bugün

hayatında hiç havyar yememiş insan

Bir kere yemiştim. Kendimden utandım sonra.

Seneler önce... ingiltere’nin halifax şehrindeyim. Bir cafeye girdik arkadaşlarla. Hafiften alkol almaya başladık. Bir zaman Sonra Kelli felli bir adam geldi ve masamıza oturdu. Masadakilerden birinin arkadaşı ve Dahi oturduğumuz mekanın sahibiymiş amq. Neyse, o getirmişti Havyarı, bir küçük kutudaydı zaten. Öyle bir tadına baktık. Gerçi adam “bu aslında havyar değil, lıhfshkwmb” gibi o an anlayamadığım Bir şey olduğunu söyledi. Fazla yemeyelim diye dedi bence. Başka bir havyar Tatma tecrübem olmadığından kıyas da yapamıyorum ki.

Neyse, ortamdaki herkesin Kafası çok güzel oldu. Herkes gülüyordu ve mutluydu. Saat de geç olmuştu. Mekan da boşalmıştı. O gün kendimden utandım. Bunca işçi emekçi sokaklarda yarı aç halde çalışmak durumundayken ben havyar eşliğinde kırmızı şarap yudumluyordum. O an kendimden tiksindim. Bu ne şımarıklık? Dedim, kendime. O an Bağırıp masayı Devirmeyi bile düşündüm. Ama yapamadım. Adli bir mesele olmasın şimdi, sonra Bir daha vize alamayız aqk, diye düşündüm. işte emperyalist batı insanın elini kolunu böyle bağlıyor. Oçeler