bugün

gone with the wind

kisacasi en güzel filmlerden biri...bugünün "modern" izleyicisine ; icinde tek kelime "fuck","bitch","bastard" gecmez. kendime zahmet edip filmin senaryo ve diyalog kitabini indirdim internetten...

hakkinda söylenebilecek cok sey vardir. cok ünlü olmasina ragmen, pek anlasilamamis, red butler´la, scarlet o´hara´nin öpüsme sahnesine indirgenmistir. bu film tek sefer izlenince anlasilacabilecek bir film degildir, karakterlerin insanin anlayis zeminindeki yerlerine oturmasi oldukca uzun sürmektedir.

film birbirlerinin icine gecmis ask hikayelerini, savasin insanlara yaptigi psikolojik zulmü ve insanlar üzerinde yaptigi degisimleri, insanlarin kendi hayatlarini devam ettirebilmek icin hangi yollara sapabildiklerini anlatir. scarlet, aslinda sevmedigi halde bir adamla evlenecek, sevdigi adam filmin sonunda ölünce, kocasi onu terkedecek ve scarlet ortada kalacaktir.

filmi tabir eden en güzel kelimelerden birisi "soylu" olabilir. son derece "soylu" bir filmdir.

dogrudur. cok uzundur. kisa metrajli basit filmlere aliskin izleyici icin fazlaca agdali bir film oldugu söylenebilir.

ama bu film, tarihteki yerini her zaman koruyacak, sinema tarihinde edindigi ünü her kusak insan onu izledikce, her seferinde hakedecektir.

ayrica 1939 gibi kadinin son derece asagi görüldügü, daha dogru düzgün haklarinin olmadigi bir devirde, scarlet gibi savasan, istediginin pesinde kosan, özgür bir kadin tiplemesi de, ayrica bir devrimdir.

bu dünyadan "anlamadan göcülmemesi"(izlemeden degil) filmlerden birisidir.