bugün

19 ağustos 2009 uludağ sözlük moderasyon duyurusu

sözlük sahibi zall tarafından ilan edilmiş, tam metniyle aşağıdaki gibi olan duyuru:

--spoiler--
sevgili yazarlar, başlıklar konusunda çok fazla hata yapan yazar var. o yazarlar lütfen aşağıda yazdıklarıma uygun hareket etsinler,

kitap ismi, haber başlığı, ünlü bir söz vb. değilse aklınıza gelen her soruyu/sloganı/diyalogu başlık şeklinde açıp, altına yazar söylemi, kişi söylemi, akıldan geçen düşünce diye zorlama tanımlar girerek başlık açmayın. açılan başlık genel ve tanımlanabilir bir başlık olmalıdır. sırf tanım girildi diye her türlü soru/slogan şeklindeki başlık kabul edilemez.

açılan başlık tarafsız, objektif olmalıdır. belli bir düşünceyi öne çıkarıcı şekilde başlık açmayın.

toplumun belli bir kesimini rahatsız edici, o kesime hakaret eden, hakareti ima eden başlık açmayın. bu şekilde başlıklar düzeltilmeden silinecektir. zaten hakaret ceza almayı gerektirir.

sırf başlık açmış olmak için başlık açmayın. benzer bir başlık varsa yazacağınız entry'i başlığın altına girin.

trollüğe heves etmeyin. sol frame'i amacı dışında kullanmayın. trollük doğrudan çaylak olma/silinme sebebidir.

tekrar söylüyorum eğer bir kitap ismi, haber başlığı değil de tamamen sizin üretiminizse soru/slogan/diyalog şeklinde başlık açmayın. açtığınız başlığı en genel şekilde tanımlanabilir bir başlık olarak açın.

sadece sözlük içi konularda entry giren yazarları tespit edip sözlükten uzaklaştıracağız. sözlük, bildiğiniz bir şey varsa onu tanımlayıp okurların diğer yazarların kullanımına sunmak için oluşturulmuş bir oluşumdur. bildiğiniz bir konu varsa yazın, bildiğiniz bi konu yoksa zaten sözlükte yazmayın.

sırf diğer bir yazara mesaj vermek için başlık açmayın. özel bir meseleniz varsa veya o yazara methiyeler düzme ihtiyacınız varsa o yazara mesaj atın, telefon edin, msn'den titreşim gönderin, 3g ile görüntülü görüşün ama bunu entry girerek veya başlık açarak yapmayın. diğer yazarlar/okurlar sizin özel meselenizi bilmek zorunda değil.

eğer hatalı bir başlık açılmışsa altına başlık sıçmak, oto boka başlık açmak gibi bakınızlar vererek olayı daha da kronik hale getirmeyin. başlığı şikayet edin veya gammazlayın.

başlığı açarken bütün karakterlerin türkçe karakter olmasına dikkat edin. yarı türkçe yarı ingilizce karakterli başlık açmayın.

herkesin rahatsız olduğu başlıklardaki rahatsız ediciliği gidermek için yukarıdaki söylenilen maddelere uyun. bu maddelere zaten uyan yazarlar var bu dediklerim uymayan yazarlar için. onlar da zaten yakın zamanda aramızdan ayrılabilirler.
--spoiler--

açıkçası incelenek çok husus var; zall'ın haklı olduğu konuları da hepimiz biliyoruz. öncelikle üslup açısından sınıfta kalmış bir bildiridir. sosyal ya da asosyal bir toplulukta güç sahibi olan kişi, gücünü yazdığı veya yazdırdığı kodlarla değil, topluluğun saygısını kazanarak elde ederse güç sahibidir. hatta kontrolsüz güç güç değildir. neyse, konumuza dönersek papa 3 milyar kişiye seslenirken, obama bütün dünyayı sömürürken, aziz yıldırım istediğini söke söke alırken bile cümleleri içinde ya 'lütfen' ya da cümleyi oluşturan kelimelerin yüklemlerine -ınız -iniz gibi nazik ekler koyarak söylemlerini yumuşak ama hedefe yönelik seçiyor, parasını ödeyerek işçi çalıştıran dikkatli bir esnaf bile buna dikkat ediyorken kuruş para almadan ve seçme hakkını kulanıp menfaat gözetmeden uludağ sözlüğü seçen yazarlar bu sayılan örneklerden biraz daha fazlasını hak ediyor sanki ; bu açıdan zall sınıfta kalmıştır. yapın, edin, gammazlayın gibi emir kipli filler ile biten cümleler herkesi agresifleştirerek 'one minute' moduna sokacaktır; bunu biz değil ince ince gösterilen tepkiler söylüyor. açıklamanın 2. cümlesindeki lütfen'i atlamış değilim, ama koca metinde madde madde yazılmış hammurabi tümcelerini yumuşatmaya yetmiyor.

kitap ismi ya da gazete haberi gibi kamuya ulaşmış bilgiler içinden değilse kendi soru/slogan/diyalog üretimlerimizin başlık olarak açılamayacağı da belirtilmiş. bunun bokunun çıktığına katılarak soruyorum; tekerleği bulan adam sırf bu yüzden arabanın icat edilmesini mi beklesin? memlekette dediği olan 3-5 haber müdürünün kafasının basmadığı ya da umursamadığı bir konu hakkında başlık açmak için birinin kitap yazmasını ya da beste yapmasını mı bekleyelim? galatasaray'ın mor formasının ne kadar komik olduğunu söylemek için ercan saatçi-selçuk yula gibi boşların keyfini mi bekleyelim bir kısım üzülece diye? ya da onlar maldonado ile taşak geçmek için bir gazete haberini mi beklesin?

''trollüğe heves edilmesin silerim allahıma'' tavrı ise işin içinden çıkılmaz hale getiriyor durumu. şu sözlükte 10 tane troll söyleyin deseler, biraz takılmış her yazarın cevabı en az 7 tanesinde birleşecektir. bu adamlar hala silinmiyorsa ya moderasyon sözlük okumuyor ya da sözlüğe biraz hareket getirmek için bu organizasyonu kendileri düzenliyor deseler ne cevap vereceğiz?

kısacası amacına katıldığım ancak içeriğine katılmadığım bildiridir. ve korkuyorum acaba açtığım başlık yeterince objektif mi diye; ya trollsem ve haberim yoksa?