misvak dergisi nin istanbul sözleşmesi karikatürü

Gelin size bir şey anlatayım. Batı Trakya Türkleri'nin özel hukuk uyuşmazlıklarına halen mecelle ve şer'i hukuk uygulanmaktadır. Yunan vatandaşı olsalar da azınlık statüsünde olduğundan evlilik, boşanma, borçlanma, miras hukuku gibi konularda kural olarak Yunan hukuku değil, mecelle ve şeri hukuk geçerlidir. Mecellede miras konusu yok. Şer'i hukuk uyarınca miras paylarına bakıldığında kadının, erkeğin yarısı kadar pay aldığı görülmektedir. Batı Trakya Türk Kadınları ise "biz neden erkeğin yarısı kadar pay alıyoruz" diye itiraz ederek kendilerine şer'i hukuk değil, mirastan eşit pay öngören Yunan hukukunun uygulanmasını talep etmektedirler. Hatta konu Avrupa insan Hakları Mahkemesi'ne götürülmüş, mahkeme ise Yunan hukukunun uygulanabileceğini belirtmiştir.

Yani Batı Trakya'daki Türk azınlık bile kendilerine laik Yunan hukukunun uygulanmasını talep ediyor. Koskoca Erbakan'ın kızı bile kendisine yarım pay verildi diye isyan etmiş ve abisini dava etmiştir. Sizin önerdiğiniz Kuran ve sünnete göre çözümler, indirildiği döneme göre doğru çözümler sunsa bile günümüzün ihtiyaçlarına göre uygulanması çok zor. Bu mantıktan hareket edersek örneğin, kadın tek tanık olamıyorsa hakin ve savcı da olamaz. O zaman kadın hakim ve savcıların tümünü işsiz bırakmak ya da yanlarına hakim ve savcı yardımcısı atamak lazım. Bu da mümkün değil. Halbuki Mecelle'nin yaratıcısı Ahmet Cevdet Paşa bile "ezmanın tagayyürü ile ahkamın tagayyürü inkar olunamaz" diyor. Yani zamanın değişmesi ile hükümler de değişir.

Karikatüre hak veren kimse bunları okusun ve idrakinden geçirsin.