bugün

jose mourinho

çoğu kişinin sempatik bulmadığı, chelsea' nın portekizli teknik direktörüdür. sempatik bulunmaz? neden? çünkü farklıdır. kendi metodları vardır, kendine çizdiği bir yol, eski bir teknik direktör olan babasıyla daha çocukken estadio de luz' un çimlerinde vakit geçirmeye başlamış, zamanla futbol terimlerini sökmüş hatta 12' sine gelmeden kadroları ve taktik anlayışı ezberlemiştir. özgün futbol anlayışını geliştirmiş, başka meslektaşlarına özenmemiştir. azimlidir ve dürüsttür, basında yandaş bulup başarılarına yol açmayı ve ortak etmeyi sevmez (bkz: söz meclisten dışarı) portekiz' deki teknik direktörlüğünün başlangıcında bile, benfica, porto, sporting lisbon gibi takımlara yenildikten sonra geceleri uyku tutmaz onu. idealleri için çok çalışır ve ilk takımını alt sıralardan orta sıralara taşır (yanılmıyorsam gil vicente idi) ve barcelona' da geçirdiği stajda öğrendiklerini gittiği her takıma katmaya başlar. savunmayı puan için değil, kazanmak için sever, transfere fazla para harcamamaya gayret eder, onun için öncelikli hedef kadrosundaki futbolculara kim olduklarını hatırlatmaktır. benfica başkanı' nın anlaşılmaz tavırlarından dolayı ayrıldığı kartallar' ın ardından, en büyük hayalini gerçekleştireceği porto' da, eski teknik direktörün bir kenara ittiği futbolculara güven aşılar ve onları gözü kapalı sahaya sürer: maniche, pedro mendes ve postiga, mourinho sayesinde futbol karakterlerini kazanır ve tam bir takım oyuncusuna dönüşür. ardarda gelen lig şampiyonlukları sonrasında porto ruhu' nu öyle canlandırmıştır ki, en büyük kozlarından paredes' in reggina' ya transferine ve trip yapan bazı futbolcuların ayrılmalarına ses çıkarmaz, sistemine uyanlarla devam eder. maçlarda kendini kontrol edememesi aşırı hırsından ve sahadaki futbolcu kadar hırslı olmasından dolayıdır. yedek kulübesinde değildir o; sağ kanattaki fereira' dır, gol pozisyonundaki mc carthy' dir, ince bilek hareketine tekmenin uzandığı deco' dur. deco ve postiga bugün önde gelen liglerde istikrarla oynuyorsa, zamanı geldiğinde saçlarını okşayan, zamanı geldiğinde azarlayan mourinho' ya çok şey borçludur. porto da borçlanır mourinho' ya üstüste gelen lig şampiyonluğu ambargolarının ardından, şampiyonlar ligi finaline kadar yükselir, avrupa' nın 2003-2004' teki diğer yenilmez armadası monaco ile adeta kedi-fare oyunu oynayarak 3-0 galip gelir. yeni ufukların zamanıdır ve rota rus trilyoner abramovich' in ciddi yatırım yaptığı chelsea' dır. mavi beyazlılar, seneler sonra şampiyon olurken mourinho yine başköşededir. transfere trilyonlar ayırıp avrupa' da kupa kaldıramayan birçok takıma rağmen, geçen sezon barcelona' ya elenene kadar bir numaralı şampiyonluk adayıdır. sallanıp yıkılmadan kaybeder turu, aynı barcelona, şampiyonlar ligi kupasını kucaklarken, mourinho, gelecek sezon barcelona' nın karşısına çıkmayı ister tanrı' dan. dileği gerçekleşir ve barcelona karşısında iki maçta 4 puan toplar. mourinho, karizması ve özgün futbol anlayışıyla, bugünü haketmiştir.