bugün

ahmet hakan

her kesimden nefret kazanmış kişi... neden?

Her kesimin de "ezberini bozdu" da ondan... Aslında yıllar önce ölen merhum Philippe Noiret'nin ne tonton bir adam, ne büyük bir oyuncu olduğu ile alakalı bir entry girecektim, vazgeçtim; Ahmet hakan daha fazla hoşunuza gider!

gayrimüslim sanatçıyı bırakayım, Ahmet Hakan'ı anlatayım, çocuk hem Ahmet hem de Hakan, hem Müslüman hem Türk, böylece entrynin mala davara faydası olsun!

Ahmet Hakan bir imam-gazeteci. Meslekten imam, bildiğiniz imam. Daha önce televizyonda "enkırmenlik" yaptı, hala da yapıyor. Türkiye'nin tiraj sıralamasında birinci sırada olan "amiral gemisinde" yazıyor. Onu küçümseyenler, "AKP'nin Hürriyet konsolosu" demişlerdi. Hatta "AKP iktidardan gidince Ahmet Hakan da gazeteden ossaat gider" diyenler de çıkmıştı. Kimisi de dövmeye kalktı.

Hem islamcı çevrelerin tepkisini çekiyor, hem Kemalist çevrelerin. eski karım bile "o adamın nesini beğeniyorsun, sana hiç yakıştıramadım" gibilerden çıkışmıştı bana...

Çünkü, Ahmet Hakan, sağdan bakıyorsun sağın "klişelerine" uymuyor, soldan bakıyorsun solun klişelerine... (Övünmek gibi olmasın, bendeniz de öyleyimdir ama başka açılardan.)

Ahmet Hakan, "yaşamayı keşfederek" herkesin ezberini bozdu.

Nişantaşı "kafelerine takılıyor", espresso içiyor, falan... Gelip bunları da anlatıyor. En kral arkadaşı "rakçı" Mansur. Saldırıya da birlikte uğramışlardı. Eskiden "kız yüzünden kavga" liselerde edilirdi, iş basına sıçrayınca ilk kurban Ahmet Hakan olmuştu...

Oysa imam dediğin, namazı kıldıktan ve kıldırdıktan sonra çayını demleyecek, Hafız Burhan kasetini koyacak, yeşil kapaklı "Elmalı tefsiri" falan okuyacak, erkenden de yatacak. Karıya kıza da bakmayacak.

"Dört zevceye ve birçok cariyeye cevaz veren" islam dinini, papazlara cinsel ilişkinin ve evlenmenin yasak olduğu, bu yüzden de birçok kart eşcinsel üreten Katolik dinine benzetmeye çalışacaksınız ve kızacaksınız ha?

Ama orada arkeolog papazlar da var, sanat tarihçisi papazlar da, toplumda saygı görüyorlar.

Bizde bir imam gazetecilik yapınca fena halde ezber bozuyor. Dinciler de kızıyorlar, "gavur kahvesi" içilir mi, Mısır Çarşısı'nın arkasında mis gibi Kurukahveci Mahmut Efendi "mamulatı" ne güne duruyor? Berikiler de bozuluyorlar, Müslüman dediğin geri, ilkel, cahil olur, Atatürk devrimlerinden nasibini alamamıştır.

Oysa Latince incil okuyabilen imamlar, Santa Cecilia Müzik Akademisi'nin şan bölümünü bitirmiş müezzinler, isviçre'de saatçilik kursu görmüş muvakkitler olsa memleket kalkınacak, kimse bunun farkında değil. Ahmet Hakan magazin yapıyor, ara sıra politikaya da giriyor. Acun'un karısını salça oluyor falan...

Olamaz mı? Magazinci ille de "la-dini" olmak zorunda mıdır? ille içki içmeye, orospu peşinde dolanmaya ve barlardan yemlenmeye mecbur mudur? Alın size bu da bir "Müslüman magazincisi" işte.

Ahmet Hakan "dinci yazar" değil, bir "Müslüman aydın"... Bu da ezber bozuyor. Haa, "müktesebatı" örneğin bir abdurrahman dilipak kadar geniş ve derin olmayabilir. Bu daha hafif. Ağır olmak zorunda mı? Ayrıca kaç "laik" yazar Ahmet Hakan'dan daha ilginç ve daha önemli yazılar yazabiliyor da onu küçümsemeye kalkıyor?

Ahmet Hakan kendisinden beklenen "formata" girse de örneğin Çorlulu Ali Paşa Medresesi'nde nargile içerken ayak parmaklarının arasını karıştırıp sonra da burnuna götürüp koklasa, hem dinci yobazlar rahat bir nefes alacaklar hem laik yobazlar!