalar bilmiyor zaten. ulan yıllarca takıma ileride pres yaptıran, top yaptıran hoca olsun isterse maç kazanamasın üzülmeyiz demedik mi? bu adam geldiginden beri amacı bu değil mi? he şu son maçlarda bunu yapamadı takım evet de adamın amacı değişti mi? hala bunun için çalışıyor bu adam, tutup "he burada demek futbol böyle boktan oynanıyor, anlayısı değiştirip takımı ona göre oynatalım" deyip yine eski topsuz futbola mı dönseydi?

adam çalışkan, taktik bilgisi falan üst düzeydedir ki yönettiği takımlar güzel futbol oynamıştır, avrupa standartlarının ne oldugu, futbolcuların hangi aşamalarda neler yapması gerektigini falan iyi bilir ki o dünyanın içinden geliyor. ne bekliyoruz? ya bu iki yüzlülüğe son verip, ne olursa olsun bu adamın arkasında duracağız ya da sanki ilk defa oluyormuş gibi bunu da yollayıp şifoyu getirip aynı filmi tekrar izleyeceğiz. son 20 yıla falan gitmiyorum bak. daha şurada 3 5 sene öncesinden al bak su takıma neler olmus. delbosque geldi, yolladık rıza kaptanı getirdik. kesmedi bizi tigananın ardına ertugrulu ekledik. şimdi de bernin yanına şifoyu eş etmeyelim. bu sürede kazandıgımız hiç bir şey olmadı aksine kaybettigimiz çok şey vardı.

kasımpaşa ya da gaziantep bşb yi yenmek için bu takımın hocaya ihtiyacı yoktur. o maçlar için sakın hocaya dönüp kızmayın. bu takımın formasını sırtına geçirmiş o klupte profesyonel sözleşmesi olan herhangi futbolcu o maçları almak zorundadır. hadi birisi kazaydı, diğeri ne lan.

bobosu, quaresması, nihatı, holoskosu farketmez. önüne gelen fırsatları bu kadar kolay harcayamazsın.

hocadan şu an ki ilk beklentilerim şu adamların kaleciyle karsı karsı kaldıklarında ne yapmaları gerektigini anlatmasıdır. kornerleride unutmayalım. ya bi takım 20 tane kornerden nasıl olurda bi tehlike bile yaratamamayı başarır. hocaya gerek var mı bunun için arkadaş. bu adamlar hiç mi futbol oynamadılar. bunca kornerden nasıl tek pozisyon çıkaramazlar.
güncel Önemli Başlıklar