bugün

tanrı nın küfür etmesi

Örnekleri çogaltmak kolay. Ancak ne var ki bu örnekleri okudukça, kendi kendimize sormaktan duramiyoruz: Acaba bu küfür'ler ve hakâret'ler,"Yüce" oldugu söylenen bir Tanri'nin agzindan çikmis olabilir mi? Hiç "Yüce" bir Tanri, kendi yarattigi insanlara "yüce'likle" bagdasmaz böyle bir dil ile hitap tenezzülünde bulunabilir mi? Bu tür soru'larin cevabini verebilmek için yukardaki âyet'lerin ne sebeble, ve vesileyle, ve kimlerle ilgili olarak Kur'ân'a girmis oldugunu incelemek gerekir. Bu is yapilacak olursa görülür ki söz konusu âyet'ler, ve bu âyet'lerde yer alan "küfür" niteligindeki sözcükler, Muhammed'in günlük siyâsetinin gereksinimlerinden dogma seylerdir. Bunun böyle oldugunu anlayabilmek için Kur'ân'in, A'raf sûresi'nde, "dilini sarkitip soluyan köpek" diye nitelendirilen kisiyle ilgili yukardaki âyet'ler örnegine göz atalim, ve âyet'leri tekrar okuyalim: "Ey Muhammed! Onlara, seytanin pesine taktigi ve kendisine verdigimiz âyet'lerden siyrilarak azginlardan olan kisi'nin olayini anlat. Dileseydik onu âyet'lerimizle üstün kilardik; fakat o dünya'ya meyletti ve hevesine uydu. Durumu, üstüne varsan da, kendi haline biraksan da, dilini sarkitip soluyan köpegin durumu gibidir. Iste âyet'lerimizi yalan sayan kimselerin durumu böyledir. Sen onlara bu kissayi anlat, belki üzerinde düsünürler... "( A'raf 175-176)