bugün

4 haziran 2021 futbolda şike kumpası kararları

ülkedeki iki yüzlüleri bir bir ortaya çıkaran kararlardır. davadan daha çok bu iki yüzlülükler beni rahatsız ediyor yıllardır. şimdi tane tane yazayım hepsini sebepleri ile beraber. ilgisini çekmeyecek arkadaşlar hiç aşağı doğru inmesin boşuna o kıymetli vakitlerini harcamasınlar baştan yazayım.

en başta kendi takımımdan bir kesim taraftar ile başlayayım. aziz yıldırım asla böyle şeyler yapmaz diyen arkadaşlar. tanımadığınız etmediğiniz bir adamı ölümüne savunmayın. her insanın içinde vardır kolay yoldan kazanmak, başarılı olmak. kulübünü çok seviyorsundur ama şahıslar hiçbir zaman fb den gs den bjk den üstün olamaz..

bu davaya ( 3 temmuz ) gönülden inanan galatasaraylılar ; bunların en büyük tezi aziz yıldırımın ben şike yaptıysam fenerbahçe için yaptım sözü. aslında kendileri de o konuşmanın içeriğini gayet iyi biliyorlar ama utanmazlık gereği sadece bu kısmını alıp kullanıyorlar. aziz yıldırımı sevmiyorum açık ve net. daha bu 3 temmuz yaşanmamış iken bile kadıköyde istifa diye bağıranlardan birisiyim. adamın yönetim şeklini, tarzını, üslubunu sevemedim hiçbir zaman. bu cepte. aziz yıldırımın bu sözü söyleme sebebi "neden beni kişisel olarak yargılıyorsunuz neden fenerbahçeyi ayırıyorsunuz demek ki sizin derdiniz şike falan değil bizi içeri attırıp fenerbahçeyi ele geçirmek" idi. ama bu gs li jurnalci arkadaşlar mal bulmuş mağribi gibi bu cümleyi güzelce kırpıp işlerine geldiği gibi kullanıyorlar yıllardır. zamanında ergun gürsoy diye bir yöneticileri vardı. rakiplerine para verdiğini açıkça kendi ağzı ile söylemişti. o sözler hatırlatılınca nedense bir sessizleşiyorlar "o zaman teşvik primi falan serbestti yaaeeaea şike sayılmaz ki hem" diyorlar. bu nasıl bir kafa yapısıdır arkadaş.

galatasaray kulübü ; yıllarca uefanın kapısını aşındırdılar. fenerbahçe ceza alsın ki beşiktaş ile trabzonu zaten rahatça sindirir şampiyon oluruz şampiyonlar ligine hep biz gideriz paraları toparlar milyonlarca dolar borcumuzu kapatırız kurnazlığı yaptılar. bir türk takımı uefaya gidip ülkesini şikayet etti yıllarca. taraftarının çoğu da aynı kafada olduğundan hiç çıkıp bizim kulüp ne yapıyor ayıptır demedi. o sezon gs küme düşer mi diye konuşuluyordu. yani durumu içler acısı idi. peki neden kendisini zerre ilgilendirmeyen bir sezonda ts den daha çok bu olayı kovaladı hiç mi sorgulamıyor taraftarı..

akp liler ( çoğu gs ve ts taraftarı zaten ) ; 17-25 aralık ses kayıtlarının montaj olduğunu iddia ediyorlar. o konuşmalar gerçek değilmiş. ortada saatlerce süren ses kayıtları varken bunlar montaj diyorlar ama fenerbahçe ile alakalı hiçbir ses kaydı ortada yokken "tape" denilen kağıt parçalarına yazılan şeyleri sorgusuz sualsiz doğru kabul ediyorlar. mahkemeler akp suçsuz kumpas kurulmuş deyince "gördünüz mü bak kumpasmış bunlar" diyorlar gidip gene ampule oyu basıyorlar ama konu 3 temmuza gelince mahkemenin fenerbahçeyi aklamasını oyun olarak görüyorlar.. bu kadar düşmeyin be kardeşim hiç mi vicdanınız hiç mi aklınız kalmadı sizin ? aynı feto savcıları aynı feto hakimleri aynı feto imamları ama yaptıkları bir yargılama tamamen yalan diğeri tamamen doğru. bu nasıl bir iki yüzlülüktür ? konu size dokununca bize kumpas kuruldu ama konu sizin lehinize ise dava doğru.

beşiktaşlılar ; aynı davada yargılanıp türkiye kupası elinden alınan bir camia. ama sorsan sanki bir tek fenerbahçe yargılanmış gibi davranıyorlar. azcık yürekli olup davanın tamamına itiraz etseler bu pozisyona düşürmezlerdi kendilerini. ama onlar gs gibi ts gibi davranmayı onlarla iş birliği yapmayı seçtiler.

trabzonspor ; buraya söylenecek çok bir söz yok. hem akp li hem gs liler için yazdıklarımın aynısı geçerli. kendi başkanlarının da bir çok tapesi vardı ama hedefte trabzonspor olmadığı için onlar sümen altı edildi. madem tapeler sizin için ayet gibi onları neden görmezden geliyorsunuz yıllardır ? 2011 sezonu bitince tüm trabzon sokaklara döküldü kupa bize verilmezse akp ye oy moy yok dediler eylemler yaptılar. sonuç ne oldu ? hemen takip eden seçimde gene yüzde 60 küsür oy verdiler sözlerini yutup..

velhasılı işin özeti benim açımdan budur. "özel yetkili mahkemeler" yani feto mahkemeleri karar verince o kararı kabul edenler fetodan arındırılmış mahkemelerin verdiği kararı beğenmiyorlar. bizim maçları aç izle bir de aynı takımların trabzona karşı maçlarını izle. zaten biraz aklın birazda vicdanın varsa durumu çok daha net görürsün. bu aziz yıldırımın lafından başka bir de tutundukları dal "o zaman neden uefa fenerbahçeyi men etti" olayı. ulan uefa ne bilir senin ülkende ne yaşanmış. adamlar mahkemeleri bir terör örgütünün ele geçirdiğini bilmeden o mahkemelerin kararını doğru kabul edip men ettiler. buraya gönderdikleri temsilciler kimler ile görüştü 2011 temmuz ağustos aylarında ? o görüştükleri bilgi aldıkları adamların yarısından fazlası şu anda ya kaçak ya hapiste ya da dönüp ölümüne hükümetçi olup eski defterleri yok etmeye çalışıp hapisten kurtulmaya çalışan tipler. adamlar ne bilsinler bir ülkenin yargı sisteminin bu kadar kolayca ele geçirilebileceğini. o kararlara göre men ettiler zaten. uefa mahkeme kurup yargılama yapıp bir karar almadı hiçbir ülkede de alamaz zaten uefa bir yargı kurumu değil en başta.. bunu görememek için nasıl bir fanatik olmak lazım benim futbol sevgime göre asla anlayamayacağım bir fanatiklik bu..