bugün

türkiye de mimar olmak

Mimar Sinan'ın akademi olduğu günlerde orada okumuş ve mezun olmuş daha sonra öğretim görevlisi olmuş şuan profesör doktor ünvanına sahip güzide! bir akademisyenimizin mimar tanımıdır.
Dünyanın başka hiçbir yerinde mimarlığa bu gözle bakıldığını sanmıyorum.
--spoiler--
mimarlar pezevenk gibidir. projeler fahişe.
şimdi mimarın pezevenk olduğunu düşünelim.
-Bir müşteri arar 'Sarışın olsun, 25 yaşından büyük olmasın, kısa boylu ve zayıf olsun' der.
Eline böylesi yoktur. Esmer, 30 yaşında, uzun ama zayıf bir kız yollarsın. Adam kızı geri göndermez. çünkü ihtiyacı var. kullanır.
Nasıl ?
-Abi sen beni dinle. bak bu kızın her türlü gideri var. pişman olmayacaksın. istediğin gibi kullanabilirsin.
--
Mimarlık bundan çok farklı değildir.
Müşteri gelir sana
-Pencereleri şöyle olsun, tuvalet şurda olsun, mutfak tezgahını şöyle yerleştirin, ahşap kullanımı yoğun olsun.
Sen ne yapacaksın ?
Pencereleri küçük olacak-Abi büyük yaparsak ısıtma sorunu olur-, tuvaleti başka bir alanda değerlendireceksibn-Abi tuvaleti oraya koyarsak arkasındaki oda çok küçük olur, bişeye benzemez. alandan kaybederiz-, mutfakta l tezgah kullanacaksın-abi kaç yıl geçerse geçsin. modası geçmiyor. en kullanışlısı bu-, ahşap kullanmayacaksın-abi temizliği zor onun. sizi düşündük biz-

Yalan söyleyeceksin. Müşterinin istediğini yapmayacak, kendi istediğini kabul ettireceksin müşteriye.

Mimarın da pezevengin de birbirinden hiçbir farkı yoktur.
Siz pezevenk projeniz fahişe olacak.
Unutmayın bunu.
--spoiler--
Öğrendim ki ben aslında pezevenk olmak için yırtınıyormuşum.
Halbüse piyasa da o kadar çok pezevenk vardı ki okula gitmeden de öğrenebilirmişim mesleği.
Türkiye de mimar olmak mı demiştiniz ?

(bkz: pezevenk)